⚜️Bölüm 26 - "Her Şeyin Sonu"⚜️

806 59 77
                                    

"Nemo me impune lacessit."

⚜️⚜️⚜️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

⚜️⚜️⚜️

5 Yıl Önce – Hénec Kulesi/Duviel

"İşte şimdi gerçek birer kuzguna dönüşeceğiz."

Ucunu yaktığı, ince kâğıda sarılmış ottan içine derin bir nefes çeken Ivar kuzeni ile Hénec Kulesi'nin ailelerine ayırılan yedinci katındaydı. Alita, Waldorf hanedanının Cãstelion'a ayak basması şerefine verilen kutlama için krallığın birçok yerindeki misafirleri gibi başkentten Duviel'e gelmişti. Günlerce süren kutlama ve davetlerin sonunda ailesi Calabar'a geri dönerken o bir iki hafta daha kalmak için izin almıştı. Genç kız, başkentten ve Beyazkaya Sarayı'ndan hoşlanmadığını her fırsatta dile getiriyordu.

O akşam, bir yıl önce kendisinin baştan sona tekrar dekore ettiği, ismini şeklinden alan Oval Oda'da sadece ikisine özel bir eğlence düzenlemişti. Bulundukları odanın duvarları alışılmışın aksine kare ya da dikdörtgen değil, yuvarlak şeklindeydi. Krem rengi, işlemeli tül perdelerle oval katmanlara ayrılmıştı. En dış kısımda, o an çaldıkları flüt, arp ve küçük davullarla onları eğlendiren müzisyenler vardı. Çekilen tül perde ileriyi görmelerini engelliyordu. Onların önüne servis yapan hizmetçiler yerleştirilmişti. Hazır bulunan yemek ve içki masalarından, odada bulunan kişinin perdeleri aşmasına izin verilen baş hizmetçisinin ilettiği servisleri hazırlıyorlardı. En iç katmanda ise tıpkı o an olduğu gibi dansçılar bulunuyordu. Onların bulunduğu kısma herhangi bir perde yerleştirilmemişti. Odanın merkezinde, etrafına gerilen cibinlik dört ahşap direğinden sarkan devasa bir yatak bulunuyordu.

Ivar dudaklarının arasına yerleştiği otu içiyorken, kışın gelmesi ile üzerine tilki kürkü serilmiş yatağa uzanmıştı. İçtikleri limonlu brendilere afyon kattıkları için zihni halihazırda bulanmışken, o an etrafında ışıltılarını seçtiği mum ışıkları dahi birbirine girmeye başlamıştı. Sırıtarak içine çektiği dumanı havaya üflediğinde, yanı başında uzanan Alita dirseğini yatağa yaslanarak üzerine eğilmişti. İzin istemeden ya da herhangi bir teklifte bulunmadan uzanıp göğsüne yasladığı elindeki ota uzanmıştı. Tıpkı onun gibi içine derin bir nefes çektikten sonra yanına daha fazla sokulup, ağır dumanı içki kokan nefesiyle birlikte usulca yüzüne üflemişti. Gözlerini kapatan Ivar gözlerini kapatarak homurdanmıştı, aynı zamanda yatakta kendini geriye çekerek sırtını süslemeli ahşap başlığa vermişti.

"Söylesene, bu sapkın alışkanlıklarından Victor'un haberi var mı?"

Alita kuzeninin onu azarlıyor olmasına aldırış etmeden kıkırdamıştı. Elindeki otu içmeye devam ederken olduğu yere sırt üstü uzanmış, tepelerindeki işlemeli cibinliği izliyordu.

"Elbette var, evleneceğim adamdan kendimi saklayacağımı düşünmüyorsun umarım."

"Bilmiyorum, en azından daha kabul edilebilir biri olarak gözükmeyi deneyebilirsin."

KuzguniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin