yirmi dokuz: kâbus

407 84 203
                                    

Merhabalar Gecenin Matemi ailesi,

Şuraya hangi şehirde yaşadığınızı yazar mısınız, merak ediyorum hangi şehirlerdeyiz?

Ve başladığınız tarihi de alabilir miyim zahmet olmazsa <3

Hepinize keyifli okumalar.

Hepinize keyifli okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kâbus


Asra'nın ağzından;

GeceninMatemi: Neyse en iyi uykular sana.

Telefonu kapatarak yatağımın yanındaki çalışma masasının üzerine bıraktım. Yeşil renkli yatağımın üzerine atıverdim kendimi.

'Şimdi düşünme vakti Asra'

"Şimdi düşünme vakti." dedim bu sefer seslice. Kafamı yastığıma gömüp gözlerimi sımsıkı yumdum.

Başlıyorum...

Ben Asra Aksoy. Küçüklüğümden bu yana karıncayı bile incitmemiş insandım. Yıllar geçtikçe büyüdüm, büyürken çok şey kaybettim. Heveslerimi, umutlarımı, hayallerimi ve birde Emre'yi.

Emre ile çok yakındık. Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi, hatta küçükken evlenmeyi bile düşünmüştük. Sonra hergün yaptığımız gibi başladık oynamaya. Hem de saklambaç...

Emre çok severdi saklambaç oynamayı. Bende o seviyor diye hep oynadım. Sonra ansızın gelen annem böldü oyunumuzu.

Eve gittiğini söyledi ve onu aramama izin vermeden hemen eve götürdü beni. On yaşımda olduğuma bakmayın, o zamanlar hemen fark etmiştim evdeki matem havasını.

Her zaman espriler yapan babam ve ona eşlik eden annemin beti benzi atmıştı. O zamanlar sorduğumda ikiside hasta olduklarını hatta odama çekilmemi böylelikle bana bulaşmamasını istediklerini söylediler.

Bende odama çekilmiştim. Her şey çok güzeldi o akşam. Yine Rapunzel olduğumu düşünerek uyudum gece. Sabah kalkana dek. Emre'nin artık benimle oynayamayacağını söyleyen annemin gözünden düşen damlanın ihtiharına kadar.

'Melek oldu ve seni gökyüzünden izleyecek' dediler. Ve ben artık gözkyüzüyle oynadım saklambaç. Ben saklandım kuytulara, o yağmuruyla dokundu bana. O saklandı bulutların arkasına, ben kalbimle dokundum ona.

Ve her akşam kendini Rapunzel olarak hayal edip uyuyan ben, ilk kez saçlarımı kesmiştim o zaman. Çünkü artık Rapunzel olmaya ihtiyacım yoktu. Saçlarımı uzatmaya da yoktu. Çünkü saçlarımın güzel olduğunu söyleyen tek kişi de artık yoktu.

Ta ki lise döneminin son yılı Emre'ye çok benzeyen birini görene dek. Mimikleri, hareketleri,dudakları ve sarı kıvırcık saçları, her şeyi benziyordu.

Onu izledim bir süre. Sanki Emre büyümüş ve karşımda oturuyor gibiydi. Onca yıl içime kapanmış ben, onu görünce kaybettiğim özgüveni geri kazanmıştım. Onun Emre'den tek bir farkı vardı.

Gecenin Matemi | tamamlandı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin