eighteen🌙

2K 132 3
                                    

Girlxgirl'de dördüncü sıradayız şuan ve bunun şerefine kısa da olsa bir bölüm paylaşayım dedim. Yarın daha uzun bir bölüm gelecek.

İyi okumalar :)

"Tatile 3 gün kaldı. Ne yapacağız bu sene?" 

Deniz'in sorusuyla aklıma geçen sene 15 tatilde yaptıklarımız geldi. Annem, babam, ben ve abim-zorla getirmiştim onu, şimdi gelmek istememesinin sebeplerini daha iyi anlıyordum- anneannemgile gitmiştik. Neredeyse bir haftamız orada geçmişti ve oradan da Denizgilin yanına, Rizeye gitmiştik.  Bize Bilge ve Berna teyze katılmıştı. Hayatımın en güzel tatillerinden birini yaşamıştım.

Berna teyze ve annem çocukluk arkadaşıydı. Mehmet amca ve Gül teyze ile de bizim sayemizde tanışsalarda kısa zamanda çok yakın olmuşlardı. Bu sayede sürekli birbirimize kalabiliyorduk zaten.

"Açıkçası bilmiyorum ama bu sene herhangi bir yere ailecek gidebileceğimizi sanmıyorum." Bilge sıranın altında birbirimize sarılı parmaklarımızı biraz daha sıkılaştırdı.

Deniz kaşlarını çatarak sırada öne doğru eğildi. "Bu ne demek?"

Gözlerimi yavaşça Bilge'ye çevirdim ve gülümsedim. Gülümseyerek güzel gözlerini kıstığında tekrar Deniz'e döndüm. Sıranın altındaki ellerimizi çıkardım ve sıranın üzerine koydum.

"El ele tutuşuyorsunuz." Gözlerini devirdi. "Yani?"

Boş sınıfta gözlerimi gezdirdim ve derin bir nefes alıp hızla Bilge'nin çenesini tutarak kendime çevirdim ve dudaklarımı dudaklarına bastırdım.

"Öpüşüyorsunuz," diye bağırarak üzerimize atladığında dudaklarımızı ayırmak zorunda kaldık. Deniz kollarını etrafımıza doladığında gülerek boştaki elimle Deniz'in omzuna sarıldım.

" Niye bana söylemediniz lan?" Deniz kollarını bizden ayırıp sıraya geri oturdu.

"Bilge, sağolsun." Gözlerimiz buluştuğunda gülümsedim. "İlk başta beni reddetti sonra da yalvardı benimle ol diye."

"Bir kere o öyle olmadı."

"Hayır, oldu. Hatta yapışkan kağıtlarla bana aşkını ilan eden de sendin ve beni istemeyende."

"Ama şimdi istiyorum." Gülümseyerek dudaklarına baktığımda kafasını eğdi. Gözlerimi kapatıp bende eğildiğimde öptüğüm şey dudakları değildi.

"Oha, lan. Aile var burada." Deniz elini aramızdan çekti. "Ayrıca dikkat edin. Okul homofobik dolu."

"Sadece okul olsa yine iyi," diye mırıldanarak kafamı Bilge'nin omzuna yasladım. Deniz gözlerini dikmiş cümlemin devamını bekliyordu. "Annem ve babam. Abimin eve çıkmasının sebebi buymuş."

"Bir dakika. Buray abi eşcinsel mi?" Gözlerini kocaman açtı. "Sevgilisi var mı?" dedi ve sırıttı.

"Şansına küs, bebeğim. Can abi gibi mükemmel bir baş yapıt ile birlikte," dedim ve dil çıkardım.

Bilge elini dudağımın kenarına sertçe bastırarak "Salyaların aktı," dedi ve omzunu sertçe başımın altından çekti.

"Ben de ışığımla aydınlattığım, kalbi çok güzel bir ay parçasıyla birlikteyim." Yazdığı notlardan birine gönderme yapmıştım. Asık suratı bir anda kocaman bir gülümsemeyle sarmalandı ve kafamı tutup tekrar omzuna yasladı. Bu sırada zil çalmıştı ve ders matematik olsa da boş geçecekti. Bunun rahatlığıyla sırada biraz daha yayıldım ve kafamı dizlerinin üzerine koydum.

"Benim yanımda sürekli uyuyorsun. Sen bu kadar uykucu değilsin ki."

"Kokun uykumu getiriyor," diye mırıldandım ve kollarımı beline doladım.

Ay Güneşten Daha Güzel [gxg]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin