☆3°

6K 409 592
                                    

°°°°°°°°°°°°°°°°°°••••••••••••••••••

                  1 Hafta sonra

Lanet olası okula geri dönmüştüm. Okuldan atıldıktan sonra bile tekrar okula gidiyor olmam ayrı bir saçmalıktı. Kovulduktan sonra bok giderdim. Fakat reşit olmamam ve sahte kimliğimin bu tip yerlerde işe yaramaması bana yardımcı olmuyordu.

En azından okul formamı beğenmiştim. Eski formam sarıydı ve ben sarıdan nefret ederdim. Şimdiki formam koyu yeşildi. Cidden dört ay boyunca okula gitmeyince bir daha hiç gitmem gerekmeyecekmiş gibi hissetmiştim.

Ayaklarım geri geri gitsede maalesef okula varmıştım. Öğretmenler odasını buldum. İçeri girer girmez beni tıknaz  eisenstein'a benzeyen bir adam karşıladı. Bir an ürkesemde hafifçe önünde eğildim ve "Ben yeni gelen öğrenciyim efendim."dedim.

"Hmm belli."dedi ve burun kıvırdı. Sonra yanımdan geçip gitti. Onun arkasından bakakaldım. "Yeni öğrenci."dedi daha genç bir erkek sesi. "O bir veliydi."dedi.

"Ah..."anladım anlamında başımı salladım. Gerçekten öğretmen olan adama döndüm. Otuzlu yaşlarda yapılı bir adamdı.

"Adın Kang Eun Ji, değil mi?"

Başımı olumlu anlamda salladım. Kocaman gülümsedi. "Ne hoş! Benim sınıfımdasın. Ben Kim Jongin. Edebiyat öğretmeninim. Biraz bekle. Seni sınıfımıza götüreyim."dedi.

Önünde hafifçe eğildim. Ardından onun hazırlanmasını bekledim.

Bay Kim ile birlikte sınıfımıza gittik. Ben 3-1 sınıfındaydım.

İçeriye girdik. Herkes her yerdeydi. Tamam, eski okulumda da pek sakin değillerdi ama bu ayrıydı. Son sınıfların ayrı bir ders telaşı olmaz mıydı? Bunların hiçbiri çalışan birine benzemiyorlardı.

Sonra aklıma özel okulda olduğum geldi. Doğru ya, hepsi baba parası yiyordu, benim gibi...

Bay Kim, "Herkes yerine!"diye bağırdığında ancak bizim geldiğimizi fark etmişlerdi. Sonunda herkes sırasına geçtiğinde tekrar konuştu bay Kim. "Bu yeni sınıf arkadaşınız. Hatırlarsanız geçen sene, yıl sonu kayıt yaptırmıştı fakat gelmemişti. Sonunda kendisiyle tanışabildik."dedi  ve gülümseyerek bana döndü. "Bize kendini tanıtır mısın?"diye sordu.

"Ben Kang Eun Ji. Seoul'den geliyorum. Umarım iyi anlaşırız."deyip hafifçe eğildim. Ardından bay Kim'e geri döndüm.

Bana tekrar gülümsedi. "Pekâlâ. Sınıfta tek boş yer Lee Minho'nun yanı. Oraya oturabilirsin."dedi ardından cam kenarı en arka sıradaki oğlanın yanını gösterdi.

Çocuk bana tanıdık gelmişti fakat çıkaramadım. Bay kim'e selam verip arka sıraya doğru ilerledim. Oğlan ben ona yaklaştıkça bakışlarını daha çok kaçırıyordu.

Yanına oturdum. O ise kenara doğru kayıp benden uzaklaşmıştı. Bir saniye, sadece bir saniyeliğine göz göze geldik. O an tanıdım.

Bu bir hafta önce öptüğüm çocuktu.

Yanılıyor olmalıydım değil mi? Bu kadar tesadüf olamazdı. Fakat saçı, gözü, dudakları... her şeyi aynıydı. Sadece üzerinde okul forması vardı. Hatta yine hafiften titriyordu. Bakışlarını kaçırıyordu.

Ders çoktan başlamıştı. O benim bakışlarımdan rahatsız olmuş olacak ki başını kolları arasına alıp masaya koydu kafasını. Yüzünü camdan tarafa çevirdi ve gözlerini kapattı.

Emindim kesinlikle oydu.

Bakışlarımı çektim. Derse odaklanmaya çalıştım. Fakat olmuyordu. Dışarıda gezmek varken sınıfın içinde duramıyordum. Her yerim uyuşmaya başlamıştı.

PHOBIA ● Lee KnowHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin