İnternetin olmadığı bir yerdeydim, geç kaldım kusura bakmayın😘
İyi bayramlar herkese🥰😇🍬
Yavuz'dan
Kaşlarımı çatmış dikkatle gazete haberlerine bakıyordum. Bu hafta doğru dürüst bir haber çıkmadı. Yarınki yayında ne yapacağız bilmiyorum.
"Yavuz, şu dünkü röportaj n'oldu?"
Başımı kaldırıp Erdem abiye baktım. Ardından dudak büküp tekrar gazeteye eğdim başımı.
"Bir şey çıkmaz ondan abi ya. Yalandan konuştuk adamlarla ama ortada haber değeri taşıyan pek bir şey yok."
"Bugün var mı bir şey?"
Başımı kaldırmadan konuştum.
"Abi varsa sen bilirsin, biz değil heralde. Sen bilmiyorsan bir şey yoktur."
"Peki o halde yarınki yayında ne sunmayı planlıyorsunuz Yavuz Karasu? Pandaların doğum oranlarındaki artışı mı?"
Gülerek kaldırdım başımı. Erdem abi de kaşlarını çatmış ters ters bakıyordu. O sırada Nazlı girdi içeri.
"Montajdan geliyorum. Yarınki yayın için idare edecek bir şeyler var ama haftanın bombası yok tabi henüz. Ne yapacağız?"
Nazlı ellerini beline koyup sıkıntıyla baktı. Ben de Erdem abinin ters hallerine bıyık altı gülerek bakıyordum.
"Merak etme Nazlı, benim bu ülkeye güvenim tam. Yarına kadar mutlaka bir şey çıkar."
Bahar'ın sesiyle ona döndük. O da gülümseyerek kapıda duruyordu. Nazlı gülerek gidip sarıldı Bahar'a.
"Ay Bahar, nihayet döndün. Günlerdir bu ikisiyle kafayı yemek üzereydim artık."
Bahar da gülüp sarıldı Nazlı'ya.
"Allah Allah, asıl ben kafayı yiyecektim sizin yüzünüzden. Gerçekten iyi ki döndün Bahar. Yoksa bu ikisi programı yayından kaldırtacaklardı."
Bahar Nazlı'dan ayrılıp Erdem abiye sarıldı bu sefer. Ardından gülerek konuştu.
"Ben de sizleri çok özlemişim sevgili ekibim."
Onlar gülerek sarılırken ben de gülümseyerek bakıyordum. Bahar ardından Erdem abiden ayrılıp benim önüme geldi. Benim de gülüşüm büyüdü. Bahar da gülümseyip saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı.
"Hoş geldin Bahar. Seni burda görmeyi özlemişiz."
Bahar kocaman gülümsedi.
"Ben de burda olmayı özlemişim."
Biz gülümseyerek birbirimize bakarken çalan telefonla toparlanıp çevirdim başımı. Uzanıp masanın üstündeki telefonumu aldım. Arayanın ismini görünce gülerek açtım telefonu.
"Alo, ben Haber Ötesi'nden Yavuz Karasu. Buyrun."
"Başlayacağım senin şu telefon açmalarına. Kaç defa dedim şu telefonu şöyle açma diye, zevzek zevzek."
Sesli sesli güldüm Sinan'a. Onu delirtmeyi seviyorum ne yapayım?
"Tamam tamam. Sinirlenme hemen komiserim."
"Yani şurda ciddi bir haber vereceğiz sulandırmasan olmuyor."
Gülmeyi kesip kaşlarımı çattım.
"Ne oldu?"
Ben birden ciddileşince bizimkiler de dikkatle bana baktılar. Sinan da nefes alıp konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Mavisi
FanficYavuz tam odadan çıkacakken durup gözleri dolu dolu olmuş Bahar'a baktı. O da Yavuz'a kaldırdı başını. Yavuz alaycı bir gülüş atıp elini kapının kirişine dayadı. Bahar'ın dolu gözlerine bakıp konuştu. "Sen şimdi ağlarsın da." \\\\\\\\\\\\\ Macerape...