Merhaba ben Esila,17 yaşındayım.Sarı saçlara yeşil gözlere sahibim.Boyum ne çok uzun ne çok kısa olduğu söylenebilir. Bir ablam var 24 yaşında ve nişanlı.
Annem ve babamla Eskişehir'de yaşıyorduk ta ki babamın işi nedeniyle İstanbul'a tayini çıkana kadar.Aslında gitmek istemedim çünkü arkadaşlarım, kurulu bir düzenim vardı ve yeni ortama alışmak zor olacak en azından benim için.Çünkü yaşadıklarım,beni biraz içine kapanık,insanlarla çok yakınlık kuramayan bazen de güvenemeyen bir birey haline getirmişti.Bunları ne kadar hatırlamak istemesemde maalesef aklıma geliyordu. 6yaşında o deli kadının parkta üzerime saldırması,saçlarımı çekmesi ve beni kolumdan tutup kaldırıma savurması..Neyseki babam ve annem yanıma koşarak gelmiş, beni kadının elinden kurtarmışlardı.O zaman çok korkmuştum. Birkaç hafta kendime gelememiş,parka bile çıkmamıştım.Zamanla büyüdükçe atlattığımı düşünüp dışarı,parka çıkmaya başlamıştım.Tabi o kadının hayalini görmek dışında normaldim.Onun hayali büyüsemde hiç geçmeyen bir eksikliğim,hastalığım gibi bir şeydi.
Sonra okula başladım.Melek ve Batuhan ile tanıştım.Küçüklükten bu yana hep beraber büyüdük,zaman geçirdik.Babalarımız aynı şirkette görev almaya başladılar.Bu yüzdende daha çok samimi bir dostluk kurma şansımız oldu.Okula başladığımızda da aynı okulda hatta aynı sınıftaydık.Hiç ayrılmadık.Onlar herşeyimdi. Herşey çok güzeldi hep yanımdaydılar.Yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi bizim,kardeş gibiydik. 15 yaşındaydım o yıl manyak,psikopat çözemediğim derece Murat vardı başıma bela. 17yaşındaydı. Beni sevdiğini deli gibi aşık olduğunu onunla sevgili olmamı istiyordu.Ben istemiyordum. Takip ediyordu çoğu zaman ama zarar vermezdi o zamana kadar.Melek'le okuldan eve dönüyorduk,normalde Batuhan da bizimle gelirdi evlerimiz yakındı.Ama okul takımında futbol maçı antrenmanları varmış.O gün biz Melekle beraber eve dönüyorduk.Melek okulda defterini unuttuğunu fark edip geri dönecekti benim gitmemi,beklemememi söyledi.Kabul ederek eve dönüyordum,ta ki karşımda Murat'ı görene kadar. Gördüğüm an içimden ''ya sabır''dedim gözlerimi devirerek yanından geçmeye çalıştım,önüme geçti.Yüzüne baktım ''ne var?''dedim ters bir şekilde.
''Esila biraz konuşabilir miyiz?''
''Ne söyleyeceksin yine ilanı aşk mı?''dedim alaylı bir tavırla.
''Kızım yeter artık yeter dayanamıyorum acı çekiyorum benimle ol istiyorum ben başka birşey istemiyorum niye bu kadar inatlaşıyosun?''
''İsteyebilirsin ama yapacak birşey yok zorla mı?"dedim sert bir şekilde.Tamam kabul bağırmış da olabilirim,ama bıkmıştım artık.Birden kolumdan tutup ''yürü'' dedi emir verir gibi,kolumu acımasından kolumu çekiştirmeye çalıştım bana mısın demedi,vakum gibi yapışmış resmen.
''Ya sen eşkiya mısın nesin bırak kolumu,canımı acıtıyosun'' dedim ama yine aldığım tek cevap ''yürü'' oldu.Çırpınıp kurtulmaya çalıştım olduğum yerde ayaklarımı sürtüp onu durdurmayı da demedim yine olmadı yolda sürünürcesine ilerledim.
Geldiğimiz yer son model bir arabaydı.Kesin Murat'ın arabasıydı.Maddi durumlarının çok iyi olduğunu biliyordum.Arabaya zorla bindirip kendi de bindi,kapıları kitledi,son gaz kullanmaya başladı.Nereye götürdüğünü anlayamadım.
Arabanının içinde bağırmaya başladım
''indir beni arabadan Murat!''
''Esila sus!"
''Susmuyorum susmayacağımda,beni nereye götürüyosun ne yapıyorsun sen manyak mısın delirdin mi ne bu ya!"
''Esila laflarına dikkat et çıldırtma insanı sus!Sen şu arabadan ben istemeden inemezsin.Boşuna bağırınma!"
''Delirdin mi ya ailem merak edecek''
''Sana kapat çeneni dedim söz dinle kim merak ediyorsa etsin umrumda değil ''
"Nereye götürüyosun beni?''
''Gidince görürsün''dedi ardından gülmeye başladı.
Ormanlık sessiz sakin bir yere geldik.Korkudan içim ürperiyordu.Artık yalvarmaya başladım.
''Ne olur Murat bırak beni eve götür''
Aldığım cevap sadece kaşlarını hayır anlamında kaldırmakta.Deliricektim.Aklından neler geçiyordu bunun.Artık sonumu beklemeye başladım arabada oturduğum koltuğa iyice pıstım.En son dağ evi gibi bir evin önünde durdu.''in arabadan''diyerek arabadan indi,ama ben inmedim.
''Sana in diyorum Esila söz dinle be''diyip kolumdan tutup indirdi.Dağ evinin anahtarını cebinden çıkarttı kapıyı açınca içeriye belimden elleriyle ittirdi.Elimden sıkıca tutup üst odalara bir yere çıkardı. Ne yapıyor bu diye içimden korkuyla titriyordum.Odaya zorla kolumdan tutup soktu.Yatak odasıydı belli.Çift kişilik bir yatak,bir komidin,birde dolap vardı.Oda örtüler gri tonlarındaydı.Kolumdan tutup yatağa fırlattı. Kapıyı kilitledi,pantolonunun kemerini sökmeye başladı.
''Ne yapıyorsun sen?"dedim korkarak.
Alayla gülüp ''Seni benim yapacağım.Sana güzellikle söyledim.Zora koştun herşeyi.''
Kollarını iki yana açarak ''ama bak sorun değil hiç birşey benim için,ben seni istedim elde edeceğim de.Ben istediğimi alırım kızım.''
Sanki o sıra şok geçirmiştim.Yüzünde alaylı bir sırıtış vardı.Tişörtünü çıkardı.Tişörtünü çıkartınca vücudundaki kaslar belirginleşti. Gözlerimi kapattım ayaklarımı kendime doğru çektim.Yatağa yaklaştıkça geri kaçmaya çalıştım,en son yatağın başlığına kafamı çarptım.Ağlamaya başladım.Beni bu halimle görünce gözlerinden alev gibi sinir ve ciddiyeti farkettim.Yüzündeki kaslar çenesi gerilmişti.
''Sana düzgünce dedim benimle ol diye şans ver diye dinledin mi beni?Dinlemedin.İstemedin beni.Ama artık son çare son yol buydu.Başka türlü akıllanacağın yok.'' üzerime doğru yürümeye başladı.Ayağımdan birden tutup yatağın ayak ucuna kadar sürükleyip kendine yakınlaştırdı.Ağlamam daha da arttı.
''Hiç ağlama!''diye bağırırken üstüme eğilmeye başladı,bir dizini yatağa attı dizinden destek alıyormuş gibi.
Korkmaktan ''tamam kabul sevgilin olurum Murat ama ne olur dokunma bana'' yine o meşhur alaylı gülümsemesini takıp
''İş işten geçti bitanem,ben garantiye alayım da''
Üzerime iyice eğilip öpmek için yeltendiğinde iki elimle göğüsünden ittirmeye çalıştım.Ellerimin ikisininde tek eliyle tutup başımın üzerinde sabitledi.Bacaklarımın üstüne oturmuştu kıpırdayamıyordum.Öpmeye başladı,okul tişörtünü çıkarmak için uğraştığında artık hıçkırarak ağlamaya başladım.Birden üzerimden kalkıp komidinin üzerindeki lambayı alıp dolabın aynasına fırlattı.Yumruk attı,eli kesildi daha sonrasında karşısındaki duvara da yumruk attı.Yere çöküp ağlamaya başladı.Ağlamaktan şişmiş gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı.Ağlayarak konuşmaya başladı
''Ne olursa olsun sana kıyamıyorum zarar veremiyorum,incitmek istemiyorum seni..Yapamadım işte! Ne olurdu beni sevmeyi deneseydin''
Hiç böyle birşey görmemiştim şaşkınlıktan ne yapacağımı,ne diyeceğimi şaşırmıştım.Ağzımı açıp birşey demek istedim,diyemezdim.Çok güçsüz görünüyordu.Birşey diyemeden yine devam etti
''Hemen çık git yanımdan git hadi!'' bağırarak anahtarı fırlattı.
Yere düşen anahtarı alıp kapının kilidini açtım.Ağlayarak evden çıktım.Nereye nasıl gidecektim tam olarak neredeydim eve nasıl geri dönecektim hiç bir fikrim yoktu.Ağlamaktan yorgun düşmüş bedenime bir günde bu kadar olay çok fazla ağır gelmişti.Etrafımda bir kaç kez döndüm.Cebimden telefonumu çıkardım telefon onca darbelerden sonra cebimde ekranı kırılmıştı,iş görmez vaziyetteydi.Şansıma bir kez daha küfrettim,çözüm yolları aramaya başladım.Geldiğimiz yolu gördüm yola doğru koşmaya başladım.Yolun kenarına geldiğimde bir ümit araba her neyden ise geçmesini beklemekten başka bir çarem yoktu.Yolun kenarına yorgun düşmüş bedenini serbest bıraktım,dizlerimin üstüne çöktüm.Şu dakikaya kadar yaşadıklarım aklımdan film şeridi gibi geçince ağlama hissime engel olamadım tekrar ağlamaya başladım.Dizlerimin üstünden hareket edip yere oturdum öylece beklemeye başladım,herhangi bir kurtarıcının gelmesini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOKUN BANA AİT
Teen Fiction17 Yaşında bir kız, Esila.. Yaşadığı psikolojik sorunlar ve babasının işi dolayısıyla Eskişehir'den İstanbul'a taşınmak zorunda. 18Yaşında,Rüzgar.. Zaman zaman ailesinin bile korktuğu, bir çok sorun yaşamış bir karakter. Bir süre sonra Esila ve Rü...