Bölüm •20•

3.3K 314 253
                                    

Hissederek okumalar..

✨✨

Bütün gün koşuşturmuş olsakta sonunda herkes hazırdı.. Alina o kadar güzel olmuştu ki... Bindallıyı gecenin sonunda giyecekti.. Bu yüzden şimdi üzerine kırmızı, ne çok kabarık ne de çok sönük, göğüs kısmında taş işlemeleri olan, yırtmaçlı bir elbise giymişti.. Ve size yemin ederim çok güzeldi..

Baktıkça gözlerim doluyor, o görmeden silmeye çalışıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Baktıkça gözlerim doluyor, o görmeden silmeye çalışıyordum.. Ama annem benim kadar başarılı değildi bu işte.. Gördüğü ilk anda o kadar ağlamıştı ki hepimizi ağlatmıştı.. Babam.. Kirpikleri daima ıslak ama yüzünde eksik etmediği bir gülümseme var.. Kendi gözlerindeki ıslaklığa rağmen yine annemi de o teselli etmişti.. Ben düğünde kırmızı bir elbise giyecekken bu gece yeşil bir elbise giyecektim.. Hangi yeşil mi? Ateş'in gözlerinin yeşili..

Herkes hazırken ben kuaförde bilerek üstümü giymemiştim.. Verdiğim bir söz vardı sonuçta değil mi? Ayça abla durumu anladığında benim odama çıkıp hazırlanmamı, Ateş geldiğinde kimseye çaktırmadan odama yollayacağını söylemişti.. Bende ona güvenerek odama çıkmıştım ve hazırlanıyordum.. Küpemi kulağıma taktığım sırada kapım tıklatıldı.. Kalbim ağzımdan çıkacak gibi atarken titreyen dudaklarım yana kıvrıldı..

Son kez aynadaki görüntüme bakıp seslendim.. "Gel!" Sesimin bile bu denli titremesi normal miydi? Kapı yavaşça aralandığında elimi kolumu nereye koyacağımı şaşırmıştım.. Ve, nihayet kapı aralandı.. İçine giydiği beyaz gömleği, siyah ceketi ve kumaş pantolonu ile hem her zamanki gibi, hem de çok başkaydı sanki.. Nefesimin kesildiğini hissettim.. Sakallarını hafif kısaltmış, saçlarını her zamankinden daha özenli taramıştı..

Bakışlarım yeşillerine çıktığında onun da beni baştan aşağı süzdüğünü gördüm.. Öyle güçlü yutkundu ki sesi kulaklarıma ulaştı, gözlerim adem elmasında takılı kaldı.. Ben yutkunamıyordum bile.. "Biricik.." dedi sonra.. Sanki son nefesinde konuşuyor gibi güç çıkmıştı sesi.. "Sen... Sen ne yaptın?" diye devam etti.. Gözleri bir an olsun üzerimden ayrılmıyordu.. Öyle dikkatli bakıyordu ki yüzüm cayır cayır yandı.. Doğal allıktı bu çocuğun bakışları..

"Beğendin mi?" dedim bende titreyen sesimle.. Bir şey söylesin istiyordum.. O böyle bakmaya devam ettikçe nefes alamıyor gibi oluyordum çünkü..
"Beğenmek... Biricik beğenmek ne demek!? Mahvoldum..." dedi iç çekerken.. Sonra adımları ağır ağır yanaştı bana.. Şimdi gözlerimdeydi yeşilleri.. "Tenin, rengi... Her şeyin... Çok güzelsin! Yemin ederim hayatımda gördüğüm en güzel şeysin.."
Söyledikleri iyice kızarmama neden olsada sonunda kocaman gülümsedim..

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
SAUDADE (mabel)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin