Yarım Kalmış Hayatlar (Düzenlenecek)

4. BÖLÜM

AHMET AĞA

Doktorun söylediklerini aklım almıyordu. Ben ki Urfaya sözünü geçirmiş tek bir bakışımla şeytanı bile dize getiren Ahmet ağa nasıl olurda bu hale düşerdi. Biricik kızım onun için töreyi bile hiçe sayan babasını nasıl bırakırdı. Kalk kızım babanı bir kere daha haklı çıkart. Allahım bu ne biçim bir acı. Kimseyi evlat acısıyla sınama bidaha bu acıya yaşlı yüreğim dayanamaz. Çaresizce yoğun bakımın önünde beklerken kapı açıldı. Kızımı götürüyorlardı. Heryeri yara bere içinde gözleri kapalı öylece yatıyordu. Elif bir feryat kopardı. Öylece gözümün önünden geçti gitti.

5 saattir bekliyoruz. Kimse bişey söylemiyordu. Bir hemşire geldi yanımıza.

- Ezra Yılmaz'ın yakınları sizlermisiniz.

- Evet ben babasıyım. Durumu nasıl?

- Ameliyat iyi gecti ama bu gece riskli eğer anlatabilirse haftaya taburcu ederiz. Geçmiş olsun.

~~1 Hafta Sonra~~   

EZRA

Eve geleli 2 gün olmustu. Hastanelerden hep nefret etmisimdir. Erkenden çıkmak istedim doktorları ikna etmek için baya yaygara çıkarmam gerekti ama sonunda başardım. Büyük bir hasar yoktu sadece kolum 2 yerinden kırılmış bi bacağım topallıyor ve birkac yara vardı. Ucuz yırttın Ezra Yılmaz. Evdeki ilgidende sıkıldım.  Herkes ne olduğunu soruyor. O gece baharla beraberken biri peşime takıldı. Ben kaçtıkça arkamdan geliyordu. Bir uçurumu kıyısına geldiğimizde attan inerek kim olduğunu sordum. Cevap vermedi bana bir adım geldikçe ben bir adım geri gidiyordum. Ayağım kayarken adımı seslendi. Sonrasını hatırlamıyorum. O adamı tanıdığıma yemin edebilirim ama kimdi.

Elif gündüz sirkete gidiyor gece ise yanımdan ayrılmıyor. Günlerimiz böyle geçerken Hasan'ı özlemiştim. Yaptığı şeyden sonra nasıl onu düşünebilirim cok saçma. En yakın arkadaşımla birlikte olduğunu öğrendiğimde dünya başıma yıkıldı Ben onu babamla tanıştırmayı düşünürken onun yaptığını sindiremedim. Elif olmasa atlatamazdım.

- Ezra yine nerelere gittin.

- Elif geldinmi sonunda.

- Gökhanla sohbet ediyorduk. Dalmışım canım kusura bakma.

- Unutulduk artık hem noluyor size maşallah hiç ayrılmıyorsunuz?

- Saçmalama kızım arkadaşız biz

- Oda böylemi düşünüyor?                

- Heralde..

- Bilemem artık.

- Off sacmaladın yine ben gidiyorum.

- Tamam gitme

Tabi beni dinlemedi. Anlamıştım aralarında bişey yoktu en azından Elif için. Ben ise biraz kitap okuduktan sonra uyudum. Sabah iğrenç bir şakaya kurban oldum. Elif uyandıramayınca buz gibi suyu üzerime dökmüştü. Hemen kalkıp üstümü değiştirdim. Artık yatmaktan sıkıldığım için işe gidicektim. Kolum alçıda olduğu için elbise giymeyi tercih ettim. Babetlerimide ayağıma gecirince Elifin yardımıyla aşağı indim. Güzelce kahvaltımı yaptıktan sonra yola koyulduk. Sirkete varınca herkes geçmiş olsun dedi. Bugün önemli bir toplantı vardı gelme amacım aslında buydu. Sonunda meşhur Mert beyle tanışacaktım. Hemen odama gidip son hazırlıkları yaptıktan sonra toplandı odasına geçtim. Biraz bekledikten sonra ortaklarımız geldi. Hepsi tek tek geçmiş olsun dediler. Bir kisi eksikti. Mert efendi yine gelmedi kimdi acaba bu kibirli kişi. 

- Mehmet bey oğlunuz yine gelmemiş.

- Aşağıda Ezracım telefon görüşmesi yapıyor gelir birazdan.