Sinan Meçhul'u iftiharla sunuyorum...
•
" Favori filmin var mı?"
Doğan'ın bir süre sonra saymaya matematiğimin yetmediği bir diğer sualine hepsine yaptığım gibi yapmacık bir gülüşle karşılık verdim.
"Var."
Var ama neden bilesin? O ise sanki sana bir sır vereceğim demişim gibi gözlerini heyecanla bana dikti.
"Nedir? Yani film bulamıyorum da. Seninle de zevklerimiz aynı. Çok fazla ortak yönümüz var. Sen de farkettin mi?"
Hayır hiç farketmedim çünkü yok!
"Yani bazı konularda."
Söylediğime hiç bozulmadan devam etti.
"Ee film söyleyecektin?"
Yoo söylemeyecektim. Gözlerimi devirmemek için oldukça zorlanıyordum.
Gözlerim: Allah aşkına bırak kayayım şöyle. Sinirim bozuldu ayol!
Onu dinlemedim ve aklıma gelen izlediğim güzel filmlerden birini söyledim.
"Hayat güzeldir!"
Başını salladı ve karizmatik sandığı gülüşünü yüzüne kondurarak cevap verdi. Bilakis bu benim gözümden bakıldığında oldukça komikti.
"Hayat sevdiklerinle güzeldir."
Müsait bir yerde kusabilir miyim?
Kafayı yememe ramak kalmıştı. Bu adam beni niçin bırakmıyordu yahu?!Ben gitmek istiyorum kardeşim! Beni bir sal da sevdiğimle evlenmenin hayallerini kurayım! Alt tarafı yoğurt almaya geldim! Keşke o kocaman tepeyi çıkıp markete gitseydim! Yemek yapmam lazım benim! Eve gideceğim daha çok işim var! Mantı yapmam gerekiyor mantı!
Lakin bunları içimden söylediğim için Doğan tam tersini yapıp yaklaşık yarım saattir tuttuğu gibi yine beni artık çok boğucu olduğunu düşündüğüm bakkalda tutuyordu. Salih Abi yalvarıyorum şu oğlunu bakkala koyma! Koyma yahu!
"Sen ne düşünüyorsun?"
Ne hakkında? Ya dedi ya bu sevdiklerin güzeldir falan!
"Haklısın."
Yahu bari şu kısa cevaplarımdan anla be adam!
"Melike ben uzun zamandır seninle özel bir şey konuşmak istiyordum ama bir türlü fırsat olmadı."
Yalancı! Şu sorularını soracağına söyleseydin ben de sevgilim var, yakında evleneceğiz deyip kapatsaydım konuyu! Hakikaten sinirlerim alt üst olmuştu! Oğuzhan'ı göremiyordum zaten. En son doğru düzgün Su'yun isteme gününde görmüştüm ve onun üstünden 9 gün geçmişti. 9 gündür yoktu ulan benim sevdiğim!
Sadece görüntülü konuşuyorduk. En sonunda iş yerini basacaktım! Niye bu kadar yoğundu yahu işleri! Ve benim bu birikmişlerime bir de Doğan eklenmişti. Tam dinlediğimi söyleyecekken arkamdan gelen sesle yerimden sıçradım. Doğan'ın beni kolay kolay bırakmayacağını anladığım için ağırlığımı iyice ayaklarıma vermiştim.
"Buyur konuşalım."
Arkama döndüğümde karşımdaki şahsın 9 gündür kokusuna hasret kaldığım sevgilim olan beyefendi olduğunu görünce sevincim, heyecanım ve diğer güzel olan bütün duygularım küçük bakkala sığmamıştı. Gözlerimin hayranlıkla açılmasına engel olamadım. Şu an tam bir aptal aşıktım.
Evet, kesinlikle öyleydim. Lakin anlayış bekliyorum sizden yavrularım. 9 gündür sevdiğimin kokusu dolmuyor ciğerlerime! Alveollerim isyan bayrağını çekti resmen! Aldıkları havada bulamadıkları nane kokusu için beynime ve kalbime yolladığı uyarı mektuplarının haddi hesabı yoktu! İntihar girişimlerini söylemeden geçemeyeceğim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
%106 Uyumu
Teen FictionGoethe 'Aşk zaman kaybından başka bir şey değildir' demiş. Bence kendisi bir halt bilmiyor. Her ne kadar annemle aynı kafada olsan da sana katılmıyorum Goetheciğim. Çünkü zira deli bir aşık olan bizzat kendim aşkı tanımlayacak kelimeler bulamıyorum...