Sağa Kaydır 🏀

Bölüm 53

Previously on Sağa Kaydır

''İzin verin de bu danstan sonra size açıklasın...''

***
Bu bölüm yaramaz, bolca alevli bir bölüm şimdiden söyleyeyim 🔥

Elleri beni yönlendirirken ona nasıl hayır diyebilirdim ki? Şu 2-3 gün her ne kadar huzursuz olsam da tek sözüyle gönlümü alıp düşüncelerimi çok farklı yerlere çekebiliyordu.

''Sadece şarkı bitene kadar. Sonrasında bana bir açıkla...'' İçim her ne kadar çoktan yumuşasa da ona belli etmeyerek sinirli bir şekilde devam ettirdiğim sözlerim Anthony'nin dudakları tarafından kesildi.

Bir elini belimden çeneme çıkartmış beni öperken diyeceklerimi çoktan unutmuştum bile. Aklımda ona karşılık vermekten başka hiçbir şey yoktu.

''Sonra güzelim. Şimdi biraz özlem gidereceğiz.''

Anthony kafasını geri çekip karanlıkta bile ışıl ışıl parlayan mavi gözlerini gözlerime diktiğinde alt dudağımın kenarını dişledim ve dansı filan boşverip bir adım geri attım. Ben de onu çok özlemiştim.

Hiç vakit kaybetmeden eline uzandığımda kalabalığı yararak onu bir bakıma beni takip etmesi için yönlendirmekti niyetim. Ne yaptığım hakkında hiçbir fikri olmamasına rağmen uslu uslu elimi tutup beni takip etmesi göremediği sırıtışımı büyütürken tek bir öpücüğünün gözümü bu kadar döndürmesi beni de korkutuyordu. Onu mekanın çıkışına doğru sürüklerken ani bir hareketle sağımda kalan koridora döndüm. Anthony'nin arkamdan sırıttığına emindim ama dönüp bakmadım, baksam bu kadar rahat olabilir miydim bilmiyordum.

Kısa koridorun sonundaki kapıya uzandığımda tahmin ettiğim gibi minik bir balkona açılmasıyla gülümsedim. Mekana girerken güvenlik görevlilerinin burada sigara içtiklerini görmüştüm, sanırım kapının üzerinde sadece çalışanlara özel gibi bir şey yazıyordu ama pek umursadığım söylenemezdi. Anthony'i de peşimden çekip kapıyı hızlıca kapattığımda gecenin soğuyuyla ürpersem de bana kıvrık dudaklarıyla bakan koca adamımı gördüğümde tekrardan ısındım.

''Güzelim, ne yapıyoruz burda?'' Anthony yine o serseri sırıtışını suratına kondurmuştu. Ah, o yarım gülümsemesine en baştan beri bitiyordum bilmiyor muydu?

Sorduğu soruyla daha fazla dayanamayarak elini bıraktım ve hızlı bir hamleyle onu iki yakasından tutup iterek sırtını kapıya yasladım. Bu ani ve sert hareketimi beklemediğinden bir an afallasa da sonrasında elleri açıkta olan belimi hemen bulmuştu bile.

''Özlem gidermek için 5 dakikanız var Anthony Lamar.''

''Hmm.. Bunu hep yapalım, sevdim. Ateşli sevgilim benim.''

Anthony dudaklarını yalayıp itlik peşinde zaman harcarken parmak uçlarıma kalkıp resmen burnunun dibine girdim.

''Elini çabuk tutsan iyi olur çünkü benden kaçtığın gün sayısınca yanıma yaklaşamayacaksın bay Lamar.''

Anthony'nin kaşları sözlerimle anında çatıldı ve bir saniye bile beklemeden beni baldırlarımdan tutarak resmen kucağına aldı. Düşmemek için bacaklarım anında beline dolanırken yine ani bir şekilde olduğu yerde dönerek bu sefer benim sırtımı kapıya yasladı.

''Bunu sonra tartışacağız Eyluül.''

Hiç vakit kaybetmeden dudaklarıma uzandığında ellerim çoktan boynuna dolanmış öpücüklerine karşılık vermekle meşguldüm. Beni desteklemek için iyice kendisi ve kapı arasında sıkıştırdığında ellerini baldırımdan çekeceğini anlamış, beline dolanmış bacaklarımı dahası mümkünmüş gibi iyice sıkmıştım. Anthony ise bu hareketlimle bir elini anında belime koyarken, diğerini de bluzumun üzerinden tehlikeli bir şekilde göğüs hizama çıkarttı.