Eve geldikten sonra benimle birlikte Seungjae'yi uyutana kadar bekleyen Baekhyun, Minseok'un sorgusuna katılmak üzere müsade istedi. Tek kalabileceğimizi söyleyince emniyete gitti. Bina kapısında iki polis, üniformalı şekilde araçlarında bekliyordu. Baekhyun, polis oldukları belli olsun diye özellikle üniformalı olmalarını istedi.
Gece geç vakitlerde döndüğünde beni hâlâ uyanık görünce üzüldü.
"Neden uyumadın?" diye sordu.
"Seni bekledim. Her şey yolunda mı?"
Banyoya doğru yürüdüğünde peşinden gittim ben de. Elini yüzünü yıkarken konuşmaya başladı, suyu suratına çarptığı sıralarda lafı bölünüyordu. Gergin olduğunu gözlerimle görmesem bu haliyle çok tatlı göründüğünü söylerdim.
"Daha bir saat geçmeden avukatları geldi üç tane. Hukuk bürosu mu var bunun? Tövbe ya! Ağzını bıçak açmadı zaten. Hiç konuşmadı! Hiçbir açıklama yapmadı! Delirdim!"
"Yani serbest mi bırakıldı?"
"Seninle görüşmek istedi."
"Ne?"
Suyu kapattığında çoktan elime aldığım havluyu ona uzattım. Yüzünü kuruturken yine sesi bölüne bölüne konuştu.
"Ben de bunu duyunca yeniden üzerine yürüdüm. Junmyeon Amirim orada olmasa bir güzel döverdim de... neyse. Bir şey yapamadık. Yarın öğleden sonra serbest kalır muhtemelen."
"Benimle ne konuşmak istiyormuş?"
"Detay vermedi maalesef. Verse dövmek için bahanem artardı, o da farkındaydı bence."
"Neyse boş ver. Bitti benim için. Kendimizi daha fazla üzmeyelim. Eşyalarını getireyim hadi yatağını hazırlayalım."
"Sen yorulma ben alırım."
**
Minseok karakolda sadece bir gün kaldıktan sonra çıkmıştı. Bir daha görmedik ama Jiyong'un ortalıkta başıboş dolaştığını ve bize (özellikle oğluma) ulaşmaya çalıştığını gören emniyet güçleri onu tutuklama kararını öncelikli işlemlere koydu. Her yerde arandığını öğrendiği için olsa gerek Jiyong da Minseok da bir haftadır bizi rahatsız etmiyordu.
Günlük hayatımıza dönmüş sayılırdık. Baekhyun dün gece nöbette olduğu için bugün evdeydi. Seungjae'yi okula bırakıp gelmiştim. Beyefendi film izlemek istediği için televizyon başındaydı. Ben de onun yanına oturmuş bilgisayardan şirketin borsadaki durumuna bakıyordum.
Şirketin mali durumları gerçekten içler acısıydı ama oraya dönmeyi asla istemiyordum. Üstelik Minseok oradaydı, bu saatten sonra hiç gitmem.
Telefonu çalınca Baekhyun filmi durdurup aramaya yanıt verdi.
"Efendim Haneul? Misafir mi? Köstebek apartmana mı girdi? Yalnız mı? Tamam sorun yok ilgilenebilirim. Yok yok çıkmayın siz. Yok ya hallederim. Bir durum olursa kulağınız telefonda olsun ararım. Tamam. Kolay gelsin."
Aramayı sonlandırıp bana döndü. Konuyu anlamıştım ama Baekhyun konuşmayınca yine de sordum.
"Neler oluyor?"
"Bir şey yok ya ben bir asansöre kadar gidip geleyim."
"Minseok hangi apartmana girmiş?" diye sorduğumda hiçbir şey saklayamayacağını anladı.
"Buraya geliyor galiba." dedi.
"Delirdi mi bu adam?"
Zil çaldı. Bilgisayarı orta sehpaya bırakıp ayağa kalktım. Baekhyun da benimle birlikte ayaklandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Delight / Baekhyun✔
FanficBaekhyun gibi bir eş mi? Var bir hayalimiz. En iyi skor : EXO #1