SAVUNMA

64 8 28
                                    

Karakolda Haru ve Nori'dan kaçan adam arabayla son sürat ilerlerken birden önüne çıkan enfekte grubuna çarpmamak için direksiyonu birden çevirince park halindeki araçlara daldı. Kaputtan çıkmaya başlıyan dumanlarla birlikte arabadan inen adam koşarak uzaklaşmaya başladı.

Eski bir sağlık merkezinin önünde belirdi Yüzbaşı ve astsubay. Bahçesini çevreliyen duvarın dibinde karşı karşıa gözlem yapıyolardı. Etrafın sakin olduğuna karar verdikten sonra arka arkaya silahlarını doğrultarak girdiler bahçeye. Etrafa baka baka ilerlerken soldan çıkan adam yüzbaşının silahından çıkan kurşunlarla yere yığıldı. Boş olmadığını anladıkları dakika da sağdan çıkan kadınıda astsubay indirdi. Etrafa başka birileri var mı diye bakınırken ikiye ayrılıp ayrı ayrı bloklara girdiler. Kendisini karşılıyan uzun koridorda eli tetikte ağır adımlarla ilerlemeye başlıyan yüzbaşı önünden geçtiği her kapıyı açıp bir bir kontrol etti. Girdiği yeni bir odaya daha bakınırken kapının arkasında saklanan adam elindeki tüfeği çekip öteye fırlatırken yumruğunuda salladı fakat eğilerek kaçan yüzbaşı attığı tekmeyide koluyla itip savurdu. Durmuyan adam arka arkaya yumruklarla yeniden saldırdı. Bileğinden yakaladığı adamın kolunu bükerken elini yan yapıp boğazına vurup nefessiz bırakırken yerden tüfeğini alıp kafasına sıktı. İnsiyatfini bozmadan koridora çıkarken etrafa bakınmaya devam etti. Diğer bloktada arkasında bıraktığı iki cesetle yoluna devam ediyordu astsubay. Koridorun sonunda sola açılan yeni bi koridor daha vardı. Adım adım oraya yaklaşırken önüne çıkan iki kişiyi daha öldürdü. Yere yığılan adamları bir bir kenara çekerken kapı açılma sesi duyunca duvar dibine sindi. İçerden çıkan adam silahını doğrultmuş adım adım üzerine doğru geliyordu. Dibine kadar gelmesiyle birden çıkıp kafasından vurup onuda yere yığdı.

Yola çıkan iki tim nihayet Tokyo'ya giriş yapmış, Yota ve Taimu ile buluşacakları yere varmıştı. Bir bir inen askerler etrafı kontrol altına alırken bulunan boş arazideki küçük bir kulübeden çıkan Yota ve Taimu askerleri karşıladı.
-Belki biliyosunuzdur, geride kimse kalmadı. Araçlarımızda ortada yok, önce o araçları bulucaz sonra da görevimize kaldığımız yerden devam edicez. Kendini dinliyen askerlerin yüzündeki ciddiyetle gayet gaddar görünüyordu Taimu'da.

İki bloğun tamamını kontrol eden yüzbaşı ve astsubay avluda yeniden bir araya geldi. Elleri boştu ikisinide yapıcak başka bişeyde kalmamıştı burda.
-Gidelim dedi yüzbaşı.
-Emredersiniz.
Avludan çıkmak üzere çıkış kapısına doğru yürürken ortaya çıkan enfekteler içeri girmeye başlayınca tüfeklerini doğrultup ateş etmeye başladılar. Enfekteler bir bir yedikleri kurşunlarla yere yığılsada ciddi bir kalabalıklardı ve çoktan çembere almışlardı ikisinide.

Siyah ceketlinin karakolu alması için emir verdiği adam hala şehir merkezinde peşindeki enfektelerden uzaklaşıyordu. Birkaç sokak sonra bulduğu arabayla son sürat uzaklaştı.

Uzandığı odadan çıkan Haru burda kalmanın oldukça tehlikeli olduğunun farkındaydı. Bidaha geliceklerdi neticede hemde daha kubvetli bir şekilde. Hazırlıksız yakalanırlarsa ölebilirlerde, bide yanlızca iki kişiydiler. Biraz yürüyüp Nori'nin kaldığı odaya girdi.
-Gelebilir miyim ?
-Gel.
Çektiği sandalyeye oturduktan sonra direk lafa daldı.
-Gidiyoruz.
-Ne ?
-Yine gelicekler, bu kadar şanslı olamayabiliriz.
-Burayı savunabiliriz.
-Şansımız yaver gitti sadece Nori.
-Burayı öylece bırakıp gitmek istemiyorum.
-Benimle gelmek zorundasın.
-Herşeyi öylece bırakıp gidelim mi yani ? Hem nereye gidicez ?
-Şehir merkezinden uzaklaşmak iyi fikir.
-Bu kadar şeyi ne yapıcaz peki hepsinin yanımıza almamız imkansız.
-Alabildiğimiz kadarını alırız bizde o zaman. Cephaneliğe bi bakmam lazım şimdi.
-Yardım ister misin ?
-Ben hallederim, kendini zorlama sen.
-İyi hissediyorum.
-Ben hallederim.
-Yardıma ihtiyacın olursa eğer
-İsterim.

Dışarı çıkan Haru doğruca cephaneliğin yolunu tuttu. Silahlarla başbaşa koca bir odadaydı. Herşeyi yanlarına alamıyacaklarının farkındaydı ama bırakmakta istemiyordu. Fazla yük her zaman sıkıntı çıkarabilirdi. Açtığı dolaptan çıkardığı çelik yeleklerden birini üzerine geçirirken diğerini ise Nori'ye vermek üzere kenara ayırdı. Yandaki dolabın üzerinden aldığı çantaya birkaç tane daha çelik yelek sıkıştırdı. Kapatıp kenara koyduktan sonra yeni bir çanta aldı ve içine koyabildiği kadar tabanca koydu. Ona yakın tabanca vardı çantada, mermilerin olduğu yerden de kutu kutu mermi alıp çantaya attı. Dört çanta ayarlamıştı bile götürmek için. Etrafa bakınırken bulduğu çuvalları açıp içerine otomatik tüfekleri koymaya başladı. Üç çuvalda otomatik tüfek toplayıp çantaların yanına koydu. İki çanta daha açıp içerisine otomatik tüfekler için cephane doldurdu. Kapının eşiğine kadar gelen Nori Haru'yu izlerken geldiğini fark eden Haru kenara ayırdığı çelik yeleği uzatırken kutulardan çıkardığı mermilerin barutlarını çıkarmaya başladı bir bir. Yeleği üzerine geçiren Nori yaptığı şeyi anlamaya çalışıyordu. Barutları boş konserve kutularına boşaltan Haru konsentire olmuş halde yaptığı şeye devam ederken
-Ne yapıyosun diye ? sordu Nori.
-Öylece bırakıp gidiceğimi düşünmedin dimi ? diye karşılık verdi Haru'da.
-Sıradan bi polis olduğunu sanıyordum.
-Olmadığımı öğrenmiş oldun işte.
-Arabaya yüklenicek bunlar anladığım kadarıyla köşedekini getirmemi  ister misin ?
-Kendini zorlama sakın.
-Tamam.
Yangın merdiveninden dışarı çıkan Nori buraya geldikleri arabayı almaya giderken hazırladığı tuzaklarla ilgilenmeye devam etti Haru'da.

Maskeli adamların sözde lideri anca varabildi fabrikaya. Hava git gide kararıyordu, açılan kapıyla son sürat içeri girerken durdurduğu gibi indi arabadan. Hızlı adımlarla siyah ceketlinin odasına dalarken olanları az çok tahmin eden siyah ceketli oturduğu yerden
-Yine mi ? diye sordu.
-Biri daha var.
-Biri ?
-Önce gidenler yanlızca bi kadın var diyordu fakat bi adam daha var.
-İki kişilermiş işte, nasıl alamadınız diyerek bağırdı bu sefer.
-Küçümsenicek gibi değillerdi, saklanmışlardı göremedik.
-Sabaha kim var kim yok topla, gidip tanışalım bakalım kim bu cengaver iki kişi.
-Emredersiniz diyen adam dışarı çıkarken masadaki bıçağı alan siyah ceketli haritada işaretli olan karakolun üzerine sertçe sapladı.

TOKYO'DA SALGIN (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin