yn: geçen iki bölümün kısalığının telafisi olarak 2k'lık bölümle geldim. daha uzuyordu da alışık değilim o kadar uzatmaya aldlsldlaşsşsp
artık devamı diğer bölüme olsun.
iyi okumalarrrrr♡♡¥
sancılı geçen yirmi dakikanın ardından evime ulaşmış ve ılık duşun sayesinde rahatlayarak köprü altına gitmiştim.
kasım ayına girmek üzereydik ve havalar iyice soğumaya başlamıştı. birkaç aya kalmadan daha fazla köprü altında kalamayacağımı biliyordum. fakat şu anki evimde de kalmak istemiyordum. ne olursa olsun o evde nefes alamıyordum. adımlarım kırık masanın arkasına ilerlerken kwang yattığı hamaktan atlamış ve beni görür görmez yanıma ilişmişti. dalgalı saçlarını karıştırıp onu yanıma çekerek oturdum.
"ne yapıyorsun ufaklık?" kolumun altına girmesine izin vererek başını göğsüme yasladım.
"hiiiiç. yakışıklı hyung gelmişti onunla hamakta sallanıyorduk, şimdi yiyecek almaya gitti." haylaz gülümsemesini takınıp başını kaldırdığında yanak içimi dişledim. yakışıklı hyungının kim olduğunun elbette ki çok iyi biliyordum.
kısa bir süre buraya gelmemin ne kadar da büyük bir hata olduğunu düşündüm. onu görmeye hazır olup olmadığımı kestiremiyordum.
kwang' ın haylaz bakışlarını karşılıksız bırakıp konu değiştirmeye çalıştım. dalgalı saçlarının kemikli parmaklarımın arasında kayışını izlerken bunda da başarılı olmayı umarak aklımca oyalanıyordum.
"havalar iyice soğudu, yeni bir eve çıkmayı düşünüyorum bücür."
kafasını hızlıca geri çektiğinde yüzündeki o haylaz ifadesinden eser kalmamıştı. ufak elleri kollarıma sarıldı.
"neden? yatağını benim ateşimin yanına taşırız üşümezsin." elimin tersini yanağına sürtüp gülümsedim. onun için değerli olduğumu biliyordum, bunu hissettiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
weakened. jackbum✔
Fanfictionkalbime sızmak için an kolluyor, karanlığımla sevişmek için can atıyordu. gri, hiç olmadığı kadar bulanık ve tutkuyla harmanlanmıştı.