26 (m)

4.6K 251 49
                                    

Jungkook

Boxerımdaki elini çekmesini sağladım. "Hyung ben istemiyorum, yapmayalım."

Şaşırarak baktı. "Şimdi ne oldu?"

"Bu şekilde olmasını istemiyorum."

Üstümdeki yerini koruyordu. Tek kaşını kaldırdı. "Nasıl yani? "

Acayip tahrik olmuştum ancak olmaz, bu şekilde olmaz. "Birincisi, senin bir sevgilin var. İkincisi ise bunu zorla yapıyorsun, isteyerek değil ve ben yüzündeki bu ifadeyi görmek istemiyorum hyung."

Gülümsedi ve parmaklarıyla nazikçe çenemi kavrayıp gözlerimizi birleştirmemi sağladı. "Birincisi, nasıl bir yüz ifadesindeyim farkında bile değilim. İkincisi, zorla yapmıyorum güzelim. Seni istiyorum, ilkin olmak istiyorum. Üçüncüsü, o kızı sevmiyorum."

Güzelim ve ilkin olmak istiyorum dedi! Mutluluktan kafayı yiyeceğim. "O kızı sevmiyorsan neden sevgilisiniz?"

Elleriyle yanaklarımı kavrayıp yüzlerimizi yakınlaştırdı. "Aslında bu baya uzun hikâye, sana sonra anlatsam olur mu bebeğim?"

Neden uzun hikâyeymiş? Sevmiyorsa ayrılacak, bu kadar.

Dudakları beni düşüncelerimden ayırdığı zaman ana kapıldım ve hiçbir şey düşünmeme kararı aldım. İstediğim şeyi yapacaktım.

Gevşeme kısmını hızlıca geçmiştik çünkü benim için çok utanç vericiydi. O da bunu anlayarak kısa kesmişti zaten. Şimdi ayaklanmış ve beni sürükleyerek kendisi oyunun açık olduğu bilgisayarın önündeki deri sandalyeye oturmuştu. Ona şaşkınca baktığımda gülmüştü. "Şapşal, seni bekliyorum. "

Ne yani...siktir lan ben böyle oyun kazanamamki.

Belimden kavrayıp ona sırtımı dönmemi sağladı. Sonrada beni şaşırtarak içime girip kucağına oturttu. Karnımda hissetiğim sıcaklık ile acıdığını mırıltılarımla belli edip ona sürtünmüştüm.

Omzuma bir öpücük kondurdu. "Üzgünüm Jungkook-ah, oyunu oynamaya başlasan mı artık?"

Oyunu başlattığımda belimdeki elleriyle ona sürtünmemi sağladığı için bir süre öylece durmuştum. Cidden acayip garip hissediyordum. Nasıl böyle oyun oynayacağım hiçbir fikrim yok.

Oyunu oynamaya başlamıştım. Tempomuz yavaş olduğu için şu an sakin bir şekilde oynayabiliyordum. Ancak tatlı noktamı bulduğu zaman ağzımdan bir inleme kaçmıştı.

Hırıltılarını duyuyordum. "Hızlanmalı mıyım?"

"O-oyundan sonra."

Güldü ve bu sefer belimdeki elleri tişörtümden içeri girip göğsümle oynamaya başlamıştı. Çok iyi bir haz alıyordum ancak bu oynamamda sorun yaratabilirdi. O yüzden bir an önce kazanmam gerekti.

Hyungun zorlamaları ve benim oyunu tekte kazanmam ile geçen süreden sonra beni kucağından kaldırıp dudaklarımızı birleştirdi. Beni yatağa yatırıp üstüme çıktı ve kendi tişörtünü çıkardıktan sonra benimkini çıkardı.

İçime girdiği zaman kollarımı boynuna dolayıp kendime çektim ve bana yaklaşmasını sağlayıp fısıldadım. "Hyung, şimdi hızlanabilirsin."

Bu dediğime karşı olan yüzündeki sırıtış çok hoşuma gitmişti.

Application/Yoonkook ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin