Sağa Kaydır 🏀

Bölüm 48

Previously on Sağa Kaydır

Öncelikle tebrikler. Nişanlınız olduğunu bilmiyorduk. Oyununuzun böyle devam etmesi dileğiyle belki evlilik haberlerinizi de bir maç sonu öğrenebiliriz.''

Spiker muzurca soruyla karışık yorumunu yaptığında Anthony de gülümsedi. Eyluül muhtemelen kalp krizi geçirecekti ama umursamadı.

''Yakında öğrenirsiniz. İyi günler.''

***

Salon yavaş yavaş boşalmaya başlarken koca adamımım sonunda spikerin yanından ayrılıp suratında haylaz sırıtışıyla bana doğru gelmeye başladığında ben de gülümsedim.

''Sevgilim..''

Anthony bana yaklaşmasıyla tek kolunu açmış, oraya gelmemi istercesine bana doğru adımlıyordu. Bu isteğini görmezden gelmedim ve onun o tatlı sevgilim diyişini karşılıksız bırakmadan açtığı kolunun altına girdim.

''Bugün çok iyiydin.'' Parmak uçlarıma kalkıp yanağına minik ve masum bir öpücük kondurduğumda bir an nerede olduğumuzu unutmuştum.

''Sen yanımda olduğun zaman iyi olmadığım gün yok güzelim.'' Anthony oldukça keyifli bir tonda konuşurken kıkırdamamı engelleyemedim.

''Benimle gel. Koç kısa bir maç sonu değerlendirmesi yapıp bizi bırakır. Sen de içerde beklersin.'' Anthony kolunu attığı omzumdan tutup beni oyuncuların girdiği tünele doğru yönlendirirken bundan pek emin olamadım.

''Şey emin misin? Koç kızmasın?'' Tereddütüm sesime de yansırken Anthony kafamın üzerine bir öpücük kondurdu.

''Güzelim, soyunma odasına girip beni görmek istediğinin farkındayım. Ama orada sadece ben olmayacağımdan izin veremem, üzgünüm. Şimdilik dışarıda bekleyeceksin.''

Anthony yalancı bir kızgınlıkla konuşurken tünele girmiştik bile. Amacım soyunma odasına filan girmek değildi, sadece nerede bekleyeceğimi pek anlayamamıştım ama tabiki de bay Lamar bu sözümü de kendi istediği yere çekmeyi başarmıştı.

''Sussana sen.'' Elimle göğsüne minik bir yumruk attığımda Anthony gülümsemesini saklamadı.

''Ben öyle bir şey mi dedim? Niye soyunma odasında görmek isteyeyim seni?'' Dedim kendimi savunmak istercesine.

''Her kadın erkeğini görmek ister Türk kızı. En azından ben kadınımı görmek isterim, senin için de aynısı geçerlidir diye düşünüyorum.''

Anthony kulağıma eğilip muzur bir şekilde fısıldadığında gözlerim istemsizce açıldı. Anthony ne ara kendini erkeğim olmaya terfi ettirmişti bilmiyordum ama utansam da hoşuma gitmişti. Araya sıkıştırdığı kadınımı görmek isterim lafına ise diyecek hiçbir sözüm yoktu.

''Erkeğim??'' Anthony'nin cüretkarlığına karşı kaşlarımı kaldırarak tekrarladığımda bir odanın önüne gelmiştik bile.

''Değil miyim?''

Kolunu omzumdan çekip odanın kapısının önünde durduğunda dudaklarımın yukarıya kıvrılmasını bastırmaya çalışarak bakışlarımı gözlerine diktim.

''Koç seni bekliyor koca adam. İçeri girsen iyi olur.''

Gözlerini kısıp odaya girmek üzere arkasını döndüğünde gülmemek için kendimi zor tutuyordum. Birazcık naz yapsam bence sorun olmazdı.

Anthony içeri girdiğinde ben de kapının karşısındaki duvara yaslandım ve telefonumu elime aldım. Burcu'yla daha fazla vakit kaybetmeden konuşmam gerektiğini hissediyordum. Ona akşam benim evde olmasını söyleyen bir mesaj attıktan sonra bir süre daha telefonumda takıldım. Anthony'nin de dediği gibi kısa bir süre sonra karşımdaki kapı açılınca istemsizce irkildim ve tam karşılarında durmamak için koridorun sonuna doğru yürüdüm.