B30-Hiç.

3.6K 203 146
                                    


Keyifli okumalar herkese🌼

Bir günde iki bölüm 💓

Vote ve yorumlarınız benim için çok değerli

Sizi seviyorum💕

🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼🌼

Saruhan korumalarından birini aradı. İki gündür Çiçek ile dağ evinde kalıyordu. Ortalığın sakinleşmesini beklemişti. Çiçek'in ağabeyi olanları duyunca derilse de aldığı yüklü miktarda ki başlık parasıyla susup bir köşeye çekildi. Zaten nikahlarıda kıyılmıştı. Kumar borçlarını kapatacak kadar aldığı para onun sus payıydı. Çiçek'i silip attılar tek kalemle oldu bitti. O artık Saruhan'ın ikinci karısıydı.

Saat akşam altı olmak üzereydi. Muhtemelen akşam yemeği yenmişti çoktan. Arabayı evin bahçesine soktuğunda Çiçek'in gözlerinin ellerinde olduğunu gördü. Kız gözlerini yerden kaldırmıyordu.

Saruhan şu iki gündür Berrin'i aramamıştı. Kız kardeşi Gülümser'i aramış, kendinden on yaş küçük kardeşinden yediği hakaretlerle dumura uğramıştı. Berrin berbat haldeydi. Iki gündür odasından çıkmıyordu. Kimseyle doğru düzgün konuşmuyordu.

Saruhan bunları duyunca apar topar eve gelmişti. Karısını merak ediyordu. Ama hangi yüzle? Hata yaptığını biliyordu. Her ne olursa olsun Berrin ile konuşmalıydı ama bir tarafı da ona öfkeliydi.

Arabadan indiler. Çiçek ağlıyordu sessizce. Utanıyor, nefret ediyordu kendinden. Saruhan öylece dikilen Çiçek ile sıkıntıyla soludu ve kızın bileğini tutup kapıya doğru çekiştirdi.

Öte yandan pencerenin kenarına oturmuş hava alan Berrin, Saruhan'ın arabasının bahçeye girdiğini görünce bir an bayılacak gibi oldu. Sinir ve ihanet hissi içini kemirip duruyordu. Arabadan inen kıza baktı. Ağladığı belli oluyordu. Sonra Saruhan kıza ilerledi ve kolunu tuttu.

Berrin hızla geri çekildi. Koştura koştura banyoya girip elini yüzünü yıkadı. Onu yıkılmış göremeyecekti. O ne acılar tatmıştı?

Bu ilk ihanete uğrayışı değildi ne de olsa.

Daha acısını da yaşamıştı.

Kapatıcı ve fondoteni alıp göz altlarını ve yüzünde ki kırmızılıkları ört bas etti. Dudaklarını renklendirip saçlarını toparladı. Birden midesi bulanırken elini karnına götürdü.

"Nolur...şimdi değil.."diye fısıldadı acıyla. Eğer...eğer hamileyse...İşler iyice karışırdı. Dört beş defa birlikte olmuşlardı evleneli ve hiçbirinde korunmamışlardı. Kendince ufak bir hesap yaptı. Gözlerini yumdu.

Sinirle yumruklarını sıktı. Bu adam onun bebeğini hak etmiyordu!

Odasının kapısı açılmadan alt kattan bağırışlar yükselmeye başlamıştı bile. Kenan Ağa sinirliydi.

"Sen ne yaptığını sanıyorsun lan it herif!"deyip sert bir tokat geçirecekken Ömer hızla tuttu babasının elini.

"Baba yapma, sana yakışmaz bu saatten sonra."dedi öfkeyle kardeşine bakarken.

Saruhan sinirlense de cevap vermeden baktı babasına. Kenan Ağa başını iki yana salladı.

"Oğlum nasıl yaparsın sen bunu bize? Daha evleneli kaç ay oldu...Madem bu kızla evlenecektin niye nişanı bozdun!"

Saruhan annesine baktı.

"Karışmayın benim işime."

Kenan Ağa bu kez dayanamadı ve sert bir tokat geçirdi. Attığı tokat evin salonunda yankılanırken nefeslerini tuttu gelinler. Hızlıca çıktılar üst kata. Gülümser de yeğenlerinin yanına koştu.

YegâneHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin