Private Lesson |YoonKook|

Bölüm 5

Ders zili çalmıştı ve son ders olduğu için rehberlikti. Yani sınıf öğretmeni olduğum sınıfın şikayetlerini ve ne durumda olduklarını falan yoklamak için olan bir ders.

İçeri girip öğrencilere döndüm. "Çocuklar rehberlik dersindeyiz ve sınıf öğretmeniniz benim."

Sınıfta uğultular çıkmaya başlayınca konuşmaya devam ettim. "Daha okul açılalı ikinci gündeyiz o yüzden pek sanmıyorum ama bir probleminiz var mı? Özel bir şeyse birebir de konuşabiliriz."

Bir kişi elini kaldırdı. "Hocam bir sorun değil de ricam var."

Merakladım. "Nedir?"

"Edebiyat dersini sık göreceğiz. Bu yüzden biraz eğlenceli işleyebilir miyiz? Ayrıca ayrımcılık yapan bir öğretmen misiniz?"

İlk gülsem de sondaki sorusunda ciddileştim. "Ricanı yerine getirmeye çalışırım tabii ama ayrımcılık nereden çıktı?"

Başka bir öğrenci cevaplamak için söz aldı. "Jungkook oppayla yakın gibisiniz. Ayrıca aynı yerde oturduğunuzu duyduk."

Jungkook'a baktığımda ismini duyduğu için başını kaldırmıştı. "Evet aynı yerde oturuyoruz ama ayrımcılık söz konusu değil. Lütfen kafanızı bu konulara değil de dersinize yorun."

Yoklama için başkanı çağıracakken çocukların tekrar yanlış anlıncağını düşündüm ama bunu da başka bir yere çekmezler heralde. Jungkook'a baktığımda kaşları çatık bir şekilde bana baktığını gördüm. Sınıfa döndüm tekrar.

"Diyeceğiniz bir şey yoksa serbestsiniz."

Herkes anında etrafındakilerle konuşmaya başlayınca hala bana bakan Jungkook'u el hareketleriyle yanıma çağırdım. Kafasını omzumun üstünden uzatınca ne uzaklaştım ne de geri çekildi.

Gelmeyenleri yazarken konuştu. "Açıklama yapmanıza gerek yoktu bence."

Bir şey demeden Min Seo'nun ödünç vermem için istediği kitabı alıp yanına ilerledim. Yanına gidip gülümseyerek kitabı uzattım.

"Dikkatli bak kitaba hediyem olsun."

"Hocam~ çok teşekkürler. Anı olarak saklayacağım~"

Gülüp Jungkook'un yanına geri döndüm. Çok sinirli bakıyordu. Acaba başka bir surat ifadesiyle görebilecek miydi onu?

"En azından geçiştiren bir cevap verebilirdiniz diye düşünüyorum."

"Haklısın kusura bakma. Seninle konuşmak istediğim bir konu var. Arkadaşlarının hanında konuşmak istemezsen dediğim gibi çıkışta-"

"Sorun yok. Sizi dinliyorum."

Kızgınlığı gitmişti. Nötr bir ifadeyle bakıyordu şu an. "Jungkook edebiyat dersi hakkında pek bi' bilgiye sahip olduğunu düşünmüyorum ve ailenle de konuşmuştuk bunu."

"Sonuç olarak?"

"Sonuç olarak özel bir ders alsan iyi olur diyorum. Bunu bir ailenle konuş. Dediklerimi onlarada ilet. Geçebilirsin."

Bir şey demesine izin vermeden yerine yolladım. Jungkook'la nasıl konuşacağımı bilemiyorum. Evet tam bir ergendi ama artık çocuk değildi.

Kontrol etmeden attım umarım yazım yanlılı yoktur. 🤎