Arkadaşlar kusura bakmayın, biraz hastaydım bölüm atamadım. Umarım güzel bir bölüm olmuştur.
İyi okumalar🤗💜
****
Jungkook'un ağzından:
Sabah uyandığımda burnumu kaşındıran bir şey vardı. Yerimde kıpırdandığımda iyice kaşındırmaya başlamıştı. Gözlerimi araladığımda burnumun dibindeki saç tutamları dikkatimi çekti. Biraz geri çekildim ve gözleri mi saç tutamlarından aşağı doğru süzdüm. Mavi saç tutamlarından birkaçı alnına düşmüş, gözlerini huzurlu bir uykuya kapamış, dolgun dudakları uykunun da etkisiyle biraz daha öne çıkmış, beyaz teninin ışıltısı gün ışığı ile daha da parlamış, masaldan kopup gelen bir güzelliğe sahip Jimin uyuyordu göğsümde.
Dün gece ona evlenme teklifi etmiştim. Benim omegam olacaktı Jimin. Bu durum beni acayip heyecanlandırıyordu. Hemen bugün saraya gidince tüm çalışan betalara emir verecektim, düğün hazırlıklarına başlasınlar.
Göğsünde uyuyan güzelliği saatlerce izleyebilirdi. Fakat toplantıya yetişmesi gerekiyordu. Bu nedenle onu uyandırmalıydı. Gönlü her ne kadar el vermese de onu uyandıracaktı.
-Jimin, hadi güzelim aç gözünü.
-Hhhhhm, noldu ya?
-Sabah oldu Jimin. Hadi uyan.
Yerinde mızmızlanıp iyice bana sokuldu.
-Olsun, nolmuş sabah olmuşsa. Sabah uyuyamıyor muyuz?
-Hayır, uyuyamıyoruz. Sabahları işe gidip geceleri uyuyoruz biz senin aksine.
Tüm gece susmamıştı Jimin. Sürekli bizden bahsetti hayaller kurdu. Anılarını anlattı. Gece geç saatlere kadar hiç susmadan, yorulmadan anlattı. Hatta ben bir ara uyuyakaldım diye bana kızıp tekrar başa sardı anlattığını. İnanın tam bir işkenceydi.
Sonunda Jimin'i uyandırıp hazırlandık ve yola çıktık.
-Nereye gidiyoruz?
-Seni saraya bırakacağım.
-Senin sarayına mı?
-Hayır, şimdilik yaşadığın saraya.
Jimin gülerek önüne dönmüştü.
-Kahvaltı ederiz diye düşünmüştüm.
-Başka bir zaman artık. Gerçekten önemli bir toplantım var.
Gözlerimi Jimin'in karnına odaklayarak
-Projenin piyasaya sürülen ilk deneyini kontrol edeceğiz. Ve eğer..
Nefesimi içime çekerken Jimin sabırsızca sordu
-Ve eğer?
-Eğer başarılı olursa düğünümüz olur olmaz senin de üzerinde deneyeceğiz.
Jimin gözlerini fal taşı gibi açmıştı.
-Yani biz şimdi ikimiz evlenecek miyiz?
Anın şoku ile saçmalamıştı. Kendisi de farkındaydı bunun.
-Yani dün gece kabul ettin sanıyordum ama, yüzükte parmağında yanlış hatırlamıyorsam bizim çift yüzüğümüz bunlar dedim kendi elimdeki yüzüğü de göstererek.
-E şey ya bir an saçmaladım, tabi ki de kabul ettim seninle evlenmeyi.
Onu saraya bırakıp ben de toplantıya geçtim.
*****
Jimin'in ağzından:
-Eee ama Jimin, neredeydiniz dünden beri? Ne dedi Bay Jeon? Evlenme teklifi etti mi bari?
Tae'nin son sözü ile ona döndüm.
-Sen nereden biliyorsun onun bana evlenme teklifi edeceğini?
-Hah nereden bileyim canım, tahmin sadece.
Ona inanmayan bir bakış attığımda
-Öff iyi tamam. Bay Jeon birkaç gündür bununla uğraşıyordu. Hatta birazdan senin düğünde giyeceğin takım için ölçü almaya gelecek birkaç tane görevli.
-Neeeee, birazdan mı? Takım mı? Asıl soru düğün mü? Bana ne zaman haber vermeyi düşünüyordunuz? Nikah masasına oturunca mı?
-Ahh Jimin sakin ol, ne var evleniyorsun işte. Sanki zorla veriyorlar seni. Ne bu tipler.
-Hah, vay be. Beni evlendirmek için bu kadar can attığını bilmiyordum Kim Bey. Küçükken öyle demiyordunuz ama. Nilir Jimin sin ivlinmi, sini kimsi ili piylişmik istimiyirim(nolur Jimin sen evlenme, seni kimse ile paylaşmak istemiyorum).
-Allah Allah, paylaşasım geldi. Hem sen çok yiyorsun sürü batacak senin yüzünden. Azıcık da Jeon sürüsünü batır.
Dudaklarımı büzerek
-Ben çok yiyorum öyle mi? Peki Taehyung. Yemiyorum al mutlu ol SÜRÜN ile.
- Şaka mı? Trip mi atıyorsun bana. Ahh hadi ama Jimin. Yapma böyle.
Kapıdan bir beta ve yanında birkaç görevli gelip
-Efendim Jimin Bey için gelen görevliler.
-Peki beta sen çık.
Tae de gelenlere hoş geldiniz dedi ve
-Siz Jimin ile ilgilenin. Bir sorun olursa buradayım Jimin tamam mı?
-Tamam Tae, görüşürüz.
(Akşam)
Düğün için seçtiğim takım elbiseyi hazırlamak için götürdüler ve akşama hazır bir şekilde az önce kapıdan aldım takımı.
Elimde takım ile odama giderken, koridorda Hoseok hyungla karşılaştım.
-Oooo Jimin Bey, torunlarınızın düğününe mi davet edeceksiniz beni. Evleniyormuşsunuz. Bunları Yoongiden mi duyacaktım.
İmalı bir şekilde sırıtarak
-Yani benden duymanı isterdim ama Yoongiden de duymak fena olmamıştır senin için.
Hoseok kızarırken hemen bir bahane buldu ve odasına gitti. Ben de odama doğru adımladım. Kapıyı arkamdan kapatıp ilerlediğimde balkonda bir hareketlilik dikkatimi çekti. İlk başta umursamasam da tıkırtı üzerine gözlerimi balkona odaklayınca bir el kapıma uzandı. Kapı kulpunu indiriyordu ki
-Kim var orada? Sen de kimsin?
Kapı kulpunu indirdi ve gördüğüm bedenle şok oldum.
.
.
.
.
Dırım dırırırım.... Sizce kim gelmiş olabilir?🤔
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Minik Deneğim🌼
Fanfiction~Buldum, işte bu kadar. Hazır ol Jeon Jimin. Bebeğimizi doğuracaksın. . . .