Aşkın Sesi

Bölüm 41 Kaza

3 Ay Sonra;

Buse

Mutluydum hemde hiç olmadığım kadar. Bunun sebebi ise Ertuğ'un yanında olmasıydı el kadar çocuk beni kendine öyle bir bağlamıştı ki anlatamıyordum. Erdem söz vermişti bana üç ay önce. Ne olursa olsun Ertuğ'u alacağım demişti ve sözünü tutmuştu. Ertuğ bir buçuk aydır bizimle birlikte kalıyordu. Her gece benimle uyumak istiyordu ve işin garip tarafı ise Erdem'i istemiyordu yanımızda. O ne zaman yatağa yatmak istese eliyle ittirip ' baba dit oyda yat ' diye koltuğu işaret ediyordu. Konuşması o kadar tatlıydı ki. Erdem sürekli koltukta yatmak zorunda kalıyordu. Bazen Ertuğ uyuyunca gelip usulca sokulmak istese de sanki hissetmiş gibi uyanıyordu anında. Tam bir buçuk aydır Erdem benden ayrı yatmak zorunda kalmıştı aslında iyi bile olmuştu belki de. Erdem konuyu hiç cinselliğe bağlamıyordu sadece birlikte uyumuştuk bir buçuk ay kadar sonra zaten Ertuğ gelmişti izin vermemişti babasına  Erdem'e çocuğunu nasıl aldığını sorduğumda
Üstü kapalı bi şekilde anlatıp geçmişti. Sanırım vardır bi sebebi diye üzerine gitmek istemedim bu konuda. Ertuğ öğlen uykusundayken usulca yanından ayrılıp mutfağa geçtim onun çorbasını yapmam gerekiyordu birazdan uyanacaktı zaten. Erdem sabah işe gittiği için Ertuğ la başbaşa kalmıştık. Çorba malzemelerini çıkarıp yapmaya başladım. Kesinlikle hazır hiçbir şey vermiyordum ona. Bu yaşlarında beslenmesi çok önemliydi. Telefonum çalınca arayanın kim olduğuna baktım. Erdem arıyordu hemen açıp kulağıma götürdüm.

' Efendim canım. '

' Napıyorsunuz. Uyandı mi Ertuğ. '

' Yok ama uyanmak üzere. Çorbasını hazırlıyorum şimdi. Sen Napıyorsun. '

' İyi bende iş güç. Akşam yemeğinde bana ne hazırlayacaksın bakalım. '

' Bilmem dışardan söyleriz bir şeyler. '

' Alla alla ya. Ertuğ'a gelince ellerinle hazırlıyorsun ama bana yok. Kıskanıyorum ama.'

' Şaka yaptım kıskanma hemen. Yaparım bir şeyler. Erdem şimdi okul tatilde falan ama bir ay sonra açılacak okullar. Ertuğ ne olacak kafama o takılıyor benim.'

' Bakıcı falan mı ayarlasak. '

' Hayatta olmaz. Ben onu bakıcı eline falan emanet edemem. Duyuyoruz neler neler oluyor hayatta. '

' O zaman annem ile görüşeyim biz yokken o ilgilensin olmaz mı. '

' Bak o olur işte. '

' Bu sorunu da hallettik o zaman. Geriye sadece evlenmemiz kaldı. Hazır ol aklını alacak bir teklifle geleceğim. Çok yakında hemde. '

Dediği sırada yanımda duran bebefondan Ertuğ'un ' anne del ' diye seslenmesini duydum.  Bu çocuk kesinlikle kıskanıyordu babasını.

' Aşkım Ertuğ uyandı. Ben gideyim yanına. '

' Vay arkadaş ya. Ben söyleyeyim sana bu çocuk beni kıskanıyor. Baksana konuşmanın en önemli yerinde uyandı velet. '

' Sus çok konuşma bakiim. Hadi ben kapattım sonra konuşuruz. '

Erdem'in cevap vermesini beklemeden telefonu kapatıp hemen ardından ocakta kaynayan çorbanın altını kapattım. Yatak odasına girdiğimde Ertuğ yatakta oturmuş beni bekliyordu. Beni görünce gülümseyip ellerini havaya kaldırdı onu kucağıma almam için.

' Aşkım. Uyandın mı sen. Gel bakalım.'

Kucağıma alıp salona ilerledim. Koltuğa oturup onu da yanıma oturtmak istedim ama sımsıkı tutuyordu omuzlarımı. Sanırım kucağımdan inmek istemiyordu. Dizime oturtup tek elimle tuttum.