Gölgelerdeki Sessizlik

Bölüm 6 - Unexpected Encounters

KARLA

Jungkook ve grup arkadaşlarını görmeyi hiç beklemiyordum. Bütün sabah Stori ile dertleştikten sonra akşam burada buluşmanın iyi olacağını düşünmüştük. Ona Romi ile aramızda geçen her şeyi anlatmıştım. O benim en iyi dostumdu. Dün Romi'yi reddetmem üzerine onu dışarıya davet etmemi önermişti ve yanlış anlaşılmaların önüne geçmek için kendisi de katılmayı önermişti. Açıkçası bu işime gelmişti. Romi ile başbaşa kalmak istemiyordum. Özellikle de yatak olan bir yerde. Hayatımda ilk kez birkaç saat önce tanıştığım biriyle birlikte olmuştum ve ertesi sabah aramızda bir gerginlik olmasa bile ben bunun tekrarlanmasına hazır değildim.

Sabah sporu sonrası Stori ile birer kahve içerken Romi'ye mesaj atmıştım ve bizimle akşam buluşmak isteyip istemediğini sormuştum. Cevabı gecikmemişti ve hemen kabul etmişti. Stori de çok heyecanlıydı. DNKnight'ın lideriyle tanışmak ve onunla yemek yiyecek olmak büyük bir olaydı. O geceyi anlattığımdan beri bana farklı bir gözle bakmaya başlamıştı, gurur dolu gözlerle. "İşte benim arkadaşım! Durdun durdun, turnayı gözünden vurdun." şaşkınlıktan sonraki ilk sözleriydi. İkimizin de olması gereken yerler olduğu için akşam Romi gelmeden görüşmek üzere sözleştik.

****

İlk defa erkek arkadaşım diyebileceğim biriyle Stori'yi tanıştıracaktım, içim içime sığmıyordu. Sıkı bir diyet programımız olduğu için Stori de ben de sadece soda ve su söylemiştik. Her an Romi gelecekmiş gibi kapıdan girenleri izliyordum. Stori ise bana nasıl davranmam , bir erkeği elimde tutmam için neler yapmam gerektiğinden bahsediyordu. Her konuda olduğu gibi bu konuda da desteklediğini bilmek Romi'nin doğru insan olabileceği konusundaki güvenimi arttırıyordu.

Kapıdan giren Namjoon'u fark etmemle tek olmasını ve bizi görmemesini ummuştum. Fakat daha içeri adımını attığı anda Stori onu görmüş ve bütün enerjisiyle elini dikkatini çekmek için sallamıştı. Namjoon'un arkasında duran Jungkook'u görebiliyordum. İkinci defa Romi, ben ve Jungkook aynı ortamı paylaşacaktık. Ve emin olduğum bir şey vardı ki Stori onları da masaya davet edecekti.

"Ne büyük şans. Tanrım, keşke başka bir şey isteseymişim. Çok uzun zaman oldu gerçekten. Bu dört yakışıklı beyefendi bize eşlik etmek ister mi?" Bütün tatlılığını kullanmaya çalışıyordu. Sanırım Namjoon'la flört ediyordu. Stori'yi takip etmek imkansızdı, onu sadece izleyebiliyordum. 

Namjoon "Aah.." diyerek çenesini sıvazladı ve ilk önce yanında duran Jungkook'a sonra Tae ve Jimin'e bakış attı. Bakışlarımı Namjoon'dan Jungkook'a çevirdiğimde yüzünde hafif zoraki bir gülümseme gördüm. Şu anki durumdan hiç memnun değildi. Bir sorun mu var diye düşündüm. Dün ayrılırken her şey yolundaydı, aramız iyiydi. "Yani biz bu geceyi erkek erkeğe geçirmek için çıkmıştık aslında. O yüzden ..." 

Stori hızlı bir şekilde ayağa kalkarak Namjoon'un kolunu tuttu. Benim dışımdaki herkesin onu şaşkınlıkla izlediğine emindim. Dudaklarını büzerek konuşuyordu. "Namjoon oppa n'olur bize eşlik edin. Sizin için her şeyi yapabilirim. Hatta Karla'yı bile yollarım." 

Geldiğinden beri bana bakmayan Jungkook bakışlarını hızlıca bana çevirdi. Bu cümlesi beynime bir ağrı saplanmasına sebep olmuştu. Cevap vermek istemiştim ama vermedim. Bunun bir tür oyun olduğunu biliyordum, yakın arkadaşlar alınmaz. "Tabii" dedim gülümseyerek. 

Namjoon bu konuşmadan rahatsız hissetmiş olacak ki "Yok yahu, Karla'yla ne alakası var. Karla inan bana yok." 

Hafif bir hareketle ayakta duran Namjoon'a bakarak "Biliyorum. Sadece şaka yapıyor, değil mi Stori?" 

Stori kafasını hışımla sallayıp bana göz kırparak "Hayır, hayır ciddiyim. Lütfen oturun." Bu ısrarlara dayanamayan Namjoon kabul etmek zorunda kalmıştı. Bu kadar ısrarcı olması sinir bozucuydu. Stori'yle bugün burada Romi için buluşmuştuk, bu yaptığına çok bozulmuştum.