Bölüm 3 ''...,''

72 20 22
                                    

Sınıfa girdiğimde sınıfta neredeyse on kişi vardı. Sınıfa girdiğimi görenler sanki uzaydan inmişim gibi bana doğru bakıyorlardı. onlara 'hayırdır?' bakışı attıktan sonra boş bir sıraya geçip oturdum. Cam kenarında,okulun bahçesine bakan tarafta,üçüncü sıraya oturmuştum. çantamı yanımdaki boş sıraya koydum. Telefonumu kapatıp çantama attım. Çantamda yanımda getirdiğim kütüphanemden rastgele aldığım kitabı çıkarttım. Kaldığım sayfadan itibaren okumaya devam ettim. Küçüklüğümden beri okuduğum bir kitapta hoşuma giden cümlelerin alını çizerdim. Kitapta geçen bir cümle şöyleydi.

''Bir şehir yıkıldı,biz altında kaldık.'' Kalem kutumdan işaretleme kalemimi alıp cümlenin altını çizdim. Kitabin içindeki her bölümden bir cümle bulup çiziyordum. 

Zilin çalmasıyla herkes yerlerine oturmaya başlamıştı. Sınıf mevcudu en fazla on beşti sanırım. Ne çok fazla nede çok az. Bir sınıf için ideal öğrenci sayısıydı bence. 

İkinci zilin çalmasıyla sınıf kapısının önünde bir kız belirdi. Kısa kahverengi saçlı ve yanılmıyorsam renkli gözlü bir kızdı. Salık bal rengine dönük saçları omzuna dökülüyordu. Sol elini kaldırıp yüzüne dökülen saçlarını kulağının arkasına yerleştirdi. Tedirgin bir yüz ifadesi belirmişti yüzünde. Zoraki bir tebessüm kondurdu yüzüne. 

Hızlı adımlarla yanıma geldi. 

''Yanın boş sanırım,oturabilir miyim?'' dedi orta kalınlıkta olan sesiyle. Sınıfa göz gezdirerek baktım. Boş olan tek sıra benim yanımdı. Sınıf mevcudunu dolduracak kadar sıra vardı. 

Yüzüne bakıp gülümsedim. Çantamı sandalyenin üzerinden alıp camın önününe koydum. 

Öğretmenin sınıfa girdiği fark edildiği anda sınıftaki uğultu yok oldu. Derin bir sessizlik çöktü. Kapıda beliren ve gülümseyerek bize bakan öğretmen ağır adımlarla ilerledi. Masasına geçip elindeki çantayı masaya koydu. Elleriyle masadan destek alıp sınıfı süzdü. 

Orta yaşlı,sakallı,uzun boylu bir öğretmendi. Arkasındaki sandalyeyi çekip oturdu. Dirsekleriyle masadan destek alıp ellerini birleştirdi. Bir kaç saniye sonra sınıfa dönüp konuşmaya başladı.

Sohbet ve tanışmanın ardından sonunda tenefüs zili çalmıştı. Çantamın fermuarını açıp telefonumu ve cüzdanımı aldım. Yanımda oturan kıza döndüm.

''Geçebilir miyim?''gülümseyip ayağa kalktı. geçmem için yol verdikten sonra tekrar yerine oturdu. Yavaş olan adımlarımı hızlandırıp sınıftan çıktım. Alt kata inmek için merdivenlere yöneldim. Alt kata inip kantine girdim. 

Kantinciye parayı uzatıp bir su ve brownie aldım. Kantin büyük ve aydınlıktı. Aydınlatmalar kullanılmıştı hemde bir hayli çok. Kantin olması gerktiğinden fazla pencereye sahipti. İçimdeki ses 'O kadar para geliyor bağış yapıyorlar sonrada şunu yapacağız okula para verin.' diyordu.

Bütün masalar doluydu. Hiç boş masa aramadan sınıfa geri çıktım. Yerime geçip oturdum. Elimdekileri tekrar çantama atıp zilin çalmasını bekliyordum. 

Zil çaldı ve olay örgüsü devam etti. Her ders sohbet artı tanışma. Eski okulumda genelde ilk günden itibaren ders işlenmeye başlanırdı . Burada bütün dersler gereksiz bir konuşmayla geçmişti. Gün içerisinde kendi adımı yüz kez tekrarlamıştım. Kendi adımdan midem bulandı diyebilirim. 

Son zilin çalması ile birlikte çantamı toplayıp sırtıma taktım. Sandalyemi geri itip ayağa kalktım. Yanıma oturan kıza döndüm. Onunda adını gün boyu sürekli olarak duymuştum. Adı Asel'di. Kafasını sıranın üzerine koymuş kollarıyla çevrelemiş uyuyordu. Sınıf boşalmıştı ve sadece ikimiz vardık. 

Elimi omzuna koydum. Birden irkilip kafasını kaldırdı. ''Geçebilir miyim diyecektim,uyuyordun. '' ayağa kalkıp çantasını hızlı bir şekilde toparladı. Sandalyesine astığı açık mavi kot ceketini üzerine geçirip çantasını masanın üzerinden alıp sırtına taktı. 

''özür dilerim. Uyumuşum. Çok beklemiş olmalısın.'' dedi gülümseyerek. 

gülümseyerek cevap verdim ''Evet bekledim. Toparlanmanı beklediğim sürecide katarsak yaklaşık on dakika kadar.'' 

Gözlerini kaşıkçı elması gibi açarak beni dinliyordu. Ortamdaki sessizliği bozmak için devam ettim. ''Şaka yapıyorum.'' dedim ve sahte bir gülüş attım. Gülüşüme karşılık verip güldü. Yanından geçip sınıftan çıktım. 

Hergün olduğu gibi bu günde  bir hayli sıkıcı geçmişti. Hızlı adımlarla ierledim ve okuldan çıktım.


Bu bölüm biraz saçma oldu kabul ediyorum. Umarım ki yinede beğenirsiniz. Teşekkürler.


KAYBOLAN IŞIKLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin