Mafya ℘ JJK

38. BÖLÜM

Selaam nasılsınız? Napıyorsunuz? Hayat nasıl gidiyor? Bir soruyum dedim.

Yn'den

Sabah Min seo'nun tepemde 'KALK' diye bağırmasıyla uyandım. Jungkook yoktu. Uyanmıştır diye düşündüm.

Yn: ne var ya.

Dedim uykulu bir sesle Min seo sen ciddi misin der gibi bir bakış attı.

Min seo: birazdan öğlen olcak lan. Sen hâlâ 'ne var' diyorsun.

Yn: insan bir 'günaydın' diye uyandırır. 'KALK' demek nedir ya?

Min seo: uyansan günaydın diyeceğim ama sen uyanana kadar benim torunlarım olmuş olacak.

Yn: yuh abartma ya sanki sen çok az uyuyorsun? Hem neden erkenden kalktın normalde sende geç kalkardın.

Min seo: bilmem canım öyle istemiş.

Yn: of off neyse tamam 5 dakikaya geliyorum.

Min seo: tamam tam 5 dakikan var.

Min seo odadan çıktı.

•••

Yüzümü yıkadım saçlarımı tarayıp topladım ve pijamalarımı çıkardım. Şimdi de aşağıya iniyorum.

Soo Ah: vayy bir an hiç uyanmazsın diye düşündüm

Yn: napıyım dün yoruldum o kadar olaydan sonra.

Jungkook: yaraların acıyor mu?

Yn: hayır çok acımıyor.

•••

Kahvaltıyı yaptık. Jungkook hâlâ babası için üzülüyor. Bize belli etmemeye çalışıyor ama ben anlayabiliyorum. Her yerde babası ile anısı var. Sonuçta o, onun babasıydı.. O üzüldükce bende üzülüyorum çünkü nedenini bilmiyorum ama sanki hepsi benim yüzümden olmuş gibi hissediyorum ve zaten benim yüzümden oldu.

Herkes bir şeyler ile uğraşıyordu. Ben ise boş boş oturuyordum ve kapı çaldı. Boş boş oturduğum için kapıya ben bakacağım hemen ayağa kalktım ve kapıya gittim. Kimmiş kapı deliğinden bakmaya üşendim. Direk kapıyı açıverdim. Karşımda Jungkook'un annesi vardı. Açıkçası şu anda bana ya da Jungkook'a kızıp bağırması gerekiyor ama o sadece ağlamaktan şişmiş olan gözleriyle yüzüme baktı.

Jungkook'un annesi: yn sen iyisin değil mi?

Yn: ben iyiyim ama siz..

Jungkook'un annesi: bende iyiyim merak etme.

Yn: çok iyi görünmüyorsunuz. Yukarı kata çıkıp konuşalım mı?

Jungkook'un annesi: olur kızım.

Hiç değilse Jungkook'un annesi bana içini döksün istiyorum çünkü çok kötü bir durumda onu biraz olsun mutlu etmek istiyorum.

Yukarı kata çıktık ve bir odaya girdik.

Yn: anlatabilirsiniz.

Jungkook'un annesi: neyi?

Yn: içine saklayıp üzüldüğün her şeyi bana anlatabilirsin. Beni tanıdığın biri olarak değilde kızın gibi gör. Dök içini.

Jungkook'un annesi: açıkçası Jungkook'un babasının ölümü beni çok üzdü. Evet kötü şeyler yapmıştı ama sonuçta o benim kocamdı. Onunla zorluklar atlatmıştık, mutlu anılar biriktirmiştik, birbirimizin acısına ortak olmuştuk. Evet belki iyi bir baba değil ama iyi bir kocaydı. Beni mutlu etmesini, güldürmesini, ağlatmasını biliyordu. Birbirimizin her şeyini birildik ve birbirimizin dertlerini dinlerdik. Yani bunca şey yaşanmış olay, anı bunların hepsini unutamıyorum daha düne kadar hayatımda olan birinin hemde en yakınım, hayat arkadaşım dediğim insanın bir anda olmaması çok zor bir duygu. Hakikaten sen nasıl dayanıyorsun.