Mutluluk

5.8K 430 394
                                    

Merhaba!Şahane bir bölüm getirdim.Genç çiftimize merhaba deyin!😍

OYlarınızı da eksik etmeyin ama olur muu?✌ Keyifli okumalar canlarım.

DİĞER YB haftaya cuma! 💛 

💕💕💕💕💕💕

   Defne hiç şüphesiz şu an en mutlu dakikalarını yaşıyordu. Yaşadığı en güzel doğum gününe dönüşmüştü son birkaç dakikası. Aslında şu an doğum günü geride kalmış bile olabilirdi ama o tüm kötü anıları da geride bırakmış gibi hissediyordu. İnsanın kalbi kuş gibi olur muydu, olmuştu..

Elini öpen ve ona gülümseyen adam hala daha hayal gibi geliyordu ona. Dolan gözlerindeki yaşları geri iterek ona sarıldı. Ah.. Bu anı öyle çok beklemişti ki, gerçek olup olmadığını anlamak için ona sarılıyordu. Onu hissetmeye ihtiyaç duymuştu birden. 

Hala daha gerçek dışı geliyordu. 

Anıl içinde durum ondan farksızdı. Allah aşkına insan bu kadar iyi hisseder miydi? Birkaç dakika öncesine kadar parçalanmış bir ruha sahipken şimdi kollarındaki bu güzel kız onu mest etmişti. Sevgisini en derinin de hissettiriyor, onu dünyanın en mutlu adamı yapıyordu. Kendisine sıkıca sarılmasından bunun ona da hala daha gerçek dışı gibi geldiğinden emindi. Gülümseyerek geri çekildi ve yüzünü ellerinin içine aldı. Güzel fındık gibi burnuna küçük bir öpücük kondurdu. Gözüne düşen saçını geri ittirdi.

"Gerçek olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Sana dokunabiliyorum, seni sevebiliyorum. Bunlar hayal olamayacak kadar güzel."

"Hayal ettiğimden de güzel benim içinde."

Karşılıklı güldüler. Hala daha dip dibe, göz gözeydiler. İkisinin de gözlerinde saf sevgi, saf mutluluk vardı. Bir eşikten geçmişler ve artık her şey göze daha kolay gözükür olmuştu. 

Ancak o büyülü an telefonu çalmış olsa da bölünmeye yetmeyecekti. Defne gülerek kenarda duran telefonuna baktı. Birden yüzü düştü. Yetip yetmemesi buraya kadardı demek..Arkasını dönüp "Abim arıyor." dedi. 

Anıl'ın da kaşları çatılmıştı şimdi. Açıkçası ne diyeceğini bilemiyordu, bunu düşünecek vakti olmamıştı ama evet, Doruk ciddi bir sorundu. Yalan söylemekte hoş olmayacaktı. Zaten böyle bir şeyi hiç düşünmemişti. Ona beklentiyle bakan gözlere karşın ne diyeceğini bilemedi.

"Konuş."

"Ne diyeceğimi bilmiyorum."

Telefonda o an kapandı. Abisinin birazdan ulaşamadığı için onu aramaya çıkacağını da biliyordu. Endişeyle dudağının kenarını ısırdı. Bu çok sık yaptığı bir şeydi. 

"Birazdan beni aramaya gelir."

"Biliyorum, o yüzden aç dedim. "

"Ama ne diyeceğimi bilmiyorum ki. "

Anıl ona yaklaştı yeniden. Ona yalan söyletmek gibi bir niyeti yoktu. Bunu ona da söyleyecekti ki kapının birden açılmasıyla ikisi de irkildi.

Naz, kulağındaki telefonu ve şaşkın yüz ifadesiyle kapının girişinde onlara bakıyordu. Pek ala..Aslında buna şaşırmamalıydı. Bu ikisinin kaçınılmaz sonu yaşayacağını biliyordu. Bu gece olması da çok beklenmeyen bir şey değildi.

"Burada. Evet." dedi Naz, Doruk'un gergin sorusuna cevap vererek. "Yalnız değil."

Defne istemsizce nefesini tuttu. Onun burada olduğunu Anıl'a söyleyecek miydi ki? Naz ablasının abisine yalan söylememe konusunda ne kadar hassas olduğunu biliyordu ama ya sonrası? Abisi ne derdi? Bir endişe dalgası bedenini sararken elini tuttu Anıl da. Ona bakıp ince bir tebessüm ettikten sonra daha sıkı tutmuştu elini. Şimdi ikisinin de gözü Naz'daydı. 

Dost AteşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin