KARMAŞIK | texting

2.0

Tuna' nın arkasından bakmayı kesip önüme döndüm. Az sonra matematik hocamız içeri girecekti, bu yüzden kitap defterlerimi çıkartarak derse hazırlık yaptım.

________________

Tahtadaki son problemi çözmeyi bitirmemle zil çalmıştı. Sakin adımlarla sırama doğru ilerlerken Kağan' ın telefonu çalmaya başladı. Hepimiz ona döndüğümüzde Kağan " Annem arıyor " diyerek açıklamada bulunup aramayı yanıtladı

" Efendim annecim? "

" Ne zaman? Bugün mü geliyor? "

" Saat kaçta ? "

" Tamam yetişirim ben size okul çıkışı "

Heyecanla sürdürdüğü telefon konuşmasını bitirip otuz iki diş bize döndü. Anlam vermeye çalışarak kaşlarım çatık bir şekilde Kağan' a bakışımı sürdürdüm. Tahminimce Barış ve Cemre de öyleydi. Kağan en sonunda sesizliğini bozarak mutlulukla konuştu " Sıkı durun gençler! " Barış elini ' devam et ' anlamında salladı " Ablam geliyormuş! "

Şaşkınlıkla büyüyen gözlerimle Kağan' da olan bakışımı sürdürdüm. Cemre kısa bir süre bekledikten sonra keyifle kahkaha attı " Sen ciddisin? " Kağan usulca başını aşağı yukarı salladığında Barış da gülümsemişti.

Kağan' ın ablası tıp okuyordu bu yüzden de ablasıyla pek buralarda olamıyordu. Her ne kadar birbirleriyle çok görüşemeselerde aralarında sıkı bir bağları vardı. Normalde okullarda tatil yapmadan gelebilmesi çok da olası değildi ama anlaşılan izni vardı. Nadiren tatil dışında geldiği zamanlardan bir tanesi de bu zamandı.

Hiçbir zaman geleceğini önceden söylemez hep sürpriz yapardı Beyza abla. Bu şekilde Kağan da Beyza abla ne zaman geleceğinin haberini verse aynı heyecan ve mutluluğu yaşardı.

Kağan heyecanla sırasına oturup dizini sallamaya başladı. Ne zaman sabırsız olsa aynı şeyi yapıyordu. Onun bu tavrına gülümseyip önüme döndüm. Telefonuma gelen mesajla karşıya odakladığım bakışlarım telefonuma kaydı

Bilinmeyen numara: Aşık olduğum kız?

Keyifli ve küçük çaplı bir kahkaha attım. Bana bu şekilde seslenmesi hoşuma kaçıyordu.

Başak: Bana aşık olan çocuk?

' Aşık olduğum çocuk? ' diye yazacağım günler de gelecek bilinmeyen bey ama şu an değil

Bilinmeyen numara: Sana bir şey sormak istiyorum.

Başak: Tabii bekliyorum

Bilinmeyen numara: Telefonunda ne diye kayıtlıyım?

Okuduğum sorusuyla avucumu alnıma vurmam aynı anada olmuştu. Ben bana aylardır yazan çocuğu nasıl hala daha kaydetmemiştim?

Çekinerek ve üzülmesinden korkarak parmakları klavyede gezdirdim. Yalan söylemenin alemi yoktu

Başak: Üzgünüm ama kaydetmedim :(

Bilinmeyen numara: Üzülmene gerek yok. Buna sevindim :)

Diyerek beklemediğim bir cevap sundu önüme hoşlandığım çocuk. Kaşlarım istemsizce çatıldı. Demek istediğini anlamamıştım.

Başak: Nasıl yani?

Bilinmeyen numara: Beni kaydetmeni zaten istemiyordum. Karşına çıktığım gün ki duygularınla kaydet istiyorum. Hem benim hakkımda ne düşündüğünü de az buçuk çıkarmış olurum :)

Başak: Karşıma çıkacağının garantisini veriyorsun yani :)

Bilinmeyen numara: Biraz öyle oldu sanırım dhfkvkgjsdk

Başak: jdbdjdhd Ders başlamak üzere. Sonra konuşuruz olur mu?

Bilinmeyen numara: Sonra konuşacağımızın garantisini veriyorsun yani

Başak: Biraz öyle oldu sanırım dhfkvkgjgsdk

Cümlesinin aynısını randomuyla beraber yazıp yolladım. Yüzümdeki tebessümü hiç silmeden telefonumu kapattığımda aynı tebessümden onda da olduğunu hissediyordum.

________________

Okul çıkış zili çaldığında Kağan daha biz toparlanamadan bizimle hızlıca vedalaşıp sınıftan koşarak ayrıldı. Biz de daha fazla oyalanmadan yola düştük. Farklı yönlere ayrılacağızda el sallayarak yoluma devam ettim.Bugün Murat abinin beni almasını istememiştim. İçimde yürüme isteği uyanmıştı.

Bakışlarımı ayaklarıma kitleterek yürümeye devam ettim. Kulağımda Can Bonomo - Dem çalarken sessizce mırıldanarak eslik etmeye başladım

Bir tutam sevdanı ver dem
Yaşamak sensin madem
Al beni çek götür uzaklara
Aşk neymiş görsün alem

Aşk neymiş görsün alem bilinmeyen...

Kısa bir süre daha yürüdükten sonra eve ulaşmıştım. Üstümdekileri kapı girişindeki askılığa astıktan sonra bana bakan Murphy' e sarılıp bir süre onu sevdim. Odama çıktıktan sonra üzerime pijamalarımı giyerek mutfağa kendime kahve yapmak amaçlı indim.

Ocağın başında beklerken telefonumun bildirim sesiyle mesaja baktım. Mesaj bilinmeyenden değildi. ' Açılın gençler Şukufe geliyor ' isimli bir gruptandı. Her zamanki gibi Kağan' ın açtığı gruplardan biri olduğunu tahmin ediyordum ki öyle de olmuştu.

Açılın gençler Şukufe geliyor

Cemre: Her şey çok normal ama tek bir şey var: Şukufe?

Kağan yazıyor...

Kağan: Bugün ablamı otobandan almaya gitmiştim ya annemlerle beraber

Başak: Evet?

Kağan: Garip bir biçimde otobanda tek başına cool bir şekilde takılan bir civciv buldum

Cemre: Bir dakika, nE yhfjchkhdkf

Kağan: Ben de anlamadım ama olay cidden böyle. Sonra biraz etrafa baktık annemlerle harbiden kimse yoktu. Biraz düşündüm ve dedim ki neden sahiplenmeyeyim. Şu an çok mutluyuz :)

Başak: İlginç ama sevimliymiş hsbdjbdjsjd

Barış: Her şeyi anladım da Şukufe?

Kağan: Ben koydum ismini: Şukufe. Nasıl?

Cemre: Daha mukemmel bir isim düşünemiyorum :D Hiç fotoğrafı var mı? Atar mısın birkaç tane? Sayın Şukufeyi biz de görelim :)

Kağan: Tabii

Kağan:

Başak: Çok sevimliymiş :)

Gülerek telefonumu masaya bıraktım ve kahvemin köpüğünü bardağıma ekledim. Üstüne de kahvemi ilave edip oturma odasına oturdum. Elimdeki kitabı aralayıp okumaya başlayacaktım ki bildirim sesi yine duraklamama neden olmuştu

Bilinmeyen numara: Stephen king demek? Çok severim :)