- 42 -

562 55 49
                                    

Sınır dolmamasına rağmen uzun bir bölüm geldi. Emek verip yazıyorum ve sizleri bekletmemek için bölümleri sınır dolmadan atıyorum. Sizler de vote verip bol bol yorum yaparsanız çok sevinirim. 🧚🏻‍♀️

**********

Songül Mine'nin haklı olmasından korkarak çekmeceye bakıyordu. Öndeki saat kutularını çıkarttığında en arkada köşedeki yüzük gözüne çarpmıştı.

Songül yutkunarak yüzüğü eline aldığında bir nişan yüzüğü olduğunu gördü. Yüzüğün içinde Mine'nin yüzüğündeki gibi tarih ve M&G yazıyordu.

Songül dolan gözleriyle yüzüğe bakarken Naz önde Güney arkada odaya gelmişlerdi.

Kapı açık olduğu için direkt içeri girerlerken Naz yüzüğü farketmemişti.

"Songül abla saçımızı açmadan uyuyalım sabah kıvırcık olsun değil mi?"

Songül:

"Olur canım..." dedi ağlamamak için kendini zor tutarken.

Songül'ün elindeki yüzüğü farkeden Güney yutkunmuştu.

"Naz.. Hadi yat artık sen geç oldu."

Naz:

"Siz?"

Güney:

"Biz de yatacağız biraz sonra. Hadi..."

Naz ikisine de iyi geceler deyip odasına gitmişti. O çıkınca Güney kapıyı kapatıp Songül'e döndü.

Songül:

"Bana yalan söyledin..." dedi gözünü yüzükten ayırmadan mırıldanırken.

Güney dudaklarını ıslatıp yatağa Songül'ün yanına oturdu.

"Songül.."

Songül:

"İkimizin arasında olan bir şey dedin... Ama bu.. Bildiğin nişan yüzüğü.. Kandırdın beni Güney."

Güney:

"Bak bi sakin ol dinle anlatacağım her şeyi."

Songül başını iki yana salladı.

"İstemiyorum. Yine yalan söylemeyeceğini nereden bileyim? Senden duymam gerekenleri o kızdan duyuyorum ben."

Güney:

"O kız?" diye duraksadı. "Mine mi söyledi sana?"

Songül başını salladı.

"Senin söylemediklerini söyledi... Hani nişan yüzüğü değildi o. Bu ne o zaman?"

Kalp TutulmasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin