Bölüm Şarkıları:
Seafret - Oceans*
Oh Wonder - Without You
''Anne, koli bandı nerede?''
Ses gelmediğinde nefesimi sertçe dışarı verdim ve içi kitaplarla dolu olan koliyi yatağımdan indirip yere bıraktım. O gün –Can abinin ve Bilge'nin yemeğe geldikleri akşam- çok geç saatlere kadar konuşmuştuk. Bilge dizlerimde uyuyup kaldığında annem konuyu taşınmaya getirmişti. Bize de fikrimizi sormuştu aslında ama taşınacağımız eve kadar her şeyi düşünüp ayarladığını da söylemişti. Bize pek de seçim hakkı sunduğu söylenemezdi.
Abim sinirlenmiş, konuyu eskilere taşımış ve annemin vicdan azabıyla susmasına sebep olmuştu. En sonunda babam, abimi ikna etmişti. Can abiyle kalmaya devam edecek ama büyük bir eve taşınıp ona ait bir oda ayarlayacaktık. Abimin gelip o odada uzun süreli kalacağını hiç sanmıyordum.
''Anne,'' diye tekrar bağırsam da ya duymamıştı ya da yanına gelmemi bekliyordu. Son kıyafetlerimi de koliye koyup, onu da aynı şekilde yataktan yere indirdim. Kitaplarla ve saçma sapan birbirinden alakasız her şeyle dolu olan fakat şuan üzerinde sadece telefonumun olduğu komodine ilerledim. Telefonun ekranını aydınlatıp bildirimlere baktım. Bilge'den mesaj vardı. Telefonu ellerimin arasına alıp yatağımın üzerine oturdum.
Bilge: Toplandınız mı? (13:46)
Bilge: Sayenizde aldığım ceza ödevim bitti. (15:03)
Matematik hocamız derste konuşanlara yüz soruluk bir ceza ödevi veriyordu. Ben genelde ceza almazdım, hatta şu ana kadar sadece bir kere almıştım. O da kâbus görüp uyandığımda küfür ettiğim içindi. Hoca beni tahtaya kaldırıp soru çözdürmesin diye derste uyur ya da kafamı Deniz'in sırtının arkasına saklardım. Deniz ise her hafta o cezayı muhakkak alırdı. Bu sefer Bilge'de onunla beraber almıştı. Deniz şarkı mırıldanırken Bilge soruyu duyamadığı için Deniz'e kızmış, susmayınca da ona bağırmıştı. Ve sonuç.
Tam cevap yazacakken tekrar mesaj geldi.
Bilge: Geliyorum. (16:23)
Beliz: Bekliyorum.
Telefonu eşofmanımın cebine koyup belimden düşen eşofmanın iplerini çözdüm ve biraz daha sıkı bağladım. Odamdan çıkıp yatak odasına girdim. Babam kıyafetleri kolilere yerleştiriyordu. ''Koli bandı nerede?'' Bana bakıp tekrar kolilere döndü. ''Annene sor.''
''O nerede?''
''Beliz, ben nereden bileyim. Saatlerdir kıyafetlerin arasında cebelleşiyorum.'' Sesi gittikçe yükselirken gergin olduğunu ve bulaşmamam gerektiğini anladım ve hızla odadan çıktım. Büyük ihtimal annem yine yaptığı fazla panikle babamı germişti. Mutfağa girip annemin sandalyenin tepesinden inmesini bekledim. İnip arkasını döndüğünde ''Koli bandı nerede?'' dedim bıkkınca.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ay Güneşten Daha Güzel [gxg]
Cerita Pendek''Ay çok güzel,'' dedim gözlerim hala gözlerindeyken. Neyi kastettiğimi biliyordu. ''Hayır, Güneş daha güzel.'' Neyi kastettiğini biliyordum. Dudaklarına uzanıp küçük bir öpücük kondurdum ve burnumu saçlarının arasına daldırıp kokusunu içime çektim...