İYİ OKUMALAR :)
" Arzu, hadi kendine gel hayatım. " dedikten sonra Kenan Bey tekrar eşinin yanağına hafifçe vurdu.
Kadın beni dolapta öyle görünce doğal olarak bayılmıştı. Ama ben odaya onun gireceğini tahmin edemedim ki. Aklımda hiç böyle bir tanışma yoktu. Kaan, Kaya ve Kenan Bey onu salona taşıyıp koltuğa uzanmasını sağladılar. Çağla ve Poyraz da geldiğinde hep beraber Arzu Hanım'ın etrafına toplandık ve ona merakla bakmaya devam ettik. Dudağımı dişleyip parmaklarımla oynamaya devam ettim. Uyanırdı değil mi? Ben hastaneye götürmek için ısrar etsemde, küçük bir şey olduğunu söylediler.
Arzu Hanım gözünü araladığında ona kocaman gözlerle bakan çocukları görünce irkilip koltukta geriledi.
" Anne, sakin ol. Biziz. " deyip Kaya annesinin yanına oturdu. Arzu Hanım gözünü yavaşça bizim üzerimizde gezdirdiğinde en son beni gördü. Alnını tuttup gözünü yumduktan sonra tekrar bize baktı.
" Ne oldu bana? " dedikten sonra Kaan'ın getirdiği suyu yavaşça içti.
" Anne, bu Kayra. Benim kız arkadaşım. " deyip Kaya beni işaret ettiğinde çekinerek annesine gülümsedim.
Farklı bir şekilde tanışsak da çok iyi anlaşmıştık. Çok iyi bir kadındı. Saçları ve gözleri de kahverengiydi. Arzu Hanım'ı görmeden önce, Kaya ile Kaan'ın babalarına benzediğini sanıyordum. Ama annelerine benziyorlardı. Kenan Bey'in gözleri benimki gibi açık maviydi. Arzu Hanım'ın yanındayken hiç çekinme hissi duymamıştım. O kadar sıcakkanlıydı. Çağla da aynı şekilde iyi anlaşmıştı.
Hep bir tane de kızı olmasını istermiş. Üç erkekle uğraşmak kolay değildir tabii. Hep beraber salonda sohbet ederken nasıl davranacağımı şaşırdım. Arzu Hanım mı demeliyim, yoksa Arzu teyze mi? Bir an Arzu amca diyeceğim diye çok korktum. Aslında Kenan Bey de, Arzu Hanım da çok gençlerdi.
Kaya'nın telefonu çaldığında salondan çıktı. Poyraz bana kaşlarını kaldırarak baktığında bende dudağımı büktüm.
" Bu akşam araba yarışım varmış. " deyip Kaya tekrar salona girdi ve telefonu cebine koydu.
" Yine şu yarışların mı başladı Kaya? Ne zaman bırakacaksın şu araba sevdanı? Bir gün başına bir şey gelecek diye ödüm kopuyor. Biri her yerine dövme yapar, biri yarışlara katılır, biri düşmanları yüzünden silahlı korumalarla gezer. " diye isyan ettiğinde herkes Arzu teyzeye döndü. Kadında haklıydı.
Ailesi için korkuyordu. Her anne korkardı. Kocası iş adamı olduğu için düşmanları vardı ve bu yüzden silahlı korumalarla gezmek zorunda kalıyordu. Kaan'ın da vücudunda dövmeler vardı. Gerçi bu Çağla'nın ilgi alanıydı.
" Uğraşma çocukla Arzu. O da öyle eğleniyor işte. Karışma artık, koca adam oldu. " deyip Kenan Bey Kaya'ya baktıktan sonra göz kırptı.
Kaya ile babasının arası gayet iyiydi. Baba-oğul ilişkilerini hep sevmişimdir. Babasının oğlunu koruması, arkasında olması, ona güvenmesi.
" Hadi kalkalım o zaman. Size dışarda kahvaltı ısmarlıyayım. Bekleyin, beş dakikada hazır olurum. " dedikten sonra Kaya yine salondan çıktı.
" Hadi bahçede bekleyelim. " deyip Kaan ayağa kalktığında herkes ayaklandı. Gülümseyerek Arzu teyzenin yanına gittim. Ne kadar genç olsada teyze demeye karar verdim.
" Tanıştığıma çok memnun oldum. " dediğimde gülümseyerek bana sarıldı. Bayılma konusunu utandığım için hiç açmamıştı. Çok, anlayışlıydı.
" Bende çok mumnun oldum. Sahip çık bizim oğlana. " diye fısıldadığında gülüp geri çekildim.
Bahçeye çıktıktan sonra Çağla ile konuşurken gözüm yoldan geçen bir adama takıldı. Uzun boylu, takım elbiseli ve sakallıydı. Buraya bakarak ilerledikten sonra siyah bir arabaya bindi. Kaşlarım çatık, orayı izlerken Çağla kolumu dürttü.
