4.1

279 21 0
                                    

"Aydan, Aydan, hadi ye şunu."

"İstemiyorum Ecem."

"Sevgilim lütfen, bir haftadır hiçbir şey yemiyorsun."

"Aç değilim Bora."

"Aydan lütfen."

"Offfff." diyerek ayağa kalktım ve başıma üşüşmüş arkadaşlarımın arasından sıyrılarak yürümeye başladım. Bahçeye gidecektim. Bora'nın yanıma geldiğini görünce vazgeçtim. Biraz yanlız kalmak istiyordum ama hepsi çok fazla endişeli olduğundan beni bir dakika bile yanlız bırakmıyordu. Tuvalete yöneldiğimde Bora hiçbirşey demeden beni takip ediyordu.

Babamı normal odaya almışlardı ama uyutuluyordu. Annem ise hala yoğun bakımdaydı. Bir haftadır bu hastanedeydim. Ne eve gitmiştim ne de başka bir yere. Sürekli ağlıyordum. Bir kaç dakika duruyor sonra yine ağlıyordum. Bir ara Deniz'lerde gelmişti. Ama gereksizce sinirlerimi onlardan çıkarmış bağırıp çağırarak ve birazda saldırmaya çalışarak gitmelerini istemiştim. Neyseki zorluk çıkarmadan gitmişlerdi.

Okuldan bir kaç kişi de gelmişti geçmiş olsun demeye. Zaten diğerleri de hiç yanımdan ayrılmadıkları için aileleri arada bir geliyordu. Zaten Bora'nın anne ve babası hep buradaydı. Annesi Zeynep Teyze bana gerçekten iyi geliyordu. Fazla içten sarılıyordu çünkü. Aynı Bora gibi. Tuvaletin önüne gelince Bora duvara yaslanırken ben içeri girdim. Direkt olarak aynaya baktım. Topuz yapılmış dağınık saçlar, çökmüş göz altları, kızarmış gözler, geçirdiğim krizlerde kendim yarattığım kollarımdaki çizikler, dipteydim. Sonra düşündüm. Herkese soğuk yapıyordum. Bora'ya bile. Bir hafta sonunda ilk defa kendimi sorguladım. Neden sevdiklerimi kendimden uzak tutmaya çalışıyordum. Neden? Gözlerimin içine baktım. Düşüncelerde boğulmaya başlamışken kendime gelip başımı hızlıca iki yana sallayıp musluğu açtım ve yüzümü yıkadım. Musluğu kapattım ve yüzümü kurulamadan dışarı çıktım. Bora'nın yerdeki gözleri bana döndü. Bir hafta içinde ilk defa gözlerine baktım. Benim gibiydi. Aynı çökmüş gözaltları, aynı göz kızarıklıkları, ve kriz sırasında beni tutmaya çalışırken onda bıraktığım çizik izleri. Yanağına bir çizik atmıştım galiba. Gerisi kollarındaydı. Utançla başımı indirdim ve bahçeye doğru yürümeye başladım. Bora peşimdeydi. Biliyordum. Bahçeye çıkıp banka oturdum, Bora'da yanıma. O ileriye bakarken ben ona bakmaya başladım. Çizik yanağına gözümden damlalar akarken ona baktığımın kesinlikle farkındaydı ama bana bakmıyordu. Elimi yanağına koydum ve çiziği okşadım.

"Bunu ben mi yaptım?"

Başını eğdi.

"Bilerek yapmadın Aydan."

"Bana bakar mısın?"

Bana bakınca ona sarıldım ve kulağına fısıldadım.

"Özür dilerim."

Oda bana sarılırken mırıldandı. "Özür dilenecek bir şey yok. Ben ne olursa olsun yanındayım tamam mı?" başımı salladım.

Ondan ayrıldım ve önüme döndüm. Oda önüne dönerken kafamı dizine koydum ve ayaklarımı da banka yerleştirdim. Bora saçlarımı okşarken hala gözlerimden yaşlar akıyordu. Zihnim yavaş yavaş kapanırken mırıldandığımı hatırlıyorum" Teşekkür ederim. "

...

Gözlerimi açtığımda bir tavanla karşılaştım. Etrafıma bakınca hastane odasında olduğumu farkettim. Karşımdaki sedyede de Bora yatıyordu. Hafifçe kıpırdanıp oturur hale geldiğimde Bora'nın telaşla uyanıp ayağa kalktığını gördüm. Hemen yanıma gelerek bana baktı.

"İyi misin? Bir şey mi oldu?"

Acı bi tebessümle kafamı iki yana salladım ve ayağa kalktım.

"Hadi gidelim."

"Tamam."  diyerek kapıya uzandı ve açtı. Ben kapıdan çıkarken son bir haftadır yaptığımın aksine onu bekledim. Bora yanıma gelince elini tuttum ve yürümeye başladım. O şaşırmışken  tekrar gülümsedim.

"Kaç gündür uyumuyorsun Bora?"

"Önemi yok."

"Bora."

"Buraya geldiğimizden beri."

"Ne?"

"Geceleri sen bir yerlerde sızıp kalınca her gün seni bir odaya götürüyorum. İlk gün sabah enerjili oluyum diye uyumaya çalışmıştım. Ama sürekli kabus görerek uyanıyorsun. O yüzden bende yatağın başına koltuk çekip elini tutuyorum. Tabi ne kadar zor uyuduğumu biliyorsun. Koltukta uyuyamıyorum. "

" Yani yine benim yüzümden. Herkes benim yüzümden zarar görüyor. Önce heryerini çizdim. Şimdide bir haftadır seni uyutmadığımı öğrendim. "

" Dediğim gibi, senin hiçbirşeyde suçun yok. Ayrıca şuan düşünmen gereken kişi ben değilim. Hem  az önce o kadar güzel uyudunki, hiç uyanmadın. Bende sedyede biraz kestirdim,  o bana yeter. "yürümeyi bırakıp  gözlerinin içibe baktım. Gözünden uyku akıyordu.

Geldiğimiz istikametin tersine doğru yürümeye başladım. Bora peşimden sorular sorarak geliyordu. Çıktığımız odaya girip Bora'yı bekledim. Oda arkamdan girince kapıyı kapattım. Bora'yı çekiştirerek yatağa oturttum.

"Aydan ne yapıyorsun?"

"Yat Bora."

"Ne?"

"Bora yat!" bağırmam karşısında yatağa yattı. Üstünü örttüm. Ve karşıya geçtim.

"Uyu hadi."

"Öyle uyu denince uyuluyormu?"

"Bir insan bir haftadır uyumuyorsa, evet."

"Ama uyuyamam ki." oturduğum koltuktan kalkıp, koltuğu çekiştirmeye başladım. Bora'nın yanına çektim ve elini tuttum.

"Uyu hadi."

Bora uyuyamadığı konusunda bir şeyler söylerken tekli koltuğun bir yerleriyle oynayarak hafif yatar posizyona getirdim. Çoktan mayışmışken mırıldandım.

"Bora bana şarkı söylesene." o şarkı söylerken gözlerimi kapatıyordum. Bir kaç dakika sonra Bora'nın sesi henüz kesilmişken, gizlice gözlerimi aralayınca Bora'nın mışıl mışıl uyuduğunu gördüm. Gülümseyip kalkıcakken elimi çekmeye çalışınca Bora beni bırakmayıp bir şeyler mırıldandı ve sağa kaydı. Sanırım yanına yatmalıydım. Aklıma gelen hastane anısıyla gülümseyip yanına yattım. O bana sarılırken bende ona sarıldım. Uzun süre sonra bu gün gereksizce güzel bir uyku çektim.

...
( Yazarın anlatımıyla - 3 saat sonra saat 03.12)

"Bora, Aydan uyanın."

Zeynep Hanım'ın seslenmesiyle Aydan ve Bora korkuyla ayağa dikildi. İkiside korkudan soru bile soramazken Zeynep Hanım hallerine gülümsedi.

"Korkmayın, korkmayın, annen odaya alınıyor. Onu söylemek için geldim."

Aydan koca bir oh çekti ve koşarak kapıdan çıktı. Sadece bir haftada yerini ezberlediği yoğun bakım odasına doğru koştu. Kapının önünde annesinin sedyeyle çıktığını görünce biraz daha hızlandı. Gözlerinden yaşlar akmaya başlamıştı bile. Annesinin elini tutunca rahatladığını hissetti.

Bir haftadır her gün daha da ağırlaşan bir yükün gittiğini.
Annesi giderken Aydan'da onun peşinden gidiyordu.

İşte şimdi herşey tamamdı.

.....

Düzenlendi ✔️

Ressam Çocuk/ TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin