Mıntıka Dokuz Üç Çeyrek | Regulus Black + Açlık Oyunları

10: Canlı Yayın (Bölüm 1)

Anlattıkları sebebiyle Evan'ın yüzüne dehşet içinde bakakalmıştım. İlk başta aklım başımdan gitmişti ama sonra bir anda kendime gelmeyi başardım. Böyle bir şeyin olması mümkün görünmüyordu. Anlattıkları çok saçma, mantıksız ve sanki çocuk kandırmak için uydurulmuş gibiydi. Tepkimi kontrol etmek istercesine "Regulus!" dedi ve beni dürttü. 

Boğazım düğümlenmişti ama zor da olsa konuşmaya çalıştım "Sen- böyle bir şey- Evan- Hayır!" dilim çözüldü "Böyle bir şey olamaz. Bu bir vahşet, acımasızlık." Hangi insan benden ya da başka birinden en yakın arkadaşının ölümüne göz yummasını beklerdi? Sevgilimin ve aramız iyi olmasa da ağabeyimin durduk yere ölmesi neden gerekiyordu?

"Bak, Dumbledore'un işlerine akıl sır ermiyor ama bize anlattıkları böyle. Şok edici olduğunu biliyorum." Başımı iki yana salladım "Sadece şok edici değil, Evan, güvenimi kaybettim. Kendi ırkım bana ihanet etti, en iyi arkadaşlarım arkamdan iş çevirdi. Dumbledore böyle bir oyun oynamak yerine asayı benim evime de gönderebilirdi... Şimdi, tanıdığım ve sevdiğim herkesin ölümünü izlememi bekliyorsunuz! Bu gaddarlık, Mugglelar'dan ne farkımız kaldı? Dumbledore dedikleri kadar büyük bir büyücü olsaydı, yirmi üç gencin ölümüne engel olacak bir planla gelirdi."

"Beni duydun, büyücü isyanı için bir simge gerekiyordu. Mürver Asa'nın yeni efendisi bu iş için biçilmiş kaftan. Hiçbir şey yaşanmadan senin isyanın simgesi olduğunu varsayalım daha ortaya çıktığın ilk saniyede öldürülürsün çünkü insan bencil. Canları ciddi anlamda yanmadan isyan etmezler. Bunun için yirmi üç gencin ölmesi gerekiyor, evet. Simgenin güçlü olması gerek ve senin de tüm gücünü ortaya koyabilmen için derin acı çekmen gerekiyor. Biliyorum, bu işkence gibi bir şey ama eğer her şey düzelecekse, ben ölmeye hazırım. Ace de, Valerie de, Katie de. Gerekirse Niall, Dominic ve Rabastan da. Biz hepimiz ne yaşayacağımızı bilerek bu plana dahil olduk."

"Diğer binalardaki çocukların bu planlardan, gizli kapaklı iş çevirmelerden az da olsa haberleri var mı? En azından Barty biliyor olmalı." Evan başını iki yana salladı "Hayır, sadece biz biliyoruz. O yüzden onlar seni öldürmeye çalışacaklar ama biz daha kalabalığız ve son anımıza kadar seni koruyacağız. Amacımız finale kadar hatta finalde bile bizden biriyle kalman çünkü aksi bir durum olması durumunda kan dökmen gerekecek. Doğrusu, ben birilerini öldürmen taraftarı değilim. Büyücülerin içindeki insanı, merhameti görmeleri senin leyhine olur... Bu arada, kuradan Barty'nin isminin çıkacağını tahmin bile etmiyorduk. Elimizden geldiğince onu uzak tutmaya çalıştık ama bazen  bu gibi istenmeyen olaylar yaşanabiliyor."

"Katie neden bu plana dahil edildi? O bizden alt sınıfta ve onunla bugüne kadar konuşmuşluğumuz bile yoktu." Evan hemen cevap vermek yerine "Bir düşün istersen." dedi. Düşününce, Katie sahiden de doğru bir tercihti. Haraçlar içinde en iyi kılıç kullanan oydu hatta aynı anda iki kılıç ile dövüşebildiğini görmüştük. En iyisi değildi ama ok atışlarında da ortalama bir yeteneği vardı. Evan'ın üzerinde kullandığı için iyileştirme gücüne de şahit olmuştuk ve bitkileri iyi tanıyordu. Neyin yenebilir olduğunu, neyin zehirli olduğunu biliyordu. Bunları Evan'a söyleyince, başıyla onayladı "İşte bu yüzden Katie olmazsa olmazdı!.. Ve önceden Ace ile arkadaş oldukları gerçeğini unutmamak gerek."

Bu konuşmadan sonra gecelerim uykusuz geçti; sürekli kabuslarımda arkadaşlarımın öldüğünü görüyordum. Bolca kan ve çığlık vardı. Evan'ın başı baltayla yarılıyordu, Barty'nin boynu kırılıyordu, Valerie'nin boğazı kesiliyordu, Katie okla vuruluyordu, Ace'in başı taşla eziliyordu. Tüm bunlar dayanılmazdı. Rahat bir uyku çekmek istiyordum ama nafile. Artık eğitimde de performansım düşmeye başlamıştı. Arenaya iki gün kala artık sadece oturup ağlamak istiyordum. 

Kahvaltımızı ettiğimiz sırada aklı beş karış havada akıl hocamız Steve Phillips kıçını kıvıra kıvıra Ortak Salon'a girdi ve hemen televizyonu açarak bize döndü, kollarını bağlayarak konuştu: "Bu yayını izlemeniz sizin için önem teşkil ediyor. Eğitim günleriniz sırasında sizi gözlemleyen, alanlarında uzman gözlemciler size on beş puan üzerinden puan verdiler. Bu puanlar sayesinde sponsorlar sizin ne kadar güçlü olduğunuzu görecekler. Sonuçta kimse ölü yatırım yapmak istemez, öyle değil mi? Güçlüler hayatta kalır!"