Kara Yazılı Kaderin Kanlı İmzası

888 26 12
                                    


# Mezarlık Gülü|DİLHUN#
•18 Aralık 2020•

Yeni bir başlangıcın tarihi.
Bu yeni baslangıcın, sizlerin yüreğine bahar, benim zihnime de tazelik getirmesi dileğiyle. Nice yeni baharlara...

Sezen Aksu- Kavaklar

Sezen Aksu- Kavaklar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kara Yazılı Kaderin Kanlı Imzası

Gerçekten yaşamaya başlamadan önce birkaç kez ölmen gerek.
-Charles Bukowski


Gözlerimin buğusunu gidermek için ellerimin ayasını gözlerimin üzerine bastırdım. Parmaklarım sancıyan zihnimi yatıştırmak istercesine şakaklarıma doğru yola çıkmıştı. Buz kütlesini andıran parmaklarımı şakaklarıma bastırıyordum, içerdeki kargaşayı durdurma hayaliyle.

Nafileydi. Ruhumu kanatma eşiğinden içeri sızan, buhran dolu düşünceleri zihnimden atabilmek olanaksızdı.

Montumun kapüşonunu başıma geçirerek ani duraksayışımı sokağın köşesinde bıraktım.  Attığım her adımda sarsılan vücuduma zihnim isyan ediyordu. Bu çetrefilli ağrının altında düşüncelerim tökezliyordu. Bugünde işyerime giden bu yolda ilerlemeye koyulmuştum. Çok zaman olmuştu bu yolu yürümeye başlayalı. Sürekli duraksayışlarım varış süremi uzatıyordu.

Parmaklarım havadan daha soğuktu. Şehrin kalabalık gürültüsünden kaçarak daha sessiz sokaklara daldım. Dudaklarımdan çıkan sıcak nefesim buhar olarak havaya karışmaya devam ediyordu. Havanın soğukluğuna rağmen zihnimin içinde sürekli çakan kıvılcımlar sönmüyordu. Moraran ellerimi ceplerim sokmuş, omuzlarımı çeneme doğru çekerek ısınmaya çalışıyordum. Titreyen çenemi kontrol edememek, zihnimdeki kıvılcımları çoğaltıyordu. Bugün nasıl bitecekti, bilmiyordum.

Ardımda kalan gürültülü caddelerin sesleri boş sokağa sızıyordu. Sesler sanki beni takip ediyordu. Bu izbe düşüncelerimin arasında bir an önce kulübe varmak da vardı. Sokağın sonuna doğru yaklaşıyordum, bitmek bilmeyen adımlarımca. İleriye vurmuş bakışlarıma biri denk düştü. Telaşlı adımları yürüdüğüm sokağın başında durmuştu tekinsiz bakışları ise geldiği sokağa bakmaktaydı. Ve görmeyi beklediği şeyi gördüğünde hiç mutlu olamamıştı.

Duyduğum sesle adımlarım durdu. Sesinden cüssesinin iri olduğu belli olan bir köpek, sokağın ötesinden semayı titretiyordu. Bu adamın bedenini zapt etmiş bu telaş, o köpekten mi kaynaklanıyordu? O adam öne doğru meylettirdiği bedeniyle benim olduğum sokağa girmiş, bana doğru koşuyordu. Zincirlerini koparmış öfkesiyle kesintisiz havlayan köpeğin sesi sancıyan zihnimde uğulduyor, kanım şakaklarıma hücum ediyordu. Ve işte bedenimdeki bu alarm korkunun emareleriydi. O köpek belli ki bu adamın peşindeydi ve o adam da kaçışı benim yönümde görmüştü. Aldığım nefes ciğerlerime ulaşmazken savunmasız bir şekilde üzerime doğru gelen tehlikeyi samimiyetle kucaklıyordum. Tehlike adamın çıktığı sokaktan esiyordu, benimde kaçmam gerekiyordu. Donup kaldığım sokak ortasında yüzüme soğuk rüzgârlar vuruyordu. Aralanmış dudaklarımdan dışarıya sızan nefesim, birbirine olan mesafelerini uzatmış kirpiklerimi okşuyordu.

Mezarlık Gülü |DİLHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin