18. Bölüm

29.6K 1.1K 55
                                    

Instagram:dolunaayyz

O gece...dün gece bir kez daha vermiştim kalbimi karan'a. Onun yanın da sessizce ağlarken o da sesizce saçlarımı okşamıştı. Simdi ise sabah olmuş hastaneden çıkıyorduk. Karan'ın belinden tutmuş yürürken doktor beyin bu tarafa doğru gelmesiyle adımlarımı durdurdum.
"Geçmiş olsun karan bey."
Karan'ın bişey demesine izin vermeden bana dönüp konuştu.

"Asel hanım, karan bey'in her gün düzenli pansuman olması gerek. Eminim siz yaparsınız, buraya gelmenize gerek yok. İlaçlarınızı zaten yazmıştım, hepsi burada yazılı. Ağrıları olursa iğne yaparsınız."
Gülümseyerek başımı onaylarcasına salladım.
"Çok teşekkürler, karan sizin sayeniz de kurtuldu."

"Benim değil, sizin verdiğiniz kan sayesin de kurtuldu asel hanım. Size iyi günler, hoşçakalın."
Eyvah! Karan bunu bilmiyordu ki

Elini vedalaşmak için uzattığın da tam sıkacaktım ki karan doktorun elini alıp kıracakmış gibi sıktı. Ne oldu şimdi ya?
"İyi günler doktor bey."
Elini belime atıp beni kendisine yasladı.
"Gel güzelim, gidelim."
Karan'ın beni yönlendirmesiyle dışarıya çıkarken
mırıldanarak konuştum.
"Karan, niye öyle yaptın ayıp oldu!"
Kızgın bakışları beni bulurken gülümseyerek gözlerimi kırpıştırdım.

"Kızım!Adam bildiğin sana yürüyor diyorum. İnanmıyor musun?"
Derin nefes alarak bu soruyu es geçip arabanın kapısını açtım.
"Bin bakalım."
Koltuğa bakıp elini bana uzattığın da anlamadan ona baktım.
"Arabayı ben kullanacağım doktor."

Gözlerimi kısıp elimi tehdit edercesine sallayıp konuştum.
"Bana bak komutan. Ya şimdi arabaya binersin, ya da senin o dikişlerini kendi ellerimle tek, tek, sökerim! Bilmem anlatabildim mi!"
Homurdanarak arabaya binerken ben de şöför koltuğuna binmiştim.
"Şuna bak anasını satayım söz de doktorsun! Sadist misin sen, kendi ellerimle dikişlerini sökerim felan."

Omuz silkip arabayı sürerken telefonumun çalmasıyla ekrandan onayladım.
"Efendim damla?"

"Neredesiniz asel."

"şimdi hastaneden çıktık, birazdan karan'ın evine geçeriz."

"Ne! İyi de daha çok erken, niye hemen çıktınız?"

"Ev de daha rahat eder, zaten ben yanın da duracağım."
Karan'ın bakışlarının üzerim de olduğunu hissetsem de ona bakmamıştım.

"Hastane de kuyruk oldu vallahi herkes seni soruyor."
Oflayarak başımı ovdum yoğun hastane günleri beni bekliyordu.

"Halim yok, yorgunum biraz. Bir ara uğrarım tatile çıktı felan desinler. Bir haftaya gelirim."

"İyi tamam, sen sevgili nişanlına bak canım."
Damla kıkırdayarak bunu söylediğin de gözlerimi kocaman açarak karan'a dönmüştüm dudaklarını ısırarak sırıtmasını saklamaya çalışıyordu.

"Damla! Saçmalama, senin sarı saçlarını eline veririm. Hadi kapat! Çok boş yaptın."
Telefonu yüzüne kapatıp tekrardan yola odaklanmıştım.

"Gerçekten sadistsin."
Mırıldanarak konuşmasıyla elimin tersini omzuna geçirdim.
"Sus fırtına! Seni otobanın ortasın da bırakırım otostop çekmek zorun da kalırsın."

👻👻👻

Karan'ı evine getirdiğim de o duştayken ben de yatağını hazırlamıştım. Odasın da üzerini değiştirirken ben de yemek hazırlıyordum.
"Doktor."
Başımı kapıya çevirdiğim de eli yarasının üzerin de kapıya yaslanmış yorgun gözlerle bana bakıyordu.
Dikkatimi tekrardan tavuğa çevirerek mırıldandım.
"Söyle komutan."

FırtınaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin