Bölüm •12•

6K 446 403
                                    

Hissederek okumalar..

✨✨

Saatlerdir bu bankta oturuyordum, içime oturanlarla beraber.. Kalkamıyordum.. Koyu harelerim o gece yığıldığım kaldırımdaydı.. Bir şey söylemeliydi beni ipten alacak, uçurumdan döndürecek.. Yapmamıştı.. Ben orda nefes alamazken ipi boğazıma geçirende, beni uçurumdan itende o olmuştu.. Yüzümdeki yaşları silip derin bir nefes almayı denedim.. Bakışlarım ordan ayrılmaya çalışırken başka bir şeye takıldı..

Ateş'in arabası.. Kaldırım kenarına park edilmiş bir şekilde duruyordu.. Ne zamandır oradaydı, içinde miydi bilmiyordum.. Belkide hep vardı.. Ben yine görememiştim.. Yağmur ablalara gittiğim günün üstünden iki gün geçmişti.. Ordan geldikten sonra kapının önünde merdivenlerde oturmuştum.. Ne kadar kaldım öyle bilmiyorum.. Sonra babam gelmişti..

2 Gün Önce..
Sırtımı yasladığım kapı açıldığında doğruldum.. Babam.. Ne gördü bilmiyorum ama gözleri doldu aniden.. Kapıyı kapattı, gelip yanıma oturdu.. Yüzümdeki yaşları silsemde yenileri akıyordu.. Titreyen ellerimi kucağıma indirdim..

"Gitmedin ama burayada sığamıyorsun be kızım.." Babamın yüzüne bakamıyordum..
"Doğup büyüdüğün bu eve, sokağa.. Sen bu şehre sığamıyorsun.." Saydıkları geçmişimdi.. Ve benim geçmişim yalandı..
"Sanki ben fazlayım baba.." Can Yücelin dizeleri belirdi zihnimde..

"Bilinmedik bir hüzün var içimde, bir gariplik. Anladım ki, ya ben fazlayım bu şehire ya da biri eksik..."
Güle Güle - Seslerin Sessizliği, Can Yücel

"Gidemedim, ama nasıl kalacağımı bilmiyorum.." Bakışlarım usul usul yüzüne tırmandı.. "Ben hiç gitmek istemedimki baba.. Şimdi nasıl kalırım öğret bana.."
Boğazımdan güçlü bir hıçkırık koptu.. Sokaktan geçen her hangi biri duyar mı, saat kaç umrumda değildi.. Babamda benimle birlikte ağlıyordu.. "Ben hep çok korktum.."

Ağladığını görmemek için yere indirdiğim bakışlarım tekrar yüzüne çıktı.. "Bir gün aşık olmandan çok korktum Âlâ.." Sıcacık elleri titreyen ellerimi kavradı.. "Ben ne zaman söylesem annen kızını kıskanıyorsun dedi.." Yüzündeki tebessüm öyle buruktuki.. "Kızımı kıskanıyordum ama o yüzden değil.. Üzerlerdi seni.." Keşke hep küçük kalsaydım bile diyemiyordum.. Ben küçükkende aşıktım ona.. Dudaklarımın arasından kopan inlemeye engel olamadım..

"Sen hep çok saftın, masumdun.. Küçükken başına bir şey gelmesin diye Ateş'i takardım peşine.." Ateş.. Aklım ondaydı.. Alkollüydü, araba kullanıyordu.. Ben saatlerdir burda oturuyordum ama gelmemişti.. Nerdeydi..?
"Sonra büyüdün.. Artık peşine birini takamasamda gözüm hep üstündeydi.." Çok önceden bana güvenmediklerini düşünürdüm.. Ablama her izni verirken, bana karşı neden böyle değiller diye sorgulardım hep.. Şimdi anlıyordum..

"Geç kalmışım.. Daha ufacık kız çocuğuyken bile nasıl anne şefkatiyle sevdiğini görememişim ben senin.." Biliyordu..
"Baba....." Ne diyeceğimi bilemedim.. Ne denirdiki zaten.. Babama beni hiç sevmediğini nasıl anlatırdım.. "Özür dile-"
"Ben özür dilerim kızım.. Seni bu kadar ağır bir yükün altına soktuğum için özür dilerim.." Sıkıca sarıldım ona.. Belimde hissettiğim kolları öyle güvenliydiki.. Burda hiç kimse zarar veremezdi bana.. "İzin vermezdim.. O gönülün pisliğini biliyorum ben.. Söylerdim sana.."

İlk konuşmamızdan bahsediyordu.. 'Hiç yerim yokmuş sandığım gönülde.. İyi ki düşmemişim diyeceğim kadar pis bir gönülmüş..' Bir ben bilmiyormuşum zaten..
Önce kendi yüzünü sildi, sonra iri ellerini çökmüş yanaklarıma koydu.. "Ama düştüğün gönülün temizliğini söyleyebilirim sana.." Ateş' i de biliyordu.. "Gönlü güzele denk düşmüşsün.." Soğuk ellerim, yanağımdaki ellerini kavradı.. 'Yerim hep hazırmış düştüğüm gönülde.. Keşke en başından orası olsaymış diyeceğim kadar güzelmiş..' Çok güzeldi..

SAUDADE (mabel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin