Ep.81 "Sevdiğimin yaraları kanamaya devam ediyor"

631 62 108
                                    

Bahar'dan

Elimdeki çatalı bırakıp ayağa kalktım. Yavuz da dönüp bana baktı.

"N'oldu canım?"

"Bir şey yok canım. Geliyorum şimdi."

"Bahar, istediğin bir şey varsa Leyla getirseydi."

Gülümseyip geri oturdum yerime. Masadaki herkes yemeğiyle ilgileniyordu. Yavuz'a biraz daha yaklaşıp kısık sesle konuştum.

"Neden? Ben de bu evin kızı sayılmaz mıyım? Yoksa misafir miyim hala?"

Yavuz kocaman gülümseyip o da bana yaklaştı biraz daha.

"Bak bak dillere bak. Sen bu evin müstakbel gelinisin yavrum. Misafir sayılır mısın hiç?"

Gülümseyip saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım.

"Öyleyse mutfağa Gülümser teyzenin yanına gidebilirim bence. Di mi sevgilim?"

Yavuz derin bir nefes alıp yutkundu. Bakışları dudaklarıma kayınca yandan bir gülüş attım. Yavuz da tekrar gözlerime baktı.

"Bahar, çok alıştım ben sana ya. Öpmeye, koklamaya, sarılıp uyumaya. Ne yapacağım ben bu gece şimdi?"

Dudaklarımı birbirine bastırıp güldüm.

"Yavuz ne alakası var canım şimdi? Nerden çıktı bu?"

"Aklımdan hiç çıkmıyor ki."

Gülümseyip elimi bacağına getirdim. Usulca sevip kalktım ayağa. Yavuz da kedi yavrusu gibi bakıyordu. Hafifçe gülüp ayrıldım masadan. Şaşkın ya bu. Ama hoşuma gidiyor bu halleri, yalan yok. Yemeği bahçede yiyorduk. Gülümser teyze mutfağa tatlıları almak için gitmişti. Ben de eve girip mutfağa yürüdüm. Gülümser teyze beni görünce gülümseyip konuştu.

"Bir şey mi istedin Bahar kızım?"

Gülümseyip kafa salladım.

"Ne istedin güzelim? Su mu?"

Gözlerim doldu. Yutkunup baktım. Gülümser teyze de elindeki tabağı bırakıp yaklaştı.

"Bahar, ne oldu kızım? Biri seni üzecek bir şey mi yaptı? Yoksa Yavuz mu? Yavuz mu üzdü seni? Ah, ben onun kulaklarını çekerim sen hiç üzülme."

Dolu gözlerle gülüp sarıldım boynuna. Gülümser teyze de bana sarılıp saçlarımı sevdi. Gözlerimi kapatıp sıkıca sarıldım. Kendi anneme sarılır gibi sarıldım. Kokusunu içime çekip burukça gülümsedim. Burnumu çekince Gülümser teyze benden ayrılıp ellerini yüzüme getirdi. Kaşlarını kaldırıp gözyaşlarımı sildi.

"Ben takıldım öyle Yavuz mu üzdü seni diye ama, sen gerçekten bir şeye mi üzüldün güzel kızım?"

Gülümseyip başımı iki yana salladım.

"Hayır, üzülmedim. Çok mutluyum."

Gülümser teyze gülümseyip ellerini kollarıma getirdi. Ben de ellerini tuttum sıkıca.

"Gülümser teyze, ben çok, çok teşekkür ederim. Yaptığınız her şey için. Özellikle bu akşam yaptıklarınız için. Hem kendi adıma, hem babam adına, hem de kardeşim adına. Aslında özellikle kardeşim adına. O benden de muhtaç anne şefkatine, ilgisine. Ben annemi az da olsa hatırlıyorum ama Selim hiç hatırlamaz. Hiç bilmez anne ne demek? Bu akşam ona annelik ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Özellikle böyle bir akşamda. Çok teşekkür ederim Gülümser teyze."

Gülümser teyzenin de gözleri doldu. Dudaklarını birbirine bastırıp gülümsedi.

"Güzel kızım benim, sen benim için, bizim için çok değerlisin. Ailen de öyle. Seni de Selim'i de kendi evladım gibi sevdim ben. İkinize de annelik etmek çok hoşuma gidiyor. Bunun için bana izin verdiğiniz için asıl ben teşekkür ederim. Sizler benim evladımsınız."

Gecenin MavisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin