1. Bölüm

77.9K 2.2K 355
                                    

Instagram:dolunaayyz

"Ayyy resmen kıbrısa geliyorsun, beraber çalışacağız inanamıyorum."
Yarım saattir başımın etini yiyen alya ya göz devirdim.
"Alya uçağa bineceğim görüşürüz."
Bir şey demesine müsade etmeden telefonumu kapattım. Konuya bodoslama daldım değil mi ?

Ben asel araz. Yıllarca üvey babasından ve öz annesinden şiddet görmüş, on sekiz yaşın da evden kaçıp kendi ayakları üzerin de durmuş bir kızdım. Hayallerimden vazgeçmemiştim. Okuyup doktor olmuştum. Yirmi dokuz yaşında güçlü bir kadındım artık.

Alya,en yakın arkadaşım. Liseden beri hiç ayrılmamıştık. Üniversite bittiğin de ayrılmıştık tabi,
ama şansa onun gibi ben de kıbrıs'a düşmüştüm.
O kadar mutluydum ki, lüks hastanelerdense böyle köy yerlerini tercih ederdim.

Abim de eskiden hep asker olacağım derdi.
Şimdi ise nerede, ne yapıyor bilmiyordum bile.
Yıllar önce beni terk edip ailemin esaretine sürüklüyen birisi bundan sonra da karşıma çıkmasın zaten.

Uçağa bindiğim de koltuk yerimi arıyordum.  Nerede acaba benim yerim. Hostesin hızlıca bana çarpmasıyla ayağım kaydı. Kendimi düşmek için hazırlamış, gözlerimi sımsıkı kapatmıştım.
Keskin nane kokusu burnuma dolduğun da gözlerimi açtım. Bir çift kahve göz, gözlerime değince nerede olduğuma baktım. Adamın kucağına düşmüştüm. Belimden tutmuş şaşkınca bana bakarken ayağa kalkıp kaşlarımı çattım.

"Höst kardeşim, sarmışsın ahtopot gibi kollarını, hayırdır?"
Şaşkın halinden eser kalmayıp, duygusuz bir şekilde bana bakmaya başladı.
"Siz benim kucağıma düştünüz farkın da mısınız?"
Ellerimi belime koyup gözlerimi kıstım.
"Allah allah, sanki keyfi bir şekil de düştüm kucağına. Hostes çarptı!"

"Hanımefendi, uçak kalkacak yerinize oturun lütfen."
Az önce bana çarpan hostesti bu kız. Gözlerimi kısıp sinir herifin yanına oturdum.
"Ne oldu? Çok mu etkilendin benden. Yanıma oturmalar felan." Göz kırparak sorduğu soruyla şaşkınca ona baktım. Ne diyordu bu adam böyle?
"Ne diyorsun sen be! Koltuğum burası diye oturdum. Tanımadığım sinir bir herifin yanına oturmaya meraklı değilim heralde!"

Tek kaşını kaldırarak sinirli bir şekilde bana baktı.
"Sinir herif?"
Sahte gülümsememle yüzüne bakıp başımı onaylarcasına salladım.
"Aynen."
Tam ağzını konuşmak için açtığın da kulaklıklarımı kulağıma takıp gözlerimi kapattım. Bu kadar adrenalin yeterdi bence.

💫💫💫

Neredeyse gelmiştik. Uçak inişe geçecekken titremeye başladığın da sıkıca gözlerimi kapatıp yanımda ki kişinin elini sımsıkı tuttum.
Sakin ol, geçmek üzere, derin nefes al.
1-2-3 geçti geçti.

"Elimi alsam mı ben artık?"
Duyduğum sesle gözlerimi açıp sağıma döndüm. Allah kahretsin! Sinir herifin elini tutmuşum!
Elimi çekip boğazımı temizledim.
"Kusura bakma, bilmiyordum. Ani reflex, neyse bir daha görüşmemek üzere inşallah."

Hızla ordan uzaklaşırken sesini duymuştum.
"Ben sana çok meraklıyım sanki!"

Oh be, sonun da kurtulmuştum o sinir heriften. Ne olaylı bir gün yaşıyordum. Daha başıma kötü ne gelebilirdi ki?

"Yardım edin çocuğa bir şey oldu!"
Sesin geldiği yöne doğru gitmeye başladığım da elini kalbine koymuş, yer de yatan genç çocuğu gördüm. Herkes etrafına toplanmış öylece bakarken hemen aralarına girip çocuğun yanın da diz çöktüm.
"Hanımefendi, uzak durun lütfen ambulans yolda."
Sert bakışlarım güveliği bulurken konuştum.
"Doktorum ben!"

"Bir hastalığı var mı"
Annesine dönerek sorduğum da başını onaylarcasına salladı.
"Kalp hastası."
Elimi yumruk yapıp çocuğa kalp masajı yapmaya başladım, kalp hastası olduğu çok belliydi.
Ya heyecan yapmıştı, ya da stres.
"hadi delikanlı,senin daha uzun bir ömrün var, hadi!"
Kalp masajı işe yaramazken,annesi oğlum diye bağırarak ağıt yakıyordu, nabzı yoktu. Elimi yukarı kaldırıp yumruk yaptım.

Yapabilirdim.
Kalbine yumruğumu indirdiğim de göğsü inip kalkmıştı. Nabzını kontrol ettiğim de, nefes aldığını anladım.
"Yaşıyor hayata geri döndü."
Herkes bir anda beni alkışlamaya başlayınca, tebessüm edip işime geri döndüm. Hemen ağzına hava yolu takıp, rahat nefes alabilmesini sağladım. Ambulans ekibi geldiğin de durumu anlattım.

"Hasta 18-19 yaşları civarın da kalp hastası. Heyecan ya da stres yapmış olmalı. İlk müdaheleyi yaptım, gerisi siz de."

Elime eşyalarımı alıp yürümeye başlayacakken    gözlerim yine o kahvelerle buluştu. Sanki gururla bana bakıyordu.
"Vay be, kucağıma düşen kız doktor çıktı. İşin de baya profosyonel olmalısın?"
Yüzümde ister istemez tebessüm olmuştu.
"Evet daha önce hayat hastanesin de çalıştım."
Anladım dercesine başını salladı.
"Son kez hoşçakal sinir herif."

"Hoşçakal doktor hanım."

✨✨✨

Havalimanında ki olaydan sonra iki gün geçmişti. Lojmanda ki evlerden birine yerleşmiş, iş yerime de bugün başlayacaktım. Düzenimi oturtmuştum,
Mavi ve siyah üzerinden oluşan evime hayranlıkla baktım. Canım evim.

Düşüncelerimden sıyrılıp askeriyenin karşısında ki hastaneden içeriye girdim. Danışmanın yanına geldiğim de ciddi bir ifadeyle yüzüne baktım.
"Merhabalar asel araz. Yeni doktorum ben."
Danışman şaşkınca bana bakarken boğazımı temizlememle kendine gelip bilgisayardan bir şeylere baktı.
"Buyrun, odanız şurası asel hanım. Şaşkınlığımı maruz görün. Uzun zamandır buraya doktor gelmiyordu. Komutanlarımız yanınıza gelecektir."
Başımı olumlu anlamda salladım.
"Anladım canım, sağol iyi günler."

Alya da şuan buradaydı. Ama ne zaman başlayacağımı bilmiyordu.
Heyecanla gösterdikleri odaya girdim. Her şey çok güzeldi, güzel olacaktı.
Alya başını masaya yaslamış uyuyordu. Hemşireydi o da. Canım arkadaşım, ne kadar da özlemiştim onu.
Yanına gidip sımsıkı sarıldığım da sıçrayarak uyandı. Uykulu gözlerle bana bakıp çığlık atarak üstüme atladı.
"Ayy aselim gelmiş. Nasıl özledim ben seni ya, yerim seni."

"Kızım dur ya boğulacağım şimdi, bir dur!"
Neşesini hiç bir zaman kaybetmemişti.

❄️❄️❄️

Alya ile hasret giderip işlerimize dönmüştük.
Yarın bir sürü hasta geleceğinden bahsetmişti. Aylardır doktor gelmediği için hastalar epeyce birikmiş, doktorun geleceğini duyunca da çok sevinmişlerdi.

Dosyalarla dolu dolaptan mavi dosyayı ararken kapım çalındığın da arkamı dönmeden seslendim.
"Buyrun?"
Gözüm hala istediğim dosyayı aramak için dolaptayken duyduğum ses ile kaskatı kesildim.
"Köyümüze hoşgeldiniz doktor hanım. Ben komutan akın araz."

Arkamı döndüğüm de, o da dumura uğramış bir şekil de bana baktı.
Ardarda yutkunurken zorlukla nefes aldım. Yıllar önce beni terk eden abim karşım da duruyordu.
Yanında ki kişilere baktığım da ikinci şokumu yaşadım. Nu uçakta ki beni sinir eden adamdı.

"A-asel?"
Güçlü bir şekilde tam karşısın da durup elimi uzattım.
"Hoşbuldum komutanım. Asel ben de. Asel araz."
Gözlerim bir an kahveleri bulduğunda şaşkınca bir bana bir de akın bey'e bakıyordu.

Sanırım yeni bir hayat beni bekliyordu.

İlk bölümümüz fazla heyecanlı geçti sanırım ay sanki ilk defa kitap yazıyomuş gibi hissettim kendimi🙈

Umarım bölümü beğenirsiniz yazım hatası varsa affola

Yorum yapmayı ve oylamayı unutmayın

Sizleri çok seviyorum
Kendinize iyi bakın
Hoşçakalın🐣

FırtınaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin