Medya: Başak
Bisikletimi hızla sürüp grubun ön tarafında olan tayfaya göz attım. Aralarında eğlenceli bir sohbet dönüyordu. Bende zaman harcamadan bisikletimi o tarafa doğru sürüp yanlarına katıldım. Kısa bir süre içerisinde grubun arka tarafında kalan kişilerde yanımıza ulaşmış uzunca bir şerit halinde toplanmış olduk.
" Hey Allah' ım zincirim attı ya" dedi aniden Ender ayağını pedaldan çekerken. Utku keyifle bir kahkaha atarak " alışıksın sen böyle işlere kanka niye gerildim bu kadar? " dediğinde anın verdiği sinirle Ender olabildiğine ters bir bakış fırlattı bu söze karşın. Utku, ellerini suçsuzmuş gibi havaya kaldırıp diğer eliyle ağzına fermuar çekerken bisikletinden yardım etmek için çoktan inmişti bile.
Geride kalmamaları için bizde ilerlemeyi bırakmış onları bekliyorduk. Neyseki çok uzun bir zaman geçmeden zinciri geri yerine takmışlardı. Onların bisikletlerin atlamalarıyla herkes geri yerine geçti. Hepimiz kaldığımız yerden sohbete devam ederken Tuna bana dönerek " Bilekliği, oldukça güzel duruyor. Saat falan bayağı uyumlu." dedi bilinmeyenin bilekliğini ve verdiği saati göstererek. Keyifli çıkan sesine karşılık aynı şekilde yanıtladım
" Teşekkür ederim. Bana çokça özel birinden armağan." dememle Tuna' nın dengesi sarsılmıştı. Tam bisikletten düşecek gibi olurken hızla bir ayağını pedaldan çekip yere koyarak dengesini arttırdı ve büyümüş bakışlarını gözlerime çevirip boğazını temizledi ve " Özel birinden mi dedin? " diye sordu emin olmak istercesine. Başımı olumlu anlamda salladığımda yüzündeki şaşkınlık yerini mutlulukla kaplı bir tebessüme dönüştü " Ne kadar özel peki bu kişi senin için?"
" Miktarını ölçemem ama çok önemli, olabildiğince " dedim sesimdeki mutluluk ve heyecan alenen ortadayken. " Anladım." dedi o da aynı gülümsemeyle.
Yaklaşıp bir saat bu şekilde bisiklet şehrimizi sürdükten sonra oldukça yorulmuştuk. Aynı zamanda hava da yavaştan kararmaya başlamıştı. Bizde en mantıklı karar olan evlere dağılmayı tercih etmiştik.
Kulağıma kulaklığımı takıp yaklaşık kırk - kırkbeş dakikalık bir yürüyüşün ardından eve varmışım. Anne ve babamın işten çıkma zamanına göre saat henüz erken olduğu için kimse gelmemişti bu yüzden bunu fırsat bilip 2 saat kadar ders çalıştım. Böylece yetişmesi gereken projelerde aradan çıkmış olmuştu. Annemlerde ben dersimi bitirdigimde gelmişlerdi fakat dışarda yediğim için, karnım aç değildi. Bende üstüme rahat bir şeyler giyip yatağıma oturdum.
Fazla bir zaman geçmeden telefonumdan yükselen bildirim sesiyle hiç beklemeden direk o tarafa koştum. Tam da tahmin ettiğim gibi mesaj bilinmeyenden gelmişti
Bilinmeyen numara: Aşık olduğum kız?
Başak: Bana aşık olan çocuk?
Bilinmeyen numara: Nasılsın bakalım güzelim?
Başak: İyi takılıyorum öyle odamda yorgunluğumu atmak için sen?
Bilinmeyen numara: Hiç ya bende öyle çıldırıyorum. Günlük aktiviteler falan
Başak: Hayırdır? Neye çıldırıyorsun?
Bilinmeyen numara: Ben susucam fotoğraf kendini anlatacak:
Başak: Fotograf?
Heyecanla telefonu elimde sıkarken birden başımı kaldırıp aynadaki heyecanlı yüzüme bakarak baygın bakışlarımı takındım " öf Başak ya! Kendi resmini atacak değil ya hoşlandığın çocuk. Sende düşündüğün şeye bak." Sözümü bitirmemle telefona gelen bildirime odağımı verdim
Bilinmeyen numara: Kendi fotoğrafımı atacağım günler de gelecek hissediyorum :)
Her zaman olduğu gibi yine aklımı okumuş, aklımdakilerin cevabını veriyordu.
Bilinmeyen numara:
Başak: Aaa kedin mi var?
Bilinmeyen numara: Aynen
Başak: Eee neye çıldırıyorsun peki?
Bilinmeyen numara: Dersin başından yeni kalmıştım. 2 oyun atıyım dedim sonuç bu 🤦♂️.
Bilnmeyen numara: Sevmemin üstünden 2 dakika dahi geçmeden yattı koluma jfkfksm
Başak: Jfjgkdkmdkd çok iyi. Adı ne peki.
Bilinmeyen numara: Pirinç.
Başak: Nerden geldi aklına pirinç koymak :D
Bilinmeyen numara: Başta bizde bilmiyorduk. Sonra yemeğe oturmuştuk yemekte de pilav vardı. Patisini elime değdire değdire miyavlayarak istemişti.
Bilinmeyen numara: Bende vermiştim biraz sonra baktım hoşuna gitti. O an pirinç koyduk adını.
Başak: Aaa çok güzel :)
Bilnmeyen numara: Şu an pirinç yemeğimi dızlamaya çalışıyor nasıl kurtulucam?
Başak: ne? Djhdksm
Bilnmeyen numara:
Başak: Onu bilmiyorum ama emin olduğum bir şey var
Bilinmeyen numara: Neymiş o? Merak ettim, dızlayan dızladı zaten yemeğimi yapacak bir şey yok
Başak: Ellerin aşırı güzel.
Başak: Bakıyorum ve görüyorum ki eliniz boş,
Bilinmeyen numara : Tahmin ettiğim şey geçiyorsa aklından:
Bilinmeyen numara: OHA NE. BEYNİM ÇALIŞMIYOR
Bilinmeyen numara: ÖNCEDEN HABER VEREYDİN BE GÜZELİM
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMAŞIK | texting
Short StoryBilinmeyen numara: Lan! Bir dakika, bir dakika Bilinmeyen numara: NE? YANİ, SEN BANA MESAJ ATIYORSUN ! Bilinmeyen numara: Bir dakika ver beş dakika ölüp geliyorum. Soran olursa aşkından kendini bilmem nerelere attı dersin... Bilinmeyen numara çev...