Bölüm-20- Nikah

4.2K 315 135
                                    

Bölüm Şarkısı - İsmail Altınsaray - Yazın Yağar Kar Başıma

Keyifli okumalar 💕💕

Doktorun odasından nasıl çıktığını bilemeyen Kayra bedenini kapının hemen yanındaki bekleme sandalyelerine güçlükle bıraktı. Gözleri dolu dolu bakışları karşı duvarda boş gözlerle izliyordu. Bakışları bir kadının bebeğine sarıldığı yağlı boya tabloda dolaştı uzun süre. Gözlerinden yaşlar süzülürken başını ellerimin arasına alarak saçlarını çekiştirdi.

Ne yapacaktı nasıl bir yol izleyecekti hiç bir şey bilmiyordu. Karısının hamile olduğunu öğrendiği,onu bulduğu andan beri yaşadığı mutluluk  doktorun bir kaç sözüyle uçup gitmişti adeta. Mutlukuk bir kuş gibi konuyordu  parmağına daha ona dokunamadan uçup gidiyordu her seferinde. Ne diyecekti,nasıl açıklayacaktı Derya'ya. Yaşadıkları onca şeye rağmen bebeklerinin mutluluğu ile azıcıkta olsa gülen  yüzünü nasıl soldururdu. Ellerini saçlarından çekerek başını olumsuz anlamda salladı. Söylemezdi! Saklaya bildiği yere kadar saklayacak durumunu ona belli etmeden kendisi üstlenecekti bu sıkıntıyı.

Zaten çok zorlu bir süreçten geçeceklerdi karısına söyleyip daha fazla strese sokmayacak bebeklerinin ve onun sağlığını daha fazla riske atmayacaktı. Bu süreci uzata bildiği kadar uzatacaktı. Avuç içlerini akan gözlerine bastırarak derin bir nefes aldı ve kendini birazda olsa toparlayarak ayağa kalkıp çıkışa doğru ilerledi.

Türkiye'yr döner dönmez Rüzgar ve Kenan amcası ile konuşup alanında en iyi olan doktorlara götürecekti karısını.  Sadece bu doktorun sözleri ile hareket etmeyecekti. Düşünceleri arasında aracın yanına geldiğinde sessizce kilidi açarak aracın içine girdi. Bakışları hızla karısını bulurken onun hala bıraktığı gibi derün bir uykuda olduğunu görünce gözlerini kapattı acıyla.

Ne karısını ne de bebeklerini kaybetmek istemiyordu. Hemen bu ülkeyi terk edip kurtulmak istiyordu bütün sıkıntılarından. Sanki bir an önce buradan giderse bütün sorunları çözülecekmiş gibi hissediyordu. Sıkıca kapattığı gözlerini açarak karısının üzerinde gezdirdi. Önce hasret kavurmuştu içini. Kavuşursa bütün acılarının biteceğine inanmıştı. Şimdi ise ayrı kalmaya bile razıydı. Yeter ki karısı ve bebekleri iyi olsundu başka bir şey istemiyordu. Karısının üzerindeki pikeyi omuzlarına doğru çekti ve sessiz olmaya çalışarak direksiyona geçip aracı çalıştırdı ve hareket ettirdi.

Aracı yola çıkarttığında Derya hafifçe gözlerini aralayıp bir şeyler mırıldanırken,uykunun daha ağır bastırması ile tekar kapadı gözlerini. Karısının bu halini dikiz aynasımdan izleyen adamın yüzünde buruk bir gülümseme oluşurken yapacaklarını aklında sıraya koymaya başladı.

Aracı otelin önüne park eden adam direksiyondan kalkarak arka koltuğa karısının yanına doğru ilerledi. Onun hala uyuyor olması haftaların yorgunluğunun,endişesinin sonucu gibiydi. Uyandırmaya kıyamayarak çaprazındaki koltuğa tekrar oturup bakışları karısında düşüncelere daldı tekrar.

Uzun bir süre sonra Derya gözlerini hafifçe araladı. Önce nerede olduğunu anlamaya çalışarak kısa bir an etrafında bakışlarını gezdirdi. Gözleri pencereden dışarı kaydığında güneş ışınlarına bakarak yüzünü buruşturdu. Saatin öğleyi geçtiğini fark edince ellerini yüzünde gezdirerek nefesini sesli bir şekilde dışarı verdi. Ellerini yüzünden çekip hafif doğrulmuştu ki bakışları çaprazındaki kocası ile kesişince şaşkınca konuştu.

"Ne yapıyorsun orada?" Kayra yüzüne kondurduğu çapkın bir gülümseme ile cevap verdi.

"Seni izliyordum." Karısının kaşları şaşkınlıkla havalanıp yanakları kızarmaya başlayınca sözlerine devam etti." Toparlan da inelim artık hadi güzelim." Derya başını olumlu anlamda sallayarak doğruldu ve üzerindeki pikeyi katlamaya başlarken aklına gelen şeyle bakışlarını hızla kocasına çevirdi.

İKİ DELİ BİR SEVDA (DAVA SERİSİ 4)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin