1 Ay sonra...
"Aydan, gelmek istemiyorsan gelme. Seni zorlamıyoruz."
"Kızlar, gelmek istiyorum ve geleceğim. İyiyim artık, bir salın beni ya."
"Ay ilgilenende kabahat... Ege arıyor.. Efendim gönlümün kurbağası." diyerek odadan çıktı.
Bu bir ay içinde Yasemin'le Ege sevgili olmuştu. İkiside manyaktı, tencere kapak olmuştu işte. Ecem ve Rüzgar'da da bir şeyler vardı ama onlar daha sevgili olmamışlardı.
Emre garibimde mal mal dolanıyordu ortalarda.
Bu gün uzun zaman sonra ilk defa grupça bir şeyler yapacaktık. Aslında Yasemin ve Ege sevgili olduğundan beri onlar tekrar gruplardı ama ben yoktum. Bu gün ilk defa katılacaktım tekrar. Ve en büyük isteğim gece boyunca hiçbirşeye ağlamamaktı. Bu biraz hayal gibiydi ama olsun.
Aşağı inmiş bizi almalarını bekliyorduk. Özel bir yere gitmeyecektik. Üstümüzde de normal kot tişört vardı zaten. İki araba geldiğinde birinin içinden Bora ve Rüzgar diğerinden Emre ve Ege çıkmıştı. Yasemin, Emre ve Ege'nin olduğu tarafa giderken, Ecem'de Rüzgar'ın arabasına gitmişti. Ben ortada hangi arabaya gitmeliyim diye düşünürken Ecem kolumdan çekip beni arabaya bindirmeye çalıştı. Ecem hala beni çekiştirirken kafamı arabanın kapısına vurdum. Ağzımdan küçük bir çığlık çıkınca Ecem beni bırakmıştı.
"Kafamı patlattın Ecem ya." diyerek arabaya bindim ve kapıyı kapattıktan sonra vurduğum yeri ovmaya başladım. Sürücü koltuğundaki Bora dikiz aynasından bana bakarak konuştu.
"İyi misin?" kafamı evet anlamında salladığımda başını tekrar yola çevirdi. Bende başımı ovmayı bırakıp arkama yaslandım ve dışarıyı izlemeye başladım.
"Naber ye- Aydan." iki ay olmuştu ama Rüzgar hala bana yenge dememesi gerektiğini öğrenememişti. "
"İyiyim veletcim sen nasılsın? "
" Niye öyle diyorsun çocuğa ya. " diye atlayan Ecem'e baktım.
"Pardon da sana noluyo' Ecem'ciğim sanane Rüzgar'dan."
Ecem olduğu yere sinip birşeyler zırvalarken gülümseyip önüme döndüm. Ecem üstünden utancı hemen atıp konuştu.
"Nereye gidiyoruz?"
"Yeni açılan canlı müzikli bir kafe varmış, oraya gideceğiz." diye cecapladı Rüzgar. Az önce de dediğim gibi umarım ağlamam.
...
Masada Bora ve ben oturuyorduk. Adımın üstüne yemin ederim ki bizi yalnız bırakmak için dans etmeye gitmişlerdi. Arkada Tuğkan'dan "Kusura bakma" çalıyordu. Nakarat kısmı gelince ellerime bakarak şarkıyı mırıldanmaya başladım."Kusura bakma, seni unutamadım.
Bu benim hatam,
Ne yapsam olduramadım.
Alev alev yanıyor can kafesim.
Kesilir nefesim, seni bırakamadım."Burnundan güldüğünü duyunca ona baktım. Ona baktığımı anlayınca bana bakmadan konuştu.
"Gözlerime bile bakamıyorsun." Muhtemelen benden cevap beklemiyordu ki ben konuşunca bana döndü. Gözlerine bakarak konuşmayı sürdürdüm.
"Gözlerine bakmamı mı istiyorsun? Bakarım, çünkü yapmayı en çok sevdiğim şey bu."
Nakarat kısmı tekrar edince bu sefer daha yüksek sesle ve gözlerinin içine bakarak söyledim.
"Kusura bakma, seni unutumadım. Bu benim hatam,
Ne yapsan olduramadım.
Alev alev yanıyor can kafesim.
Kesilir nefesim, seni bırakamadım."O yutkunup başka bir tarafa bakarken bende söylemeyi bırakıp akan bir damla göz yaşını sildim. Çok şükür diğerleri masaya gelirken biraz olsun rahatlamıştım.
...
İlerleyen saatlerde gece çok boş geçiyordu. Öylesine konuşuyor, daha doğrusu boş yapıyorduk. Bora bir peçeteye muhtemelen şarkı ismi yazıp verince çalacak olan şarkıyı merakla beklemeye başladım.
"Bir gün özlersen,kimse duymasın.Unut gitsin, gözlerin dolmasın.
Gizle yaşlarını içine aksın.
Herşeye rağmen iyiki oldun, iyi ki varsın."
Herkes umursamadan konuşmasına devam ederken karşımda oturan Bora şarkıyı sanki o söylüyormuş gibi ağzını oynatıyor ve hiçbir şekilde gözlerini gözlerimden ayırmıyordu. Ağlamamak için kendimi zor tutarken Bora nakaratla devam etti.
" Aklına birden gelirsem arama,
Ben zaten aramam, ben zaten bundan sonra.
Adım bir yerde geçerse tanıma,
Dostlardan selamı da yollama.Aklına birden gelirse arama, ben zaten aramam. Ben zaten,
Bundan sonra."Çantamı alıp kalkarken gözler bana döndü.
" Şey artık kalksak mı? Ben yoruldum da biraz. "
Herkes onaylayıp kalkarken yine aynı şekilde arabalara bindik. Ecem kendi evinde inince 3 kişi kalmıştık. Rüzgar da eve gitmeden önce markete uğrayacağını söyleyip arabadan evlerine yaklaşınca inmişti.
Bora'yla yine başbaşa kalınca cesaretimi toplamaya çalıştım.
"Neden bana acı çektirmekten zevk alıyorsun?"
"Anlamadım." diyerek bana kısa bir bakış atıp sonra gözlerini tekrar yola çeviren Bora'ya baktım.
"Diyorum ki, neden orada özellikle beni ağlatmaya çalıştın? İki aydır ağlattıkların yetmedi de, bir de insanların içinde mi ağlamamı istedin."
"Ben senin ağlamanı hiç istemedim Aydan."
"Neden yapıyorsun o zaman bize bunu?" diyerek bağırdım.
"Sanırım aylardır kaçındığımız konuşmayı yapmanın zamanı geldi." diyerek arabayı sağa çekti. O arabadan inerken sinir küpü olmuş bir şekilde bende indim. Karşıdan karşıya geçip akşam olduğu için bomboş olan parka ilerledik.
"Neden yapıyorsun bunu Bora? Çektirdiğin yetmedi mi? Aldım dersimi yeter artık!"
"Sence ders alman için mi ayrıldım senden Aydan? Ben artık seninle olmak istemiyorum!
Biz olalım istemiyorum!""Ama neden?"
"Neden mi?Bana inanmadığında kalbimde oluşan sızıyı tekrar yaşamaktan korkuyorum çünkü!"
"Yaşamayacaksın bir daha. Söz veriyorum."
Ben ağlıyordum. Onunsa gözleri dolmuştu.
"O-olmaz." diye kekeledi.
"Ben bana bir gram bile güvenmeyen biriyle ilişki yaşayamam."
"Özür dilerim! Özür dilerim, biliyorum çok yanlış yaptım. Biliyorum! Sevgine layık olamadım. Seni senin beni sevdiğin kadar sevemedim. Ama artık seviyorum! Sana kendimden çok güveniyorum Bora. Lütfen. Seni çok özledim. "
Diyerek ona bir adımda daha çok yaklaştım ve sarıldım. Ben ona sıkı sıkı sarılıp kokusunu içime çekerken o öylece durdu. Ayrıldığımızda arabaya doğru ilerledi. Koca bir of çekip bir süre parkta göz yaşlarımın dinmesini bekledim. Sonunda kendime geldiğimi hissettiğimde arabaya bindim.
Bizim evin önüne geldiğimizde arabanın kapısını açıp biraz bekledim. Artık olmayacaktı. Biliyordum. Bora bana bir daha asla güvenmeyecekti. Eskisi gibi sevmeyecekti. Arabadan inmeden önce son kez konuştum.
"Özür dilerim. Her şey için." arabadan inip binanın kapısına ilerledim. Ben kapıdan içeri girince arabanın sesini duydum. Gitmişti. Hüzünle asansör beklemeye başladım.
....
Düzenlendi ✔️
![](https://img.wattpad.com/cover/210026253-288-k401487.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ressam Çocuk/ Texting
ChickLit|Tamamlandı| Aydan: Sen ressam mısın? Bilinmeyen numara: Hayır. Aydan: Bence olmalısın. Bilinmeyen numara : Sayısalcıyım. Kesin ressam olurum bak fkkdjsj Aydan : slk 😒 .... Ressam Çocuk adıyla yayımlanan ilk kurgudur. .... #Olay #9...