Woo Jin bana doğru yaklaştı kolumdan tuttu. Kolunu ısırdım cqvsgwx. Min seo kafasına yumruk attı. Woo Jin hızlı bir hamleyle Min seo'yu itti. Min seo yere yapıştı. Ben de sinirlendiğim için woo Jin'in karnına tekme attım. O karnını tutarken elime geçen bir bardağı kafasında kırdım hxnshs. Sonra bayıldı. Odaya bir kaç adam daha daldı 2 tanesi Woo Jin'in yanına gitti. biri Min seo'yu tuttu. Biri de ağzıma bez tuttu gerisi karanlık.
Uyandığımda güzel bir odadaydım hemen ayağa kalktım. Kapıyı açtım kilitli değildi. Çıktım. Burası Woo Jin'in evi. Hemen aşağı kata indim. Kafası sarılmış bir Woo Jin vardı xjqcwbs.
Woo Jin: günaydın meleğim.
Jae: ne diyorsun be ben gidiyom sen hayal dünyamda yaşamaya devam et.
Woo Jin: üzgünüm bu isteğini yerine getiremeyeceğim.
Jae: senden yerine getirmeni isteyen olmadı zaten.
Doğruca kapıya yöneldim kilitliydi. Çok nolmal bir şey amaa ben burdan kaçacağım. Hem bu beni ne yapacak ne işine yararım ki.
Woo Jin: haftaya evleneceğiz senin yaptığın şeye bak.
Ne! Ben ve evlenmek hemde bunla. Yok artık. Bu bir kabus olmalı. Şu an bu konuyu ciddiye almıyorum. Ama, yok artık niye evlensin benimle.
Woo Jin: sevindiğini bende anladım direk evliliğimizi hayallere daldın.
Jae: ne hayır ben evlenmem.
Woo Jin: ama sana kararını sormadım.
Jae: ya benimle ne yapcan param pulum yok. O kadar da güzel değilim.
Woo Jin: gerçekten beni hatırlamıyor musun? Ben seni ilk gördüğüm o günden beri sana aşıktım ama sen bencillik yaptın her neyse şu an bunları konuşma vakti değil.
Jae: NE SAÇMALIYORSUN?!
Woo Jin: Saçmalamıyorum.
Jae: tamam sakin olacağım. Ama bu beni ilgilendirmez. Ben sana karşı bir şey hissetmiyorum.
Woo Jin: zamanla seveceksin beni. Seni gerçekten çok mutlu edeceğim.
Jae: MUTLULUK İSTEMİYORUM. Sadece beni artık rahat bırakın. Düşün artık yakamdan. Ayrıca seninle EVLENMEYECEĞİM.
Woo Jin: böyle bir hakkın yok. Kaçmayı düşünme çünkü evin içinde de dışında da koruma kaynıyor. Şimdi odana çık.
Jae: odan?
Woo Jin: uyandığın odaya git.
Bir şey demeden yukarı kata çıktım. Odaya girdim. Ben ne yapacağım şimdi. Neden bunlar benim başıma geliyor. Ben kime ne yaptım ya. Jungkook ve üyeleri o kafede dövmeseydik bunlar başıma gelmezdi. O güne lanet ettim. Beni almaya geleceklerini düşünmüyorum. Kaçırdıkları bir kızı neden geri almaya çalışıp adamlarının çatışmaya girmesini sağlasınlar. Beni boş verip hayatlarına devam edeceklerdir. Bir kaç gün öncesine kadar sadece kaçırılmıştım. Haftaya ise evleniyorum. Evlenmek. Bu kelime beni korkutuyor.
1 hafta sonra
Jae'den
Aradan bir hafta geçti. Bu gün evleniyorum. Ne yapacağım bilmiyorum. Evde büyük bir hazırlık var. Az önce bana bir kadın gelinlik verdi. Kendimi çok kötü hissediyorum. Artık ölmek istiyorum. Çünkü hayata devam etsem iğrenç bir gelecek beni bekliyor. Bir hafta boyunca ağladım ama bu kimsenin umrunda değil.
Jungkook'tan
Jae kaçırılalı bir hafta oldu ve bu gün Woo Jin ile evlenecekmiş neden bunu düşünmek beni korkutuyor. Üyelere "Jae'yi kurtarabilir miyiz?" Diye sormuştum. Ama evde koruma kaynadığını kurtarmamızın imkansız olduğunu söylediler.
Artık kendime hakim olamıyorum ve Jae'yi kurtarmaya gideceğim çünkü o genç bir kız ve hayatı mahvolacak ben böyle bir şey olmasını istemiyorum hem belki evde işe yarar yani bilmiyorum ama içimden bir ses onu kurtarmam için bana baskı yapıyor.
Jae'yi kurtaracağımdan üyelerin haberi olmayacak. Çünkü onlara söylersem gitmeme izin vermezler. Hemen evden çıktım hızlı olmalıyım. Yanımda sadece iki tane silah vardı.
Woo Jin'in evine geldiğinde evin koruma kaynadığını gördüm. Evde çalışan bir kadın benim eski bir çalışanımdı. Onunla birlikte eve girdik kimse beni tanımadı. Bana Jae'nin kaldığı odayı tarif etti. Hemen odaya gittim. Kapıda iki tane koruma var beni tanıdılar şimdi ne yapacağım. Onların beni öldürmesine izin veremeyeceğim için ikisini de öldürdüm ve odaya girdim. Silah sesini duyan herkes gelecekti. Hızlı olmalıydık. Jae iyice zayıflamış ve gözlerinin altları morarmıştı. Onu bu halde görünce Woo Jin'i öldürmek istedim ama şu anda olmaz hızlıca burdan gitmeliyiz.
Jae'den
Oda da tam gelinliği giyecektim ki. Silah sesi geldi. Hemde çok yakınından bir anda odaya Jungkook daldı. Jungkook'u gördüğüme bu kadar sevineceğimi kim bilebilirdi ki. Jungkook bana elini uzattı. Bende elini tuttum. Odam ikinci kattaydı. Balkondan atlamamız gerekiyordu. Ama aşağıda koruma vardı. Odanın balkonuna çıktık. Aşağıda koruma yok. Yani şu an benim odama geliyorlar heralde o yüzden hemen gitmeliyiz. Jungkook bir anda aşağıya atladı. Oha hiç korkmadı. Bana atlamam için işaret yapıyordu. Ve bir anda odaya korumalar girdi bende hemen atladım. Aslında o kadar canım acımadı
Sonra yeniden Jungkook'un elini tuttum ve koşmaya başladık. Arkadan Woo Jin bağırıyordu. Nereye gittiğimizi bilmiyorum sanırım Jungkook'ta bilmiyor. Öyle koşuyoruz şu an arkadan bir kaç adam geliyor işte şimdi s*çtık çünkü arabayla geliyorlar. Jungkook silahıyla arabaya bir kurşun sıktı ve tekeri patladı. Oha nasıl nişan aldı acaba. Vee yeni bir travmaa adamlar araban indi koşarak bizim peşimizden geliyor. Woo Jin'in sesini duydum "sakın kurşun sıkmayın Jae'ye gelebilir" sanırım o yüzden bize kurşun sıkmıyorlar.
Şu an 5 dakikadır aralıksız koşuyoruz. Ay ölcem galiba. Arkamızdan gelen Woo Jin'in adamları nihayet durdu. Biz de hala salak gibi koşuyoruz.
Jae: yeter artık gelmiyorlar biraz duralım yoksa ölcem.
Jungkook: hayır olmaz. Ya şu an arkamızdan geliyorlarsa.
Jae: ama ben çok yoruldum ya of.
Jungkook: bekle üyeleri arayacağım.
Jae: Tamam.
Vay bee. Beni kurtarmaya geldi. Kendi ölümünü göze alarak. Neyse sonra V'yi aradı.
Jae: ya hoparlöre alsana.
Jungkook: of tamam.
Biraz çaldı sonra V telefonu açtı.
Jungkook: alo V
V: nooldu Jungkook
Jungkook: ben Jae'yi kurtarmaya geldim.
V: ne! Jungkook sen yürek mi yedin?
Jungkook: şu an sorun bu değil Jae'yi kurtardım ama hala peşimizde olabilirler.
V: tamam konum at geliyoruz.
Jungkook: tamam.
Telefonu kapattı.
Yaklaşık 10 dakikadır üyelerin gelmesini bekliyoruz ama bir türlü gelmediler ya.
Ve bir araba yanımıza yaklaştı tam üyeler geldi diye seviniyordum. Arabadan Woo Jin ve adamları çıktı. İşte şimdi gerçekten s*çtık. Sonra adamlarından biri Jungkook'a mermi sıktı. Mermi Jungkook'un koluna geldi.Sonra 2 tane adam Jungkook'u tuttu. Woo Jin de beni tutuyordu.
Woo Jin: sen nasıl sevdiğim insanı benden almaya çalışırsın.
Jae:, sevdiğin insan senden nefret ediyor.
Woo Jin: meleğim sen sus istersen.
Ve Woo Jin adamlarından birine emir verdi.
Woo Jin: hadi bakalım Jungkook'u öldür. Onun ölümünü izlemek istiyorum.
Adam silahını çıkarttı ve Jungkook'a nişan aldı. ve ????????????
Ağlamaya başladım.Bu bölümde bu kadaaar sizi seviyorum. Lütfen oy verin ve yorum atın plss 🥰😘🤗
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya ℘ JJK
Fanfiction"Ay çok güzel görünüyor değil mi?" Dedi gülümseyerek Ona döndüm. "Evet. Mükemmel." "O Japon inancını biliyor musun?" "Hayır, Ne Japon inancı?" Keyifle gülümsedi. "Bir Japon inancına göre; eğer iki kişi gece birlikte ay'ı izlerken karşıdakinin 'bu g...