2: Aşk Cesaret İster

1.6K 145 400
                                    

Değişimler yalnızca alışkın olduğumuz şekerlemelerle ve şatoya fazlasıyla yorucu aynı zamanda da tehlikeli bir ulaşımla sınırlı değildi. Artık büyücü dünyasına ait hiçbir şeye izin vermiyorlardı ve buna hepimizin kıymetlisi Seçmen Şapka da dahildi. Yeni Muggle müdire Karen Locke'un konuşmasından sonra, kimse daha ağzını bile açamamıştı ki Locke'un yanına tekerlekli bir masanın üzerinde büyük, cam bir fanus geldi. İçinde katlanmış kağıtlar vardı. Fanusun boyutlarına göre, kağıtlar az kalmıştı. Bu da neyin nesiydi şimdi?

Büyücü Açlık Oyunları için haraç seçimlerinin cadılar bayramında yapılacağını biliyordum ama Mugglelar'a hiç güvenmediğim için ürktüğümü söyleyebilirdim. Locke iki adımda fanusun tepesinde belirdi ve yüzünü yeniden bize döndü "Bu sene okulumuza tam kırk, birinci sınıf öğrencisi başlıyor. Şimdi, burada sizleri binalarınıza ayırmak için kura çekeceğiz." Bu insanların kura takıntısı mı vardı? Neden her şeyi kura ile belirlemeyi tercih ediyorlardı?

"Bunu yapamazsınız!" diye bağırdı Slytherin masasından bir çocuk. Önce sesini duyurmuş, sonra da ayağa kalkarak kalabalığın içinden kendini belli etmişti. Kim olduğuna bakmak için başımı biraz öne uzattım. Çocuğun ismini bilmiyordum ama sanırım dördüncü sınıflardan biriydi ve çok kızgın görünüyordu "Seçmen Şapka'yı kullanmamıza engel olamazsınız! Dört kurucu bir gün öleceklerini bildikleri için öğrencileri tıpkı kendileri gibi, en iyi şekilde, binalara ayıracak bir sistem geliştirdiler ve Şapka'yı yaptılar. Şimdi siz, rastgele seçimlerinizle bir Slytherin'i Gryffindor'a ya da bir Ravenclaw'u Hufflepuff'a gönderme ihtimalinden bahsedip, risk alıyorsunuz!" Az önce arena dedikleri bir yerde birbirimizi öldürmemizden bahseden bir kadının, bunu pek de umursayacağını düşünmüyordum. 

Büyük Salon'da gergin bir sessizlik oldu derken Ravenclaw masasından bir alkış sesi geldi. Bir derken iki hatta on oldu ve sonunda tüm okul alkışladı. Alkışların arasında Locke bağırıyor, muhtemelen bize buna bir son vermemizi söylüyordu. Onu dinleyen, umursayan olmadı hatta alkış sesleri yükseldi, ıslık bile eklendi, masalara yumruklar vuruldu. Bize istediğini yaptıramayan Locke, eliyle iri kıyım adamlara işaret etti ve bazıları silahlarını havaya doğrultarak korkunç bir patlama sesiyle bizim eylemimizi bastırmayı başardılar.

Yeniden sessizlik baş gösterdi. Gücün altında ezilmiştik. Locke gözlerini masaların arasında gezdirdikten sonra direkt olarak az önce ayağa kalkmış olan çocuğa bakarak üç kelime söyledi: "İsmin, bölümün, sınıfın!" Çocuk duruşunu hiç bozmadı; ses tonu da değişmedi, aynı gür tonlamayla "Otto Omens, dördüncü sınıf Slytherin." yanıtını verdi. Karen Locke, bunu yüzünde büyük bir memnuniyet ifadesiyle not ettikten sonra birinci sınıfların bina seçimlerine geri döndü:

"Önce Slytherinler: Gabriel Pitts, Swan Rosier, Gerard Dickens..." Sırasıyla Slytherin, Hufflepuff ve Ravenclaw için kuralar çekildi. Kalanlar ise Gryffindor'a yerleştirildi ve böylece sıra dışı bir seçim seremonisi son buldu. Herkesin ne kadar sinirli olduğunu görebiliyordum ve kulağıma yer yer şikayetler geliyordu. Herkes çok haklıydı hatta arada şikayet eden Muggle-Doğumlular bile oluyordu. Hemen yanımdaki Evan bana dönerek "Bu sahiden saçmalık." dedi "Ravenclaw'a yerleşip de Ravenclaw özelliği taşımayan biri Ortak Salonu'na nasıl girecek?" Sahiden, bu nasıl olacaktı?

"Muhtemelen Mugglelar buna da kendi çaplarında saçma sapan bir yöntem bulmuşlardır." diyerek fikir yürüttüm. Doğrusu, bu adi insanlardan her şeyi beklerdim. Seçim seremonisini değiştirip yerine seçim kurasını getirmişlerdi, Büyük Salon'un tavanı artık sıradan bir tavan gibi görünüyordu ve uçan mumlar yoktu. Mumların yerine avizeler asılmıştı ve Büyük Salon göz yorucu bir ışıkla aydınlatılıyordu. At arabalarını ve öğrenciler için kayıkları da kaldırmışlardı. Bizi sonunda sadece bir kazananın olacağı bir savaş meydanına çıkaracaklardı. İşler daha ne kadar sapa sarabilir diye düşünürken daha kötüsü olmaya devam etti.

Mıntıka Dokuz Üç Çeyrek | Regulus Black + Açlık OyunlarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin