2 hafta sonra
Songül Güney'den biraz olsun vazgeçememişti. Mine'yle hala ayrılmadığı için ümitsizliğe düşse de kalbine söz geçiremiyordu bir türlü.
Meral Songül'e sürpriz yapıp bilet almıştı ve iki hafta sonra beraber Eskişehir'e gideceklerdi. Songül bu anı dört gözle bekliyordu.
Şimdi Lalin'in odasında oturmuş cips yiyorlardı.
Lalin:
"Bizimkiler öğrendi İlker'i" dedi sıkıntıyla.
Songül:
"Nasıl?" dedi merakla.
Lalin kısaca olanları anlattı.
"Yani anlayacağın telefonumdan da oldum. İlker'den haber de alamıyorum."
Songül:
"Ya bence böylesi daha iyi. Unutmaya çalış sen de."
Lalin:
"Olmuyor işte Songül. Sürekli yaşadıklarımız aklıma geliyor. Sen hiçbir şey yaşamadığın çocuğu unutamadın kaç aydır. Ben İlker'le o kadar şey yaşamışken nasıl unutayım?
Songül:
"İyi de ben Güney'in kötü bir huyunu görmedim. Ama İlker bildiğin serseri. Soğuman için sebep var."
Lalin:
"Olmuyor işte." diye ofladı. "Ayrıca kötü huyu yok diyorsun da bu çocuk geçen bira içerken resim atmadı mı? Sizinkilerin alkole ne kadar karşı olduğunu biliyorsun."
Songül:
"Sürekli içmiyordur ki.." dedi cılız bir sesle.
Lalin:
"Valla sıkıntı bence. Eniştem çok katı bu konuda."
Songül:
"Off... sağol yani Lalin. İçimi kararttın. Zaten hala şu kızdan ayrılmadı diye canım sıkkın."
Lalin:
"Valla bence sen vazgeçmeye bak. Çok zor sizin iş. En başta farklı şehirlerdesiniz..."
Songül:
"Ya deme öyle. Çok istiyorum.. gerçekten."
Lalin dudak büktü.
"Başta olur diyordum. Ama benim umudum kalmadı artık."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalp Tutulması
FanfictionKalp tutulmuştu bir kere... Vazgeçmeye çalışsa da o çekik gözleri söküp atamıyordu kalbinden.