Karanlıkta Açan Çiçek (#Tamamlandı)

KAHVALTI

Kahvaltıdan sonra resmî iş olan şirkete geçtim. Aysel Anneye telefon açtım halini hatırını sordum. Bu hafta sonu kahvaltıya gideceğime söz verdim.

Yarın gece Black in Black'de büyük bir organizasyon varmış onu öğrendim. Yurtdışına gidip parayı bulan sonradan görmelerden biri barı tamamen kapatmıştı. Böyle geceleri seviyordum, olaysız ve rahat geçiyordu.

Bu sırada Rafet geldi. Sabah ki rezalet için özür dileyecekti sanırım.

— Kadir şu Çiçek mevzu...

— Sabah ki haliniz neydi öyle abicim, dedim elimdeki kalemi masaya atarken.

— Kadir (baş başayken bana direk Kadir derdi. Asım Abinin yadigarı Kadir) kızı dün akşam babasını görmeye götürdüm. Artık bizim için bir tehdit değil rahat ol. Babasını o bakım evine  yatırmak için çok uğraşmış kabul etmemişler. Bundan sonra bütün gayri resmî işlere o bakabilir, dedi Rafet ciddi bir şekilde.

— Bu dediğin sabah ki manzarayı açıklamıyor Rafet Abi. O kız o odadan çıkmayacak dedim, çıkmış. Üstüne bir de kahvaltı hazırlamış, dedim hırsla.

— Kadir aslanım anladım patronuna çok kızgınsın ama kızın suçu ne? ..

— Ne demek ne abi. Enver Sarı'nın en yakını bu kız. Almadan önce araştırmamışsınız, başımıza bela olacak, dedim hırsla.

— Kadir ben sana diyorum babasını bakım evine yatırdığımızı duyduğundan beri kız çok mutlu. Bizi kimseye şikayet falan etmez. Bak sabah nasıl yapmış bilmiyorum ama kapısını kendisi açmış. Kaçmak isteseydi zorlardı. Onun yerine mutfağa girip bize kahvaltı hazırlamış. Kadir abartma aslanım, dedi beni sakinleştirmek için.

— Abi beni iki türlüde gördü. Hem Kara Kadir'i hem Kadir Kara'yı benim için o artık büyük bir tehlike, dedim sesimi yükselterek.

— Kadir bana güven, dedi Rafet Abi.

— Abi ben kendimden çok sana güvenirim ama...

— Bak telefonunu istedi benden çıkarken. İçine dinleme cihazı koyup verdim. Birisini aradımı benim telefonda çalacak, demesine kalmadan telefonu çaldı.

— Hoparlöre al abi, dedim. Telefonu açtı, hoparlöre verdi sesi.

— Alo Enver beni aramışsın. Telefonumu açmayı unutmuşum babamı yatırdıktan sonra, dedi gülerek.

— Nesrin Teyze söyledi, hayırlı olsun babanı bakım evine yatırmışsın. Babanı oraya nasıl yaptırabildin?, diye sordu Enver iti, şüpheyle.

— Tamamını anlatmadı mı? Babama miras kaldı. Uzun hikaye bir ara anlatırım. Ben de artık bir arkadaşımda kalıyorum evi bakım evine yakın. Babama gidip gelmem kolay oluyor. Bir ara görüşürüz, dedi neşeli bir sesle. İyi rol yapıyordu. Rafet'in dediği gibi babası oraya yatırılınca bize bağlanmıştı sanırım.

— Senin haberin yok mu? Ahmet Almanya'dan tatile geldi. Orada baya bir zengin olmuş. Black in Black'i kapatmış Cumartesi gecesi için. Hepimiz davetliyiz. Nerede kalıyorsun ben seni gelip oradan alayım, dedi sesinde hala şüphe vardı.

Kız durdu, düşündü.

— Ya aslında senin almana gerek yok. Yanında kaldığım kız patronumun kızı orada barmaidlik yapıyor ben onunla gelirim, dedi neşeli bir sesle.

— Çiçek sen nasıl birinin evinde kalıyorsun öyle kızım bak...

— Enver ben gündüz işteyim o gece. Evde karşılaşmıyoruz bile. O yüzden yanına taşındım ben...