Fotoğraf

5.1K 414 233
                                    

Merhaba, duygusal ve uzun bir bölüm oldu. Bakalım beğenecek misiniz çok merak ediyorum ama lütfen OY vermeyi unutmayalım olur mu? 

DİĞER YB Haftaya Cuma. Finale son 4 bölüm.. 

NOT: Bu hikaye bittikten sonra YENİ HİKAYE' ye başlayacağız, onunla ilgili duyuruları "casablancaninkaleminden" instagram hesabından öğrenebilirsiniz. :)

💕💕💕💕💕💕

"Üzgünüm." dedi Nehir arabayı kullanırken. Sessizce yanında oturan arkadaşına baktı. Hastaneden çıktıkları andan beridir çok sessizdi. Düşünceler içinde olduğunu biliyordu. Açıkçası o bile üzülmüştü. 

"Ben de."

"Gerçekten bu bebeği istedin mi?"

"Bilmem." diye mırıldandı Naz. Duraksayan trafiği izliyordu. "Başta felaket olacağını düşünmüştüm ama sonrasında neden olmasın dedim. Doruk ve bana ait olan bir şey. Güzel olurdu."

"Olacak." dedi Nehir onun elini tutarak. Bu hareketi arkadaşının ona bakmasına sebep oldu. Mavi bakışlarındaki kırgınlığı ya da hüznü göremedi, sadece ifadesizdi. Bu garipti işte. "Bir gün o da olacak." diye devam etti.

"Diğerlerine söylemeliyiz." diyerek elini çekti Naz. Herkes Nehir'in hamile olduğunu sanıyordu ve ortada herhangi bir hamile olmadığına göre doğruyu söylemelilerdi.

"Neyi?"

"Hamile olmadığını tabi ki."

Nehir'in kaşları çatıldı. Aklına gelen şeyle mümkünmüşçesine daha da çatıldı kaşları. Bunu şu ana kadar hiç düşünmemişti. 

"Heey!" 

Nehir gülümseyerek alaya aldı onu." Evet, tabi. Doruk üzülecek bence, nedense benimle alay etmek istediğine dair bir his vardı içimde."

"Alay etmezdi. O gece üzgündü. Sanırım senin tek başına bir bebek sahibi olmayı hak etmediğini düşündü. "

"Sana da öyle mi davranırdı peki?"

Naz bir an kalakaldı. Ne diyeceğini bilemedi başta. Sonra yola bakıp "Ona sormuştum." diye konuştu. "Bir bebeğimiz olsa nasıl hissederdi diye ama o bunun şu an olmaması gerektiğini, başımızda yeteri kadar bela varken bir de bebek için endişelenmenin yanlış olduğunu söyledi."

"Bence haksız sayılmaz."

"Doğru."

"Ama seni düşündüren şey bu değil, değil mi?"

"Evet." diyerek rahatsızca koltuğunda kıpırdandı Naz. "Ortada bu bela olmasaydı da bir bebeği ister miydi bilmiyorum."

"Doruk'tan bahsediyoruz. Seni ne kadar sevdiğini ta liseden biliyorum. Senden bir çocuğu olmasına eminim deli gibi sevinir." 

Bir şey demedi Naz. Aslında içten içe öyle olduğunu biliyordu ama yine de içinde bir boşluk vardı işte. Arkadaşı onu iş yerine bırakana kadar bir daha konuşmadılar. 

Bugün işe de gelmek istememişti doğrusu ancak şu an başka çaresi yoktu. Nehir'le anlaşmışlar ve herkese aynı şeyi söyleyeceklerdi. Sıkı bir nefes verip odasına çıktı. Birkaç dakika sonra Doruk'u karşısında bulmak onu nedense üzmüştü. Bakışlarını kaçırdı.

"Nehir'in seni bıraktığını gördüm. İyi mi?"

"Evet."

"Bebek?"

"Bebek yok. "

Genç adamın kaşları yukarı kalktı. "Nasıl yok?"

 "Nasıl yok?"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Dost AteşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin