Kollarından kurtulmuş kendimi ondan en uzak yere atacakken belime sarılan kollar ile olduğum yere tekrardan çivilendim. "Bırak beni !" diye nafile bir çabayla birkaç kere daha kurtulmaya çalıştım. Sadece kendimi yormaktan başka bir sonuç alamadım. Belime sarılan iki el beni kendine çektiğinde sırtım, onun göğsü ile bütünleşmişti. Sırtıma yerleşen göğsü, bir puzzle parçası gibi kusursuz bir uyum gibi hissettirmişti. İki eli de karnımın üzerinde, tamamen kapatacak kadar büyük duruyordu. Sol eli, bilinçli mi olduğunu bilmediğim bir şekilde karnımdan yavaşça aşağılara inmeye başladı. Gözleri ile dondurduğu yetmiyor, hareketleri ile de nefesimi kesiyordu. "N-Ne yaptığını sanıyorsunuz ? Bırakın !" dediğimde amacım onun hareketini kesmekti. Serçe parmağı, üzerimdeki eşofmanın lastiğine takıldığında lastiği çekip bıraktı. Lastiğin tenimin üzerinde yarattığı tok ses, hızlı nefes alışverişimin sesine karışarak odayı doldurdu. Aynı hareketi tekrarlandığında bu sefer benden bağımsız bir ses daha yankılandı odada. "Ah.." diye utanarak çıkardığım sesin ardından sırtımda hissettiğim vücut kasım kasım kasılmaya başladı. Sırtımda, gerilen vücudunun her bir ayrıntısını hissettiğime emindim. Yüzünü yavaşça yaklaştırarak omzumun üzerine yasladı. Ilık nefesi, açık gerdanıma ve boynuma çarparken o, oldukça rahat ve profesyoneldi. "Sizi nasıl cezalandıracağımı buldum galiba öğretmen hanım..." ---Hikayede argo, küfür ve yetişkin içerik bulunmaktadır. Rahatsız olacak olanların başlamaması önem ve rica edilir... --- Başlama: 15.02.2022