Gecenin Mavisi

Ep.85 "İçtiğim şampanya değil Yavuz'un aşkı beni sarhoş etti"

Yavuz'dan

Hala sıkıca sarılıyordum Bahar'a. İçimdeki mutluluk, heyecan hiç eksilmesin istercesine sıkıca sarılıyordum. Bahar da boynuma sokulmuş saçlarımı seviyordu. Kimse yoktu sanki etrafta bizden başka. Baş başaydık sanki. Sadece Bahar ve ben vardık sanki. Unutmuştuk etraftaki insanların varlığını. Birbirimizin farkındaydık sadece. Başka kimse yokmuşçasına.

"Hey, aşıklar, çifte kumrular. Artık aramıza dönecek misiniz?"

Sinan'ın sesiyle gülümseyip boynuna sokuldum Bahar'ın. Derin bir nefes alıp bir öpücük kondurdum.

"Abla, Yavuz abi. Hadi ama ya."

Selim'in sesiyle gözlerimi açıp ayrıldım Bahar'dan. Bahar da gülümseyip saçlarını düzeltti. Yüzümü sevip ardından Selim'e döndü. Ben de gülümseyip çevirdim başımı. Selim elinde şampanya şişesi bekliyordu.

"Aramıza döndüyseniz patlatıyorum artık bunu."

Gülerek kafa salladım.

"Patlat patlat."

Selim de gülüp salladı şişeyi. Mantarı açmaya çalışırken Bahar yüzünü buruşturup biraz daha sokuldu bana. Ben de gülüp kolumu beline doladım. Selim şampanyayı patlatınca Bahar önce korkup ardından güldü. Ben de ona bakıp güldüm. Selim kadehleri doldurup önce Bahar'la bana uzattı. Ardından diğerleri de aldılar kadehleri. Selim hafifçe öksürünce ona döndük hepimiz. Selim de gülümseyip bir bana bir Bahar'a baktı.

"Öncelikle şunu söyleyeyim, ikiniz adına da çok mutluluyum. Ablam benim için çok değerlidir Yavuz abi. Bunu zaten biliyorsun. Sadece ablam değil o benim, annem de aynı zamanda. Bu hayatta en çok sevdiğim iki insandan biri. Seni de tanıştığımız andan beri bir abi gibi sevdiğimi biliyorsun. Evlenecek olmanızdan dolayı çok mutluyum. Ama ablamdan ayrılacak olduğum için de bir miktar üzgünüm tabi yalan yok. Neyse neyse, çok mutlu olun. İkinizi de çok seviyorum."

Gözlerim doldu Selim'in dediklerine. Dönüp Bahar'a baktım. O da dolu gözlerle dudaklarını bükmüş bakıyordu. Ardından gidip sarıldı Selim'e. Ben de gülümseyip baktım abla kardeşe.

"Canım benim. Biricik kardeşim. Biz de seni çok seviyoruz."

"Ablam. Canımın içi."

Bahar Selim'den ayrılıp ellerini yüzüne getirdi. Selim de gülümseyip başını yana eğdi. Bahar bana dönünce ben de gülüp sarıldım Selim'e.

"Sen de benim bir kardeşimsin Selim. Ablana da gözüm gibi bakacağından emin olabilirsin."

"Eminim Yavuz abi eminim. Umarım çok mutlu olursunuz."

Sırtını patlatlayıp ayrıldım Selim'den. Selim de burnunu çekip toparlandı. Ardından tekrar aldı kadehini eline.

"Hadi hadi tamam. Bu kadar duygusallık yeter. Şimdi kutlama zamanı."

Gülümseyip Bahar'a döndüm. O da bana bakıyordu gülümseyerek. Kolumu beline dolayıp kendime çektim. Bahar da dudaklarını birbirine bastırıp güldü.

"Bahar ve Yavuz'a."

Sinan'a bakıp gülümsedim. O da gülümseyip kadehini benimkine vurdu hafifçe. Ardından diğerleri de kadehlerini tokuşturup konuştular.

"Bahar ve Yavuz'a."

Bahara bakıp gülümsedim. O da çipil çipil gözleriyle bakıyordu. Yüzümü yüzüne yaklaştırıp alınlarımızı birleştirdim. Derin bir nefes alıp kapadım gözlerimi. Ardından geri çekilip Bahar'a baktım gülümseyerek. Ardından kadehimden bir yudum alıp bara bıraktım kadehi. Bahar da kadehindeki şampanyayı bitirip Selim'e uzattı yeniden doldursun diye. Selim kaşlarını kaldırıp bakınca ben de gülüp Bahar'a döndüm.