1. I'm Here But Not For Foosbal

439 14 8
                                    

2 haftadır buradaydım. Kurs gerçekten harika gidiyordu. Edebi olarak müthiş bir gelişme gösteriyordum. Farklı fikirler ediniyordum ve yeni yüzler tanıyordum.

Ancak cuma günleri burası pek dolu olmuyordu ve yakın arkadaşlarımdan hiçbiri burada değildi.

Kantine çıkıp su almalıydım ancak bu hiç kolay değildi. 2205 sınıfından kantine çıkmak en az 5 dakika ve çıkılan 3 kat yüzünden oldukça yorucuydu. Yine de 1 saatim vardı ve gerçekten susamıştım.

Çantama ilerledim ve cüzdanımı aldım. Arkamı döndüğümde Ronald ile burun buruna geldim.

"Hey!"

"Sana ihtiyacım var."

"Ne?"

"Langırt oynuyoruz ve koca binada 4 kişiyiz. Luke ve Cecilia takım oldu. Tek başıma oynamamı istemiyorlar."

"Sen de son çare olarak bana geldin."

"Aslında... evet."

"Hayır."

"Lütfen."

"Hayır Ronald, git lütfen. Langırtta berbatım ve Luke'un ne kadar iyi olduğunu biliyorum. Ona meydan okumam."

"Ama..."

"Üzgünüm."

Onu biraz kızdırıyordum. Aslında kantine çıkacaktım zaten oynayabilirdim. Ama gerçekten kendimi rezil etmeye gerek yoktu.

Ronald'ın hızlı hızlı merdivenleri çıkıp kantine ulaştığını anladıktan sonra ben de merdivenlere sarıldım.

Yorucu ama sonucunda su olan bir parkurun daha sonuna geldim. Çıkmışken iki su satın aldım. İlk şişeyi tek içişte bitirdim.

Küçük kantinin terasına ilerledim. Camlı kapının hemen yanındaki langırtta oynayanları görünce topuklarımda döndüm ancak yakalanmıştım.

Ronald oyun oynarken bana seslendi:

"Burdasın."

"Buradayım fakat langırt için değil."

"Ama gelmişken oynayabilirsin."

"Hayır. Çok kötü olduğumu söyledim."

Cecilia isyan etti.

"Hey, benim kadar kötü oymuyor olamazsın."

"Senden daha kötü olduğuma dair bahse girerim."

Ronald bir gol attı. Diğer topu atmadan yanıma geldi.

"Sadece kolları hareket ettir. Yardım edebileceğini biliyorum."

"Ben..."

"Lütfen Amelia."

Langırta baktım. 3-3. Oynarsam kesin yenilirdik. Ama yaptığım her şeyi sorgulayan bir tip değildim. Kafa salladım.

"Tamam."

Ellerini ovuşturdu.

"Harika."

Ve langırtın başına geçtim.

"Defans-kale mi istersin, orta saha-forvet mi?"

"Fark etmez. İkisinde de berbatım."

"Kaleye geç."

Oh, Tanrım. Bakalım ne kadar kötü yenileceğiz? Kesnlikle rezil olacaktım.

Seneye YoksunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin