Ne demekti bu ölüceğini söyledi ben olmazsam ölecek miydi yani. "Eğer sen olursan da ben ölücem"
tedirgin bir şekilde konuşuyordum onunla artık sakin ve doğru bir konuşma yapmalıydım amacını ne olduğunu anlamalıydım. "Seni öldürmemden korkuyorsun" hayal kırıklığına uğramış gibiydi omuzları çöktü birden ve benden yavaşça uzaklaştı ve tam karşımda durdu" seni öldürürsem bende ölürüm benim yaşama şansımsın sen"
"ne demek bu ben senin ne işine yararım"
"öğreneceksin yakında ama daha önce yapman gereken bir şey var"
"nedir o"
artık biraz daha sakindim oda sakindi normal bir şekilde konuşuyorduk ama ondan hala çok korkuyordum bu asla değişmeyecekti "beni bulmalısın Glarey bu gözlerin sahini bulmalısın" dedi ve geldiği pencereden dışarı çıktı. Artık iki şeyden emindim o beni asla öldüremezdi canını yakabilirdi ama ilerisi olamazdı diğeri ise onu o dediği için değil kendim yapmak istediğim için bulmalıydım. Artık daha fazla dayanamayarak yatıp dinlenmeye karar verdim.
Sabah yine yağmurlu bi güne uyandım, üzerime gri bol polar ve altıma ise siyah eşofman giydim bugün evden çıkmayı düşünmüyordum dün yaşadığım sokak maceralarından sonra. Aşağı indiğimde bizimkiler çoktan gelmişti annem mutfakta kahvaltı hazırlıyordu salonda ise babam James ve Moon vardı o hala gitmemiş miydi.
"Günaydın ufaklık"
"günaydın James"
"nasılsın kızım"
"iyiyim baba"
"dün gece Moon burda kalmış korkmuşsun bir şey yok dimi"
"hayır sadece biliyorsunuz fazla takıntılıyım"
"Neyseki Moon varmış seni korumuş" gözlerim Moon'a döndü o ise bana bakmıyordu
"korunacak bir şeyim yok sadece içim rahat etsin diye böyle bir şey rica ettim ondan"
"tamam ışığım bir şey demedim tekrar sağ ol Moon evladım"
"Rica ederim efendim"
"Linda nerde ?" Bu sorumu James cevapladı "aradım birazdan gelir kahvaltıya"
"Linda'nın numarası bende yok sen ne zaman aldın" James soruma cevap vermeden hemen konuyu değiştirdi babamla bir şeyler konuşmaya başladı. Annem bakmak için mutfağa gittim annem sofrayı kurmuştu ama ortalarda yoktu "için rahat uyudun mu ?" Gelen sesle irkildim bu Moon'du sorduğu sorudaki imayı bu sefer anladım ama anlamamazlıktan gelerek "evet"
Moon bugün farklıydı bana bakmıyor benimle konuşurken acı çekiyormuş gibiydi verdiğim cevaptan sonra mutfaktan çıkıp gitmişti.
Linda da gelince kahvaltımızı ettik Linda bir şey yemedi diyette olduğunu söyledi çok ihtiyacı varmış gibi. "Bugün ne yapıyoruz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY IŞIĞININ KADERİ
FantasyHayattan bir beklentisi olmayan,yıllardır aynı hayatı yaşayan Glarey'nin hayatı bu sakinliği yüzünden alt üst olur. Yıllardır yaşadığı hayat ona mutluluk getirdiğini düşünürken ay'ın iki yüzü her şeyi değiştirir. Görmediği yaşamadığı her şeyi yaşaya...