Keyifli okumalar herkese🌼
🌼💕🌼💕🌼💕🌼💕🌼💕🌼💕🌼💕🌼💕🌼💕
"Çabuk olun! Geliyorlar." Diye seslendi Gülru alt kattan.
Berrin yatağından kalktı. Gelinliğinin eteklerini düzeltirken aynada son kez kendini kontrol etti.
Yeni bir gelinlik istememiş, annesinin gelinliğini giymişti. Sadece biraz daralttırmışlar ve kuru temizlemeye vermişlerdi. Kar beyazı gelinlik sade ve güzeldi. Göğüs ve omuz kısımları dantel ve incilerle bezeliydi. O kadar güzeldi ki Berrin annesinin gelinliğine aşık olmuştu.
Beyaz ufak topuklu ayakkabılar, uzun bir duvak ve rengarenk ortancalardan oluşan bir buket çiçeği vardı. Kızıl saçlarını ensesinde sade bir topuz yaptırmıştı. Hafif bir makyajla yeşil gözleri daha da ortaya çıkmıştı. Kırmızı ruju ve beyaz teniyle bir kuğuyu andırıyordu.
Çimen yaşaran gözlerini silip tebessüm etti.
"Çok güzel oldun Berrin'im..Keşke Bergüzar ablamda olsaydı.."dedi ve daha çok ağlamaya başladı.
Berrin'in de gözleri dolarken tavana bakıp titrek bir nefes çekti içine. Rukiye Berrin'e gülümseyip annesine döndü.
"Anne ağlatacaksın kızı yapma Allah aşkına."
Çimen başını sallarken sessizleşti. Çimen kırmızı yazmayı alıp Berrin'in başına örtücekken kapı açıldı. Hasan Ağa içeriye girdi.
"Müsade eder misiniz?"
Çimen ve Rukiye odadan çıktılar.
Hasan kızını izledi. Ilk kez şimdi görüyordu onu gelinlikle. Gözleri dolarken bir iki saniye tanıdı kendine. Berrin'in merakla ona baktığını fark etti.
Kızına yaklaştı. Baba kız yüzyüzeydiler.
"Annene benziyorsun."
Berrin ağlamamak için gözlerini kırpıştırdı.
Hasan kara gözlerini onda gezdirdi.
"İyi ki de ona benzemişsin."
Avcunun içindeki kadife kutuyu açtı. Elmas yüzük gün ışığında parıl parıl parladı.
Berrin şaşkınlıkla babasına baktı. Ama bu yüzük...
Annesinin evlilik yüzüğüydü. Ölmeden önce üzerinde kalan son ziynet.
"Baba.."diye fısıldadı içine kaçan sesiyle. Boğazına kocaman bir yumru oturmuştu.
"Bu babaannenindi. Ondan annene geçti, şimdi sıra sende."
Gülümsedi. Nazikçe kızının elini tuttu, alyansın olduğu parmağına taktı.
"Baba bu...bu çok özel. İstersen sende.."
Hasan başını iki yana salladı. Kızının elini tuttu, kaldırdı ve minik bir öpücük kondurdu avucuna.
"Sen hakediyorsun bunu. Biliyorum, asla çıkarmazsın."
Berrin gözlerinden birer damla yaşın akmasına mani olamadı. Başını sallarken gülümsedi. Hem ağlıyor hem gülümsüyordu.
"Çok...çok teşekkür ederim. Bu..öyle anlamlı ki benim için."
Hasan kızının göz yaşlarını sildi parmaklarıyla.
"Mutlusun değil mi? Saruhan'ın sana gözü gibi bakacağını biliyorum. Ben seni hiç mutlu edemedim. Dilerim O eder..."
Berrin gözlerini kapıya çevirdi. Ağzından bir hıçkırık kaçarken tekrar babasına baktı. Onun ağladığını gördüğünde daha fazla ağlamaya başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yegâne
Teen Fiction"Seviyor musun onu?"dedim titreyen sesimle. Gözlerini acı çekiyormuş gibi kapattı. Elimi ittirdi. Elimi yanağına koydum. "Yapma..."diye fısıldadı fakat yanağını avcuma yasladı. Gözlerim sulanmıştı. Onu o kadar çok özlemiştim ki... "Seni çok seviyoru...