İYİ OKUMALAR :)
*** Kaya'nın Ağzından***
Son gaz bastım. Delirmek üzereyim. O piç, Kayra'ya gözümün önünde vurmuştu! Benim bakmaya doyamadağım, dokunmaya kıyamadığım yüzüne vurmuştu! Ve ben hiçbir şey yapamadım. Tekrar sinirle dreksiyona vurdum.
Ona engel olamadım, Kayra'yı kaçırmıştı. Sinirle bağırıp saçımı karıştırdım. Önümdeki arabalardan hangisinin içinde Kayra'nın olduğunu bilmiyordum. Allah kahretsin ki, arabayı bulamıyorum. Önümde yavaş yavaş giden arabalara küfür mırıldanırken onları geçip diğer arabalarının içlerine baktım. Yoktu, yoktu işte! Araba yoktu! Telefonumun zil sesini duyunca hemen cebimden çıkarttım. Poyraz arıyordu.
" Ne var Poyraz? " derken hala gözüm diğer arabaların içlerindeydi.
" Nerdesin sen? "
Bağırışıyla derin bir nefes aldım. Çok öfkeliydi.
" Arabayı takip ediyorum ama kayboldu! " diye sinirle konuştuktan sonra dreksiyona bir kez daha vurdum.
"Biz polise haber verdik. Şuan Kayra'nın evindeyiz. Bul onu Kaya! Başka bir şey demeyeceğim. Söz verdiğin gibi, Kayra'yı bulacaksın. "
Tek amacım, ona zarar gelmeden onu bulmaktı zaten.
" Bardaki çocuklara haber verin. Herkese haber verin! " deyip telefonu kapattığım gibi arka koltuğa attım.
Şu siktiğimin arabası yer yarıldı da içine girdi! Yollarda biraz daha bakındım, ama yoktu. Buhar olup uçtu sanki! Sinirle en yakın kavşaktan dönüp Kayra'nın evine yöneldim.
Arabayı evin önüne park ettikten sonra aşağı indim. Ellerim terlemeye başlamıştı. Ben şimdi içeridekilere ne diyecektim? Ceylan Teyze'ye ne diyecektim? Derin bir nefes verdikten sonra kapıya doğru ilerledim. Zile bastıktan biraz sonra Çağla kapıyı açtı.
Ağladığı belli oluyordu. Gözleri kızarmış, yüzü çökmüştü. İçeri geçtiğimde Kaan tekli koltukta oturuyordu. Ellerini başının iki tarafına koymuş, yere bakıyordu. Ceylan Teyze üçlü koltukta oturmuş, gözlerinden akan yaşlara engel olamayıp hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Poyraz da Ceylan Teyze'nin yanına oturmuş, ellerine ve bileklerine kolonya döküp sakinleştirmeye çalışıyordu.
" Ben geldim. " deyince Ceylan Teyze ümitlenerek hızla ayağa kalktı ve karşıma geçti.
" 'Buldum' de Kaya! 'Kayra'yı getirdim' de bana. " dedikten sonra tekrar ağlamaya başladı ve bana sarıldı. Kayra'yı buldum, demeyi o kadar çok istiyorum ki.
" Söz veriyorum Kayra'yı ben bulup, size getireceğim. " deyip geri çekildiğimde, Çağla hemen Ceylan Teyze'nin koluna girdi.
" Perişan ettin kendini, çok yordun. Hadi ben seni yukarı çıkartayım. Biraz sakinleş. "
Ceylan Teyze yanaklarındaki göz yaşlarını silip kafasını salladı. Onlar merdivenlerden yukarı çıkarlarken bende koltuğa, Poyraz'ın yanına oturdum. Derin bir nefes alıp yüzümü sıvazladıktan sonra dirseklerimi dizlerime koydum.
" Polis ne dedi? " diye sorup Poyraz'a baktım. Onlarda çok kötü gözüküyordu. Herkes üzgündü.
" 'Siz sakin olun' , 'Biz onu bulacağız' , 'Elimizden geleni yapacağız' ve bla bla bla!.. Herhalde polislerin bulmasını beklemeyeceğiz değil mi? " diye sorarken gözleri benle Kaan arasında gidip geldi. Poyraz'da Kayra için endişeleniyordu. Sonuçta onunla beraber büyümüştü.
" Siz çocuklara haber verdiniz mi peki? " diye sorduğumda Kaan olumlu anlamda başını salladı.
" Yalnız, arabanın plakasını alabilseydik işimiz çok daha kolay olurdu. " diye düşünürken duvara bakmaya başladı. O an, bunu düşünmeye akıl edemedim.
