Dost Ateşi

Sevgilim

Merhaba Canlarım, size güzel bir bölüm getirdim. Umarım beğenir ve OY verirsiniz. 

DİĞER YB HAFTAYA CUMA! Finale son 7 bölüm..

***---***

   Hayatınızda bazen hiç istemediğiniz şeyler olur. Olmasını bir türlü engelleyemediğiniz şeyler ya da engelleseniz de bir şekilde olmak için zorlanan ve nihayete varanlar.. Hiç şüphesiz bu iki genç içinde bu durum geçerliydi. 

Doruk ve Naz, Ercan Atay'ı karşılarında görmeyi hiç beklemiyordu. Burada ne işi vardı ki zaten. Alay eder gibi bir de karşılarına çıkma cüreti bulmuştu kendinde. Onu şuracıkta elleriyle boğmamaları için ne gibi bir sebep olabilirdi?

"Ne işin var burada?" diye sordu Doruk. Alabildiğine kızgın ve hırs doluydu. Sesinden de anlaşılıyordu. Zaten o da bunu saklamaya uğraşmıyordu. 

"Görüyorum ki hiçbir şey değişmemiş. Aynı bakış, aynı sözler."

"Daha iyisini hak ettiğini mi sanıyorsun?"

"En azından bu kadarını değil.."

"Çok beklersin." dedi Doruk da Naz'ın elinden tutarak. Annesine döndü "Bizim için bu gece bitmiştir. "

Leyla Hanım üzülse de hiçbir şey demedi onu burada tutmak için. Çünkü o da en az oğlu kadar kızgın ve memnuniyetsizdi. Babası Cem Bey ise "Doruk!" diye seslendi. "Yükselmene gerek yok. Hep beraber bir yemek yiyeceğiz sadece."

"Ailece de de tam olsun." diye alay etti Doruk. 

"Lütfen."

İşte bu şaşırtıcıydı! Leyla Hanım, Doruk ve Naz'ın kaşları çatıldı ona baktı sadece. Cem Bey'in bir şey için rica etmesi şaşırtıcıydı. Son haline bakılınca o böyle bir adam değildi çünkü.

"Hiçbir şeyi ricayla yaptıramazsın artık baba. "

Başka bir şey denmesine gerek yoktu. Kimse de söylemedi zaten. Doruk ve Naz el ele geceden ayrılırken geride halinden memnun bir Ercan Atay bırakmışlardı. 

Evden çıkarken Naz şaşkınlığını üstünden atabilmiş değildi. "Nereden çıktı şimdi bu adam?"

"Bilmiyorum."

"Yaptıklarımızı mı öğrendi, kesin öyle oldu. Yoksa neden gelsin ki?"

"Bilmiyorum!"

"Bağırma bana." diyerek elini çekti genç kadın. Bu öfkesinin sebebi kendisi değildi belki ama yanlış kişiye yönlendiriyordu. 

"Özür dilerim. "

"Bir şey söylemezsen özür dilemek zorunda da kalmazsın. "

"Biliyorum, af edersin ama onu görünce kan beynime sıçradı." diyerek arabaya bindi Doruk. Şimdi evden onları bir cam kenarından izliyorsa -ki yapardı- şu halini görmekle zevkten dört köşe olsun istemiyordu. Naz da onunla beraber bindi arabaya. 

"Yaptıklarımızdan haberdar olmasaydı gelmezdi. Onun için bardağı taşıran son damla bu oldu." dedi genç kadın az önceki gerginliği geride bırakıp. Evin bahçesinden çıkarlarken devam etti. "Sakin duruyordu ama öyle olmadığı belli. Aylardır buraya gelmeyen adam neden bir anda gelsin ki?"

"Kadınla olan ilişkisini ortaya çıkardığımız için kuyruğu sıkışmış belli. Her zamanki gibi kaçacak delik aramaya gelmiş. Aptal."

"İlişkiyi ortaya çıkaran biziz, bizim yaptığımızı biliyor. Bunu bile bile geldi. Korkup kaçtığını düşünmüyorum. Çok yakın bir zamanda karşı bir atak görebiliriz."