Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
¥
jung hoseok perçinlediği yaralarıyla geriye dönerken korkuyordu. varış noktası olan evinin yolu gözünde büyüyor, önceden sıcacık olan yuvası şimdi üzerine yıkacağı anılarla ev sahibini bekliyordu.
jung hoseok biliyordu ki kısacık zamanda çok sevmişti. o daima sever, değer verir fakat zor belli ederdi. min yoongi bir istisna olduğunu bilmeden jung hoseok'un tüm sevgisini kullanmış, ona sunulan vaadleri aşk öpücüklerine değişmişti.
hoseok, jaebum' un evinden ayrıldıktan sonra yuvasına varan yolu küçük adımlarla kat etti. uzun bir yürüyüşün ardından cam kapılı dövme dükkanı görüş hizasına girdiğinde karşılaştığı manzara adımlarını tekletti. göğsünün ortasından yukarı yükselen ve geçtiği yerleri cayır cayır yakan asiti tüm varlığıyla duyumsadı.
onun min yoongi' si, onun sarışını, onun aldanışı şimdi kömür karası saçlarıyla camdan duvara yaslanmış, ayağının ucuyla yere sürttüğü taşı izliyordu.
yoongi izlendiğini hissedercesine başını kaldırıp sokağın ucuna baktığında yutkunamadı. daima terli görmeye alışık olduğu esmerinin canlı teni solmuş, boynunu ve kollarını kaplayan dövmeleri bile rengini yitirmişti sanki. yoongi içindeki karmaşanın birebir yansımasını jung hoseok' un bu mesafeden bile fark edilen koyu kahve gözlerinde görür gibi oldu. o an döküntülerini gizleyen mavi lenslerine şükretti ve esmeri adım adım kendisine yaklaşırken sırtını dükkanın cam duvarından ayırdı.
dar kotunun cebine sıkıştırdığı avuçları soğuk soğuk terliyor ve hoseok' un incecik deri ceketiyle bu soğukta dışarıda olması onu endişelendiriyordu. alt dudağına ufak dişleriyle işkence ederken hoseok dibine kadar gelmişti fakat koyu kahvelerini ona değdirmeden yanında kalan kapıya uzanıp açtı.
omuzları kaybedişin belirgin sızısıyla çöktü yoongi' nin. ne yapması gerektiğini bilmiyordu fakat o ne yapmaması gerektiğini bildiği halde yaptıklarının acısını çekiyordu şimdi.
